Eylül 1919'un sonlarında ABD’nin Arkansas eyaletindeki Phillips ilçesinde bulunan Elaine şehrinde, beyazlar ve siyahiler arasında Amerika tarihindeki en kanlı silahlı çatışmalarından biri gerçekleşti, yüzlerce kişinin ölümüne neden oldu. O zamanlarda yerel gazeteler bu çatışmaları “bölgedeki siyahinin isyanı” olarak sınıflandırıp olayla ilgili haberleri gündeme getirmede önemli bir rol oynamıştı.
Birinci Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle birlikte, ülkede ayrımcılık yasalarının uygulanmaya devam edildiği ve siyahilere karşı, ırkçı örgüt olan “Ku Klux Klan” tekrar faaliyete geçtiği zamanlar Amerika için çok zor bir dönemdi.
İç savaşın ve köleliğin sona ermesi ile birlikte, çok sayıda eski köleler bölgede yerleşmeyi tercih edip orada aileler kurdu ve birçoğu pamuk tarlalarında çalışarak ailelerini geçindirdi. Ancak yirminci yüzyılda Phillips İlçesinde Afrika kökenli insanların sayısı beyaz nüfusu aştı.
Irk ayrımcılığı politikalarının sürekli uygulanmasından dolayı herkes bölgedeki durumun patlaması ve iki taraf arasındaki çatışmaların patlak vermesinden korkuyordu.
Öte yandan, Phillips ilçesindeki siyahiler ümmilerdi, okuma yazmayı bilmiyordu. Bu yüzden tarımla ilgili bilgilerini kullanma eğiliminde olup beyazlara ait araziler alarak mevsim boyunca arazilerde ekim yapmak ve iki taraftan alınan belirli şartlara göre mahsulü beyazlarla paylaşmak amacıyla siyahiler tarım sistemine dayadı.
Ancak birçoğuna göre, arazi sahipleri olan beyazlar bu durumu kendi çıkarlarına göre sömürdü. Siyahilerin okuma ve yazma yetersizliğinden yararlanıp ittifak edilenin aksine onlara az para veriyorlardı. Hatta mahsulün satış faturaları onlara göstermekten kaçınıyorlardı.
Ayrıca, bazı beyazlar, siyahilere birkaç ay boyunca maaşları ödemekten kaçındı ve en sonda onlara küçük miktarlarda para verdi. Bu politika nedeniyle, birçok siyahi çiftçi, vergiler yüksek olduğu ve çoğu tarım mevsimi gereksinimlerini borçla satın aldıkları için kendilerini borçlar içinde boğulmuş buldu.
Öte yandan, mali haklarının bir kısmını geri kazanmayı, kendilerini ve protesto eylemlerini organize etmeyi ümit eden Afrikalı köylüler, onları savunmak için bir sendika kurdu. Ancak bu durum, gelecekteki siyahilerin toplumdaki rolünden korkan beyazlarda büyük bir öfke yarattı.
Bu sendikanın ortaya çıkışı, 1919 yılında Avrupa'daki savaş bölgesinden çok sayıda askerin geri dönüşüyle çakışan ülkenin tarihinin hassas bir dönemine denk geldi.
Siyahiler ve beyazlar arasındaki anlaşmazlık gittikçe arttı. Şehirdeki meslekler, mesken ve etnik çeşitlilik konularda rekabetleri, çoğu zaman Chicago ve Washington gibi şehirlerde kanlı şiddete neden oldu.
Aynı yıl Arkansas eyaleti de ırksal şiddetten nasibini aldı. 30 Eylül 1919 tarihinde birkaç sendika üyesi olan siyahi köylü, Phillips İlçesi'ndeki Elaine şehrinin kiliselerinden birinde toplandı.
O sırada iki beyaz adam o mekândan geçince silahlı çatışmalar patlak vererek onlardan birisi öldü. Böylece, siyahilerin bölgede silahlı bir isyan yapmaya hazır olduklarına dair söylentiler başladı.
Ancak, bölgenin subayı, yüzlerce silahlı beyazı bir araya getirdi ve “siyahi isyanı” denilen şeye son vermek için silahlı milisler oluşturarak şehirde kanlı şiddet eylemlerinin artmasına neden oldu. Beyazlar kasıtlı olarak siyahilerin evlerini ve kiliselerini yaktı. Ayrıca, yollarına çıkan çok sayıda savunmasız Afrika kökenli insana saldırıp öldürdü.
Öte yandan Arkansas'taki yerel gazeteler yanlış bir şekilde siyahi isyanını ve beyaz yetkilileri öldürmek için siyahilerin bir komplo hazırladıklarını bildirerek bölgedeki şiddeti arttırdı.
Daha sonra Arkansas Valisi Charles Hillman Brough, silahlı kuvvetlerden bu duruma müdahale etmeleri ve bölgeye güven döndürmeleri istedi. Bu kuvvetler de siyahilerden silahları zorla alıp hiçbir delil olmadan krizi ateşlemekle suçlayarak 285 siyahiyi tutukladı.
O dönemin yetkililerinin kaynaklarına göre, 1919'da Elaine’deki şiddet 100 ile 237 arası siyahi ve 5 beyazın ölümüne neden oldu. Fakat diğer bağımsız kaynaklar da, ölü sayısının verilen sayılardan daha yüksek olduğunu bildirerek Elaine’de yaklaşık 800 kişinin öldüğünü vurguladı.
Beyazların hiçbirini tutuklamamalarına ek olarak, yerel mahkeme tutuklanan 12 zenci aleyhine idam cezası verdi ve onları krize neden olmakla suçladı.
Bu durum karşısında, “NAACP” Siyahi İnsanların Gelişmesi İçin Ulusal Birliği olmak üzere diğer derneklerle müdahale ederek davanın incelenmesini talep ettiler. Olaydan dört yıl sonra, 1923'te ABD Yüksek Mahkemesi on iki tutuklanan siyahiyi beraat ettirdi ve onlara karşı verilen idam cezasını iptal etti.
Al Arabiya'dan Independent Türkçe için çeviren: Gülbahar İbeş