Sözcü gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, bugünkü köşe yazısında koronavirüs salgını dolayısıyla yapılan yayınlar üzerinden medyaya sert eleştiriler getirdi. Özdil, Türkiye’de yaşanan doğal afet ve kazalarda medyanın hastanelerden yayın yaptığını, koronavirüs salgınında ise böyle bir durumun gerçekleşmediğini söylerken “Sayın medyamız otogarda bilet almaya çalışanları merak ediyor da, hastanede nefes almaya çalışanları merak etmiyor mu?” ifadesini kullandı.
Özdil’in bugünkü köşesinin bir kısmı şöyle:
Maden faciası yaşanıyor.
Hastaneden canlı yayın yapılıyor, yaralıların durumu anlatılıyor.
Tren faciası yaşanıyor.
Hastaneden canlı yayın yapılıyor.
Deprem faciası yaşanıyor.
Hastaneden canlı yayın yapılıyor.
Terör faciası yaşanıyor.
Hastaneden canlı yayın yapılıyor.
Salgın faciası var…
Hastaneden yayın yapılıyor mu?
Ne gösteriyorlar size…
Habire otogardan canlı yayın yapılıyor.
Habire boş parklardan canlı yayın yapılıyor.
Habire trafik kontrolünden canlı yayın yapılıyor.
Hastaneden niye yayın yapılmıyor?
Sayın medyamız otogarda bilet almaya çalışanları merak ediyor da, hastanede nefes almaya çalışanları merak etmiyor mu?
Trafik kontrolünde otomobildekilerin alnına cihaz uzatıp ateşinin nasıl ölçüldüğünü istisnasız her haber bülteninde gösteriyorlar, gerçekten çok önemli, mutlaka göstersinler ama… 40 derece ateşle hastane bahçesinde öksüre öksüre kendisine test yapılmasını bekleyenleri niye göstermiyorlar?
Özdil, şu görüşlerini dile getirdi:
Son dakika bilgilerini almak için Merkez Bankası'nın önünden canlı yayın yapıyorlar.
Merkez Bankası'ndaki kefen parasını yedikleri milleti, ceset torbasıyla gömüyorlar, üstüne kireç atıyorlar… Kilyos'ta Beykoz'da işmakineleriyle açılan koronavirüs mezarlıklarındaki son dakika bilgilerini niye merak etmiyorlar?
Sözcü, Independent Türkçe