Türklerin Anadolu’yu yurt edinmelerini sağlayan Malazgirt Meydan Muharabesi’nin 949. yıldönümü önceki gün etkinliklerle kutlandı.
Bugün Muş’a bağlı Malazgirt ilçesi sınırları içerisinde 26 Ağustos 1071 günü Alparslan komutasındaki Selçuklu Ordusu ile Romen Diyojen yönetimindeki Bizans Ordusu arasında yaşanan savaş Selçukluların zaferi ile son bulmuş, bu tarihten itibaren Türklerin Anadolu’ya yerleşimleri de başlamıştı.
Döneminin en büyük meydan savaşları arasında gösterilen Malazgirt Savaşı’nın yaşandığı alandaki izlerin bulunması Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın organizasyonuyla “Malazgirt Meydan Savaşı Alan Projesi” yürütülüyor.
Ancak yürütülen projeyle alakalı olarak geçtiğimiz günlerde bir basın açıklaması yapan Mimari Restorasyon Kültür Varlıklarını Koruma Derneği Başkanı Mimar Serhat Şahin’in itirazı var.
Şahin, projenin aslında kendilerine ait olduğunu, intihal yoluyla değiştirilerek yeni bir projeymiş gibi sunulduğunu iddia etmekte.
“Projeyi biz başlattık”
Independent Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Şahin, iddialarına neden olan süreci şöyle anlattı:
Malazgirt Meydan Savaşı Alanı Tarihsel Sit, Tespit, Tescil, Koruma, Kullanım Arkeolojik, Etnografik Yüzey Araştırması – Geleceğe Miras” projemiz 2016’da başlatılarak, Mimari Restorasyon Kültür Varlıklarını Koruma Derneği adına 09 Ekim 2017 tarihinde Muş Valiliği’ne verilen dilekçe ile hayata geçirilmesi için resmi adım atılmıştı. Bu proje öncesinde, ülkemizde Savaş Alanı Arkeolojisi konusunda hiçbir bilimsel çalışma yapılmamış ve bu yönde bir proje de geliştirilmemişti.
Proje kapsamında oluşturulan danışma kurulu için aralarında tarihçi ve arkeologların da olduğu çok sayıda konunun uzmanı akademisyen ile temasa geçilerek proje hakkında bilgi verildiğini kaydeden Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
2017 yılı başında Muş Valiliği ve Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü ile irtibata geçerek bilgi vererek, ortak çalışma taleplerimizi ilettik. Her iki yerde destek sözü verdiler.
Şahin, ancak 15 Temmuz Darbe Girişimi’nden hemen sonraki süreçlere gelen o günlerde hem Muş Valiliği hem de Muş Alparslan Üniversitesi ile iletişim sıkıntıları yaşandığını hem de 2018 yılında yaşadığı sağlık sorunu nedeniyle proje çalışmalarının bir süre yavaşladığını iddia etti.
“Projemiz ‘Emek ve irade gaspı’ yoluyla başka bir girişime dönüştürüldü”
Şahin’in iddiasına konu olan süreç ise bundan sonra başladı. Şahin, şu iddialarda bulundu:
2016 yılında projemizin bilim kuruluna davet ettiğimiz, proje ayrıntılarını paylaştığımız ve bu anlamlı çalışmayı başlatmamızdan dolayı takdir gördüğümüz akademisyenlerden bazıları; yaptığımız tüm çalışmaları yok sayarak, projemizin ana fikrini ‘emek ve irade gaspı yoluyla’ yoluyla başka bir girişime dönüştürerek, 2019 yılı Malazgirt etkinliklerinde Kültür Bakanlığı’na kendi özgün projeleriymiş gibi sunarak, bakanlık eliyle resmileştirmişler.
“Kul hakkı yediler”
Şahin, yaşanan süreci “Kul hakkı yediler” diye nitelendiriyor.
Cevap hakkı vermek için “Peki projenizi emek gaspı yoluyla aldığını düşündüğünüz kişi kim” sorumuz üzerine ise Şahin şu cevabı verdi:
O isimleri tek tek biliyorum. Bu konudaki girişimlerimiz sürüyor. Sürecin tamamlanmasını ve Kültür Bakanlığı yetkililerinden konuya bir dair açıklama bekliyoruz. Açıklama gelene kadar kamuoyunu en azından yaşanan haksızlığa karşı bilgilendirme kararı aldık.
© The Independentturkish