Aralarında İHH, Mazlumder, İnsan ve Medeniyet Hareketi’nin bulunduğu 7 vakıf ve dernek, Bilim ve Sanat Vakfı’nın yönetimine kayyum heyeti atanmasına tepki gösterdi.
İstanbul Platformu’nu oluşturan sivil toplum örgütleri bir açıklama yaparak süreci “akıl tutulması” olarak nitelendirdi.
"Vakıf kültürünü yok edecek bir geleneğin başlangıcı"
Bilim ve Sanat Vakfı’nın "Yüzlerce yıllık vakıf kültürünün getirdiği birikim ve hassasiyetle kurulduğunun" ve "Kültür alanlarında faaliyet gösterdiğinin" belirtildiği açıklamada, “Üniversiteye el koyma sürecini vakfa taşımak asla kabul edilemez. Bilim ve Sanat Vakfı, bugüne kadar ortaya koyduğu çalışmalar ile binlerce kişinin karşılıksız hizmet aldığı, itibarlı ve İslami camia adına önemli bir kurumdur” denildi.
İSTANBUL PLATFORMU olarak,
— Medeniyet Vakfı (@medeniyetvakfi) January 22, 2020
Bilim ve Sanat Vakfı'nın yönetimine el konulmasını kınıyor,yanlışlıktan dönülmesini bekliyoruz.
Aksa Eğitim ve Dayanışma Vakfı-İHH-İnsan Ve Medeniyet Hareketi-İstikamet Vakfı-Mazlumder-Medeniyet Vakfı-Umran Hareketi#bilimvesanatvakfı #kayyum #kınıyoruz pic.twitter.com/xW0KvK7Kz9
"Binlerce insan ve kurum tedirgin"
"Üniversiteyi gerekçe göstererek Bilim ve Sanat Vakfı gibi köklü vakıflara yaptırım uygulanması, vakıf kültürünü derinden zedeleyecek ve tamamen yok edecek bir geleneğin başlangıcıdır” da denilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:
Gönüllülüğün esas olduğu vakıf kültüründe isimler de mekanlar da geçicidir. Bilim ve Sanat Vakfı’nı kuranlar elbette çalışmalarına başka bir isim ve mekanda devam edebilirler, ancak vakıflara siyasi saiklerle yaptırım uygulanması yüzlerce yıllık vakıf kültürünü ve vakfetme düşüncesini zedeleyecek bir uygulama olup asırlara meydan okumuş vakıf kültürünün tehlikede olduğunun işaretidir.
Yaşanan süreç maalesef İslami camiaya karşı güveni ciddi manada zedelemektedir. Kazananı olmayan; ama kaybedeni İslami camia olan bu sürecin bir an önce suhulete kavuşması en büyük arzumuzdur.
Siyasi olarak yaşanan rekabet, binlerce insanı ve kurumu tedirgin etmektedir. Yaşananların vakıf kültürümüze ve geleneğimize büyük bir zarar vereceği aşikardır. Bir akıl tutulması olarak gördüğümüz bu süreç devam ettirilmemelidir.
"Vakıflar politik tartışmalardan uzak tutulmalı"
Aksa Eğitim ve Dayanışma Vakfı, İHH, İnsan ve Medeniyet Hareketi, İstikamet Vakfı, Mazlumder, Medeniyet Vakfı ve Umran Hareketi’nin imza verdiği açıklamada tüm vakıfların politik tartışmadan uzak tutulması ve TBMM’nin konuyla ilgili yasal düzenleme yapması gerektiği belirtildi.
ÖNDER: Kaygı verici bir girişim
İmam-Hatipliler Derneği (ÖNDER) de bir açıklamayla karara tepki gösterdi.
"Vakıf kültürümüzün yıpratılmasından endişe duyuyoruz" ifadelerinin yer aldığı ÖNDER açıklamasında, şunlar kaydedildi:
Bu doğrultuda, Bilim ve Sanat Vakfı (BİSAV) ile ilgili alınan karar ve ortaya koyulan tasarruf ülkemizdeki tüm vakıfları, dernekleri ve sivil toplum kuruluşlarını ilgilendiren kaygı verici bir girişimdir. Bu bağlamda, BİSAV'a dönük uygulama ve bu yöntemin dayandığı hukuki zeminler de gözden geçirilmeli, en kısa sürede vicdanları rahatlatan adımlar atılmalıdır
"İslami camianın vicdanını yaraladı"
Yedi Hilal Derneği'nden yapılan açıklamada ise "Bilim ve Sanat Vakfı'na Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yöneteici atanması, tüm politik kamplaşmalardan, pozisyon almalardan, tarafgirlikten ve kanunilik tartışmalarından bağımsız olarak, özellikle İslami camianın vicdanını yaralamıştır" denildi.
Kayyum kararına tepki gösteren Siyer Vakfı kurucusu Muhammed Emin Yıldırım, "40 yıldır birçok hayırlı hizmetin öncüsü olan Bilim Sanat Vakfı'nın başına gelenler asla kabul edilemez. Her ne adına olursa olsun değerlerimiz yıpratılmalalı, vakıf kültürümüz zedelenmemeli ve hizmet kurumlarımız siyasi rekabete kurban edilmemeli" ifadelerini kullandı.
Hukukçular Derneği: El koyma için yeterli sebep yok
Hukukçular Derneği açıklamasında, İstanbul Şehir Üniversitesi'nin yönetimine el konulmasının vakfın yönetimine de el konulması için yeterli bir sebep olmadığını savundu.
Hukukçular Derneği Yönetim Kurulu imzasıyla yapılan açıklamada, "15 Temmuz darbe süreci ve sonrasında terör örgütü FETÖ ile mücadele kapsamında alınmış olan önlemlerin kimi zaman masum insanlara kimi zaman ise ülkemizin köklü kuruluşlarına zarar verdiği ortadadır. Bu nedenle bu kanuni değişikliğin yeniden değerlendirilerek gerekli düzenlemelerin yapılması ve bu haksız uygulamanın en hızlı şekilde düzeltilmesi gerektiğini kamuoyunun bilgisine sunarız" denildi.
AKABE'den tepki
AKABE Vakfı da Bilim Sanat Vakfı ile ilgili olarak tepki göserdi.
Vakıf'tan şu açıklama geldi:
Bilim Sanat Vakfı’na Müdahale Edilmesine İlişkin Açıklama @bisavorgtr @MustafaOzelden pic.twitter.com/KksbwRfVu3
— Akabe Vakfı (@akabevakfi) January 22, 2020
Independent Türkçe