10 Ekim Davası: İlk kez insanlığa karşı suçtan yargılamaya tanık oluyoruz

10 Ekim Ankara Katliamı davasında “insanlığa karşı suç”tan iddianame düzenlendi. İlk kez bir IŞİD’li insanlığa karşı suç işlemekten yargılanacak

Fotoğraf: Twitter

Türkiye tarihinin en büyük katliamlarından birisi olan 10 Ekim Ankara katliamının üzerinden 4 yıl geçti. 103 kişinin hayatını kaybettiği katliamla ilgili hiçbir kamu görevlisi yargılanmadı. Ancak 10 Ekim Katliamı davası sürecinde firari sanıkların yargılanacağı ve yarın görülecek dava Türkiye’de kritik bir eşik sayılabilir.

Tükenmez Haber'den Özlem Temena'nın haberine göre Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu’nda yer alan Avukat İlke Işık "Türkiye’de ilk kez bir savcı 'insanlığa karşı suç işlendi' diyen bir iddianame yazdı" diyor.

Diğer yandan yarın gerçekleşecek dava öncesi Ankara 12. İdare Mahkemesi devleti kusurlu buldu ve katliamda hayatını kaybeden Veysel Atılgan ve babası İbrahim Atılgan için 1 milyon tazminata hükmetti. Kararı Tükenmez Haber'e değerlendiren Avukat Mehtap Sakinci Coşgun, ‘devletin hizmet kusurunun bir mahkeme belgesinde yer alması, bir zapta geçmesi tarihin akışına ters düşüyor’ açıklamasında bulunuyor.   

10 Ekim davası avukatları, davanın başında sanıkların 'insanlığa karşı suç' işlediğinin kabul edilmesini istiyordu. Ancak bu istek sadece ‘anayasal düzeni değiştirmek’le sınırlı kaldı. 10 Ekim avukatları sadece 'örgüt üyeliğinden' yargılanan E. Ekici’nin 'katliamın planlayıcısı' olduğunu ispatladı ve Ankara Cumhuriyet Savcılığı, Ekici’nin 'insanlığa karşı suçtan' yargılanmasını isteyen bir iddianame yazdı. Hazırlanan iddianame, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Tükenmez Haber'e konuşan, 10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu’nda yer alan ve Ankara Katliamı davasının her aşamasını yakından takip eden Avukat İlke Işık ve Mehtap Sakinci Coşgun ise "Türkiye’de ilk kez insanlığa karşı suç iddianamesi üzerinden bir yargılamaya tanıklık edeceğiz” diyor.  

ankara katliamı aa
Fotoğraf: AA

 

Zaman aşımı işlemiyor

İnsanlığa karşı işlenen suçlar kapsamında yer alan kanuna göre “siyasal, felsefi, ırki veya dini saiklerle toplumun bir kesimine karşı bir plan doğrultusunda sistemli olarak işlenmesi, insanlığa karşı suç” olarak kabul ediliyor. Üstelik, insanlığa karşı suçlarda zaman aşımı işlemiyor.

"IŞİD insanlık düşmanı bir örgüt"

Avukat İlke Işık ‘IŞİD’in insanlık karşıtı bir örgüt olduğunun altını çiziyor;

“Ankara 4. Ceza Mahkemesi bizim en başından beri söylediğimiz ‘insanlığa karşı işlenen suç’ talebini reddetmişti. Ancak mahkeme savcılığın bu talebini kabul etti. Türkiye’de ilk kez ‘insanlığa karşı işlenen suçlar’ kapsamında bu dava görülecek. Biz en başından beri davanın anayasal düzeni yıkmak suçundan değil insanlığı karşı işlenen suçlar kapsamında görülmesini istiyorduk. Çünkü IŞİD insanlık düşmanı bir örgüt. IŞİD’in Suriye’de Irak’ta ve Ortadoğu’da yaptıklarına baktığımız zaman bunu görebiliriz. Keza IŞİD Ankara’da barış isteyen demokrasi isteyenleri hedef aldı ve insanlığın tüm değerlerine karşı suç işledi”

ankara garı 1.jpg AA
Fotoğraf: AA

 

"Teknik olarak zaman aşımı yok"

Dava dosyasının firari sanıklarla birleştiği zaman, zaman aşımı yaşanmayacağının altını çizen Işık, “Teknik olarak insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı kararı verilmiyor. Bu bizim açımızdan önemli bir gelişme. Biz yine mahkeme heyetine gerek belgelerimiz gerek beyanlarımızla siyasi ayağaının yargılanması için çağrıda bulunacağız” diyor.

Mahkeme devleti kusurlu buldu

Öte yandan Hürriyet’ten Mesut Hasan Karabenli’nin haberine göre, Ankara 12. İdare Mahkemesi, 10 Ekim Ankara Katliamı'nda hayatını kaybeden dokuz yaşındaki Veysel Atılgan ve babası İbrahim Atılgan için aileye toplam 1 milyon 94 bin TL maddi ve manevi tazminat ödenmesine karar verdi.

İstihbarat bilgisi sahip olmasına rağmen tedbir almayan idarenin hizmet kusuru işlediği belirtilen kararda “Kişilerin can ve mal güvenliğinin korunması devletin asli görevidir. Elinde yakın tarihli istihbari bilgi bulunan idarenin, önceki standart uygulamasından dahi ayrılarak, bu bilginin ilgili birimlere iletilmesi, güvenlik tedbirlerinin alınması noktasında gerekli ve yeterli hassasiyeti göstermediği ve bu suretle hizmet kusuru bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır" denildi.

"Tarihin akışına ters düşüyor"

İdare mahkemenin devleti kusurlu bulduğu kararı değerlendiren Atılgan ailesinin avukatı Mehtap Sakinci Coşgun, ‘hizmet kusurunun bir mahkeme belgesinde yer alması, bir zapta geçmesi tarihin akışına ters düşüyor’ açıklaması yapıyor. 

"Gerçek adalete ulaşmak için büyük çaba verdik"

10 Ekim Ankara Gar Katliamı’nda eşini kaybeden Mehtap Sakinci Coşgun da yarın görülecek davanın kritik önemine vurgu yapıyor. Yargılamanın "insanlığa karşı işlenen suç"lar kapsamında görülmesi için büyük çaba verdiklerini belirten Coşgun, “Gerçek adalete ulaşmak için büyük çaba verdik. Şimdi en başından beri haklılığımız gösteren bir umut ışığı doğdu” değerlendirmesinde bulunuyor.

Yaklaşık 2 yıldır süren 10 Ekim saldırısı davasında mahkeme heyeti 9 sanığa "Anayasal düzeni ihlal" suçundan birer kez, "kasten öldürme" suçundan da 100'er kez olmak üzere toplam 101'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermişti.

Ancak karar; avukatları da, aileleri de tatmin etmedi.  ‘Siyasi sorumluların yargılanmadığı davada adalet sağlanamayacağını’ belirten avukatlar “Bu katliama yol veren Antep'ten sınırlara Adıyaman'dan Ankara'ya kadar, en aşağıdan en yukarıya kadar bütün devlet yetkililerinin yargılanmasını istiyoruz” açıklaması yapmıştı.

 

Tükenmez Haber

DAHA FAZLA HABER OKU