Mısır, Libya'ya askeri müdahaleye yeşil ışık yakarken, UMH bunu ciddi bir risk olarak görüyor

Libya, Muammer Kaddafi rejiminin 2011'deki çöküşünden bu yana bir kaos içinde bulunuyor

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi dün, ülkenin batısında askeri bölgedeki Mısır Hava Kuvvetleri birliklerini ziyaret etti (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi dün, ülkenin batısında askeri bölgedeki Mısır Hava Kuvvetleri birliklerini ziyaret etti ve burada Mısır Resmi Televizyonu tarafından yayınlanan bir konuşma yaptı. Askeri uzmanlara göre Sisi’nin konuşmasında bölgesel düzeyde birçok askeri mesaj vardı. Bahse konu konuşmasında Mısır'ın Libya'ya yönelik doğrudan askeri müdahalesinin ‘artık uluslararası meşruiyet kazandığını ve bir takım hedefler içerdiğini’ söyleyen Sisi, Mısır ordusundan ‘ülke sınırları içinde veya gerekirse dışında herhangi bir görevi yerine getirmek için hazırlıklı olmasını’ istedi.

Sisi bu açıklamaları, Mısır'ın bölgesel düzeyde zorluklarla karşı karşıya kaldığı, özellikle bir yandan Türkiye’nin Fayiz es-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti'ni (UMH) desteklemek için Libya'daki askeri müdahalesinin olduğu, diğer yandan Etiyopya’nın Mısır ve Sudan ile bir anlaşmaya varılıp varılmamasına bakmaksızın Nahda (Rönesans) Barajı’nı doldurma konusunda ısrarının sürdürdüğü ve uzmanların ‘ülkenin ulusal güvenliği için önemli bir dönüm noktası’ olarak nitelendirdiği bir zamanda yaptı.

Öte yandan Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınan UMH, Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'nin Mareşal Halife Hafter liderliğindeki güçler tarafından kontrol edilen ve stratejik öneme sahip olan Sirte'ye doğru ilerlemeye devam ederse, Libya'ya ‘doğrudan askeri müdahalede’ bulanabileceklerine’ dair ifadelerini ‘şiddetle’ reddetti.

UMH Başkanlık Konseyi Üyesi Muhammed el-Ammari Zayid, “Sisi'nin konuşması, Libya halkına yönelik savaşın sürmesini destekleme, Libya’nın iç işlerine müdahale, Libya’nın ulusal güvenliği için ciddi bir tehdit ve uluslararası ilkelerin ve antlaşmaların çirkin bir ihlalidir” ifadelerini kullandı.

Herhangi bir görevi yerine getirmeye hazır olun

Mısır Cumhurbaşkanı dün, ülkenin batısında askeri bölgedeki Mısır Hava Kuvvetleri birliklerini ziyareti sırasında bölgedeki en güçlü ordulardan biri haline geldiğini söylediği Mısır ordusunun olası bir savaş durumuna karşı yüksek kabiliyetlere sahip olduğunu belirterek, övgüde bulundu.

Sisi buradaki konuşmasında şu ifadelere yer aldı:

“Kardeş ülke Libya ile batı bölgesinde olan tüm sınır boyunca çok fazla hareketlilik var ve kimse bu konuda bir şey bilmiyor. Hava ve özel kuvvetler, sınır muhafızları ve diğer birçok birlikte tarafından yedi yılı aşkın bir süredir yaklaşık bin 200 kilometrelik alanın güvenliği sağlandı.”

Mısır ordusunun kimseyi tehdit etmediğini, aksine koruyup kolladığını söyleyen Sisi, bunun ordunun ‘değişmeyen stratejisi ve inancı’ olduğunu vurguladı.

Libya dosyasıyla ilgili mesajlar

Libya dosyasıyla ilgili olarak ise Sisi şunları söyledi:

“Gerek Birleşmiş Milletler Antlaşması uyarınca kendini savunma hakkı açısından olsun gerek Libya’da seçilmiş tek meşru otorite olan (Tobruk kentindeki) Temsilciler Meclisi'nin talebi üzerine olsun, Mısır’ın (Libya’ya) yapacağı herhangi bir doğrudan askeri müdahale uluslararası meşruiyet kazanmıştır. Mısır’ın öncelikli hedefleri batı sınırlarını paralı askerlerin tehditlerinden korumak, güvence altına almak ve Libya halkının canını korumak olacaktır.”

Sisi’nin açıklamaları, Arap Birliği (AL) Genel Sekreterliği’nin Libya’daki son gelişmeleri görüşmek üzere “AL” üyesi ülkelerin dışişleri bakanları düzeyinde bir acil durum toplantısı yapılması talebinin ardından gelirken Arap Birliği diplomatlarına göre toplantının önümüzdeki hafta gerçekleşmesi bekleniyor.

Mısır Cumhurbaşkanı ülkesinin Libya'ya müdahalesinin uluslararası meşruiyete sahip olduğunu söyledi (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Sisi, isim vermeden Türkiye’nin Libya’ya yönelik müdahalesine atıfta bulunarak, bugün Kahire’nin, ‘kardeş Libya halkı ve dost güçlerle birlikte, ülkelerimizi ve halklarımızın yeteneklerini, uluslararası güçlerin tam desteğini alan milislerin saldırılarına karşı korumanın ve savunmanın yanı sıra Arap ülkelerinin ulusal güvenliği pahasına uluslararası toplumun gözü önünde yayılmacı hırslarına ulaşmalarını engellemek için sınırlarına dayanan ve işbirliği yapılmasını gerektiren doğrudan tehditler’ yüzünden bir dönüm noktasında olduğunu düşünüyor.

Kahire, Türkiye tarafından desteklenen UMH ile sahada yaşadığı çatışmalarda birçok aksilik yaşayan Mareşal Halife Hafter başkanlığındaki LUO güçlerini destekliyor.

Ülkesinin Libya halkını desteklemeye hazır olduğunu vurgulayan Mısır Cumhurbaşkanı, “Mısır'da size büyük bir saygı duyulduğunu ve takdir edildiğinizi görüyoruz. Şimdiye kadar iç işlerinize müdahale etmedik. Libya'nın istikrarı için her zaman destek vermeye hazırız. Güvenliğiniz ve istikrarınızdan başka bir şeyle ilgilenmiyoruz. (Libyalı taraflar arasında çatışmalar yaşanan) Sirte ve Cufra kırmızı çizgimizdir. Libya'yı ancak Libya halkı savunacaktır. Biz de buna yardım etmeye ve desteklemeye hazırız” şeklinde konuştu.

Sisi sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sabırsız veya kararsız olduğumuzu düşünenler yanılıyorlar. Daha ziyade durumun açıklığa kavuşması ve gerçeklerin ortay çıkması ve diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmememizin yanlış olduğunu düşünen veya buna inanan insanlar yanıldıklarını gösterdik. Geçtiğimiz senelerde diğer ülkelerin iç işlerine karışmanın o ülkelerin istikrarı üzerinde olumsuz bir etkisi olabileceğini gördük. Şimdi Libya'daki gelişmeler ve bazılarının Sirte ve Cufra’da silah zoruyla krizi çözebileceğine inanması, bizim için kırmızı bir çizgidir.”

Mısır Cumhurbaşkanı ordunun ülkesinin ulusal güvenliğini ihlal eden herkesi caydırmaya hazır olduğunu vurguladı (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Öte yandan Batı Askeri Bölgesi Komutanı yaptığı açıklamada, Mısır Silahlı Kuvvetleri unsurlarının, ülke tarihinin bu önemli döneminde, tüm eğitim ve operasyonel görevleri yüksek verimlilikle yerine getirme konusunda kararlı olduğunu vurgulayarak, “Mısır'ın ulusal güvenliğine zarar verme eğilimindeki herkesi bundan caydırmaya hazırız. Mısır ve Arap ülkelerinin ulusal güvenliğinin sağlanması gerekliliği ve silahlı kuvvetlerimizin buna ulaşmadaki öncü rolü konusundaki anlayışımız çerçevesinde, Mısır halkının silahlı kuvvetlerine duyduğu yüksek güven ışığında, her zaman bu ülkenin ulusal güvenliğini sağlamada ön planda olduk ve öyle olmaya da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Libya, Muammer Kaddafi rejiminin 2011'deki çöküşünden bu yana bir kaos içinde bulunuyor. Ülkede ortaya çıkan iki taraf, 2015'ten bu yana birbiriyle çatışıyor. Bu taraflardan ilki, ülkenin batısını kontrol eden Trablus'taki Fayiz es-Serrac başkanlığında olan UMH, diğeri ise ülkenin doğusunu kontrol eden Tobruk merkezli Mareşal Halife Hafter tarafından desteklenen paralel hükümettir.

LUO lideri Hafter, Fas'ın Suheyrat şehrinde yapılan anlaşma kapsamında, Aralık 2015'te BM’nin gözetimi altında kurulan Serrrac başkanlığındaki UMH’nin meşruiyetini tanımıyor. Bu yüzden LUO,  Nisan 2019'da Trablus'u ele geçirmek amacıyla bir saldırı başlattı.

Saldırı, bu ayın başlarında UMH’nin Türkiye'nin yardımıyla Libya'nın batısını tamamen kontrol altına almasıyla sona erdi ve Hafter güçleri geri çekilmek zorunda kaldı. Öte yandan Hafter yine bu ayın ilk haftasında Mısır Cumhurbaşkanı tarafından Libya’daki krize çözüm bulma girişimi olarak açıklanan ateşkesi kabul etti.

Mısır, Etiyopya ile diplomatik seçenekler çerçevesinde ilgilenmeye devam ediyor

Kahire, Addis Ababa ve Hartum arasında Nahda (Rönesans) Barajı krizine çözüm bulmak için yapılan müzakereler çıkmaza girdi. Mısır Cumhurbaşkanı yaptığı açıklamada, “İnsanları müzakerelerin seyri konusunda endişeli görüyorum. Fakat uzun yıllardır bu konuyu anlayış ve müzakere yoluyla ele almaya istekli olduk ve halen bu yönde ilerliyoruz. Her zaman son ana kadar diplomatik ve siyasi seçeneklerle ilerlemeye önem verdiğimizden Nahda Barajı dosyasını BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) taşıdık” ifadelerini kullandı. Etiyopya’ya da bir mesaj gönderen Sisi, “Tıpkı beş yıl önce Etiyopya Parlamentosu’nda yaptığım konuşmada söylediğim gibi Etiyopya'nın kalkınmasına değer verdiğimize tüm Etiyopyalıları temin ederim. Ayrıca Mısır’ı Etiyopya’ya zarar vermeyecek bir ülke olarak görmelisiniz. Umarım bu mesaj tüm Etiyopya halkına ve yönetimine ulaşır. Bir an önce müzakereleri sonuçlandırmalı, makul ve aklını kullanan ülkeler olarak barajın neden olduğu krizlerle başa çıkma yeteneklerimizi ortaya koyarak bir anlaşmaya varmalı ve herkesin yararına çalışan bir çözüme ulaşmalıyız” ifadelerini kullandı.

Öte yandan Mısır, BMGK’yı Sudan sınırına yakın Mavi Nil üzerine inşa edilen Nahda Barajı ile ilgili iki hafta önce duran müzakerelerin yeniden başlaması için müdahalede bulunmaya çağırdı.

Konuyla ilgili Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Mısır bu kararı, Etiyopyalıların son zamanlarda Nahda Barajı’yla ilgili gerçekleşen durgun müzakerelerdeki olumsuz tutumları çerçevesinde almıştır” ifadeleri yer aldı.

Nahda Barajı’yla ilgili geçtiğimiz Şubat ayında Washington'da anlaşmasız sona eren bir önceki müzakere turunun ardından yapılan son müzakere turu 9 Haziran'da video konferans yoluyla yapılmıştı.

Mısır, içme suyu için neredeyse tamamen Nil Nehri’nin suyuna bağımlı. Baraj ise bu konuda Mısır’ın varlığına karşı potansiyel bir risk oluşturuyor. Bu yüzden baraj faaliyete geçmeden önce nehirden çekilecek minimum su kapasitesi ve anlaşmazlık çözme mekanizması için Etiyopya ile yasal olarak bağlayıcı bir anlaşmaya varmak istiyor.

Diğer yandan 4 milyar dolarlık proje, Etiyopya'nın Afrika'nın en büyük elektrik tedarikçisi olma çabalarının merkezinde yer alıyor.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independentarabia.com/node/128751

DAHA FAZLA HABER OKU