26 Haziran'da Manisa Saruhanlı'da 5.5 büyüklüğünde, 28 Haziran'da ise Marmaris açıklarında 5.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Aysun Aykan’la son bir haftada farklı fay hatlarında meydana gelen bu depremleri konuştuk.
Türkiye'de meydana gelen depremlerin 20-30 km derinliğinde gerçekleştiğini belirten Aykan, bu kez farklı bir durumla karşı karşıya kalındığı uyarısını yaptı:
Bu depremin derinliğinin ülkemizdeki diğer deprem derinliklerinden farklı olduğunu görüyoruz. Yaklaşık 61 km derinliğinde gerçekleştiği ifade ediliyor. Bu depremin odak derinliğine baktığımızda, ülkemizde meydana gelen depremlerden farklı bir deprem olduğunu söyleyebiliriz. Yaklaşık 1 yıldan beri Akdeniz’de, özellikle de son günlerde Girit Adası’nın güneyinde çok yoğun şekilde meydana gelen depremlerle bağlantılı bir mekanizmanın içerisinde geliştiği büyük olasılıkla görülüyor. Bu bölgede Akdeniz içerisinden geçip Girit Adası’nın güneyinden KKTC’ye uzanan Helenik Dalma-Batma Zonu var. Bu zone, Afrika levhasının Anadolu levhasının altına daldığı bir zone’dur. KKTC'ye kadar uzanan Helenik Yayı, büyük ölçekli bir faydır ve uzun süredir çeşitli depremler üretmektedir. En son ana şok denilen 6.4 büyüklüğünde bir deprem üretti ve artçılar bölgede devam etti.
"Helenik Dalma-Batma Zone’unun bulunduğu Güneybatı Anadolu’ya dikkat edilmeli"
Genel olarak değerlendirildiğinde Türkiye’de Kuzey Anadolu Fayı’nın çok tehlikeli olduğun ancak Helenik Dalma-Batma Zone’unun bulunduğu Güneybatı Anadolu’ya da bir o kadar dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Aykan, “Girit-Rodos civarındaki bu bölge çok tehlikeli ve potansiyel olarak çok büyük depremler oluşturabilir, tsunamiler oluşturabilir. Buradaki depremlerin 8’in üzerinde gerçekleşme olasılığı var. Tarihsel dönemlerde Helenik Yayı içerisinde, M.S. 365 yılında 8.5 büyüklüğü olarak tahmin edilen bir deprem meydana gelmiş ve burada tsunami oluşturmuştur" ifadelerini kullandı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Bu bölgede özellikle 7’nin üzeri büyüklükteki bir depremde tsunami olasılığının her zaman bulunduğunu belirten Jeoloji Mühendisi Aysun Aykan, "Muğlaya dikkat edilmeli" uyarısını yaptı.
"2017’de Bodrumda 6.6 büyüklüğünde bir depremde çok küçük ölçekte tsunami yaşandı. Ancak normal koşullarda 7’yi aştığı zaman, hasarlara neden olan tsunamiler yaşanıyor” diyen Aykan, Helenik Yayı'nın Türkiye'nin güneyinde uzanan bölümünde 1900-1995 yılları arasında toplam 13 hasar yapıcı depremin gerçekleştiğini söyledi.
"Buradaki çalışmalara göre, depremsellik açısından en aktif yörenin, bu Helenik Yay üzerinde olduğunu biliyoruz" diyen Aysun Aykan, "Akdeniz'in en derin yeri, Rodos Adası kuzeydoğusu ile Dalaman sahili arasındaki yaklaşık 4 bin 500 metrelik çukurluktur. Bu arada oluşmuş Hendek, Helenik Yay üzerindeki Plini ve Strabo çukurluğunu da kapsamakta, Afrika ve Anadolu bloğunun dalma batma zone'unu da oluşturmaktadır. Dalaman kıyısından itibaren güneybatı boyunca Rodos’a kadar olan bölgenin Akdeniz’in en derin yeri olması (4 bin 250 m) ve iki levhanın dalma-batma zone'unun üzerinde yer alması ve bu nedenle tsunamiden etkilenme nedenleriyle, Türkiye'de tsunami tehlikesinin yaşanabileceği en yüksek riskli yerlerden birisidir" yorumunu yaptı.
Dalaman deltasında yapılan çalışmalar sonucunda bu kıyıların 3 kez tsunami etkisi altında kaldığını hatırlatan Aysun Aykan, Akdeniz'de 5.2 'inlik depremin ardından 30'un üzerinde artçı deprem gerçekleştiğini ve bu depremlerin bir kısmının sığ, diğer kısmının ise orta ölçekli derinliğie sahip olduğunu söyledi.
Akdeniz ve Ege Denizi’nde özellikle Girit Adası Helenik Yay üzerinde 7 üzeri büyüklükte bir depremde tsunami ihtimaline değinen Aykan, böyle bir durumdan en çok açık denize bakan sahillerin etkileneceği gerekçesiyle bir an önce önlem alınmasının şart olduğunu da sözlerine ekledi.
"Depremden belli süre sonra tsunami meydana gelebilir"
Tsunaminin depremden belli süre sonra gerçekleşebildiğini hatırlatan Aykan, deniz dalgasının erişemeyeceği yükseklikteki bir yerde bulunmanın önemine vurgu yaparak sözlerini noktaladı.
© The Independentturkish