15 Ocak 2019, saat 12.00’ye kadar şikayet dilekçelerinin sunulmasından sonra saat 13.00’te İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu tarafından, Çağlayan’daki İstanbul Adliye Sarayı girişindeki adaleti temsil eden Themis heykeli önünde basın açıklaması yapılacak.
Suç duyurusunda bulunan Doğan, "Anlaşıldığı kadarıyla bu tür cinayet olayları benimle sınırlı kalmayacak. Tüm yetkililerin dikkatine" mesajını paylaşırken, kendisine koruma verilmişti.
İstanbul Barosu Erdal Doğan’a destek eylemleri için tüm avukatlara dayanışma mesajı attı ve şu dilekçenin savcılığa sunulmasını istedi:
"Bizler bu dilekçede imzası bulunan avukatlar; Meslektaşımız Av. Erdal Doğan’ın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği 09.01.2019 tarihli dilekçesinde açıkladığı vahim durumun meslektaşımıza ve avukatlık mesleğine yapılan açık ve endişe verici bir saldırı olduğu düşüncesindeyiz.
Başta insan hakları alanında savunmanlık görevini yirmi yıldan beri sürdüren meslektaşımız Av. Erdal Doğan’ın yaşam hakkının korunmasının şart olduğunu herkesin bilmesini isteriz .
Avukatlık görevini sürdüren Erdal Doğan’ın 9.01.2019 tarihli dilekçesinde açıkladığı olaylar bakımından karanlık güç odaklarının hedefi haline gelmiş olması, içinde bulunduğumuz günler ve avukatların davalar nedeniyle karşılaştığı tüm tehditler, biz avukatlar için şaşırtıcı değildir.
Ancak çok endişe verici olan bu durum; savunma mesleğine ve yaşam hakkına açık saldırıdır.
Avukatları yargıdan uzaklaştırmak, izledikleri davalarda mahkemelerde suskun hale getirmek, korkutmak ve sindirmek için nereden ve kimden gelirse gelsin hiç kimse savunma hakkını sürdürmeye olan inancımız ve kararlılığımızı ortadan kaldıramaz.
Avukatlık mesleğimize olan inancımız, insan haklarına ve hukuka olan bağlılığımızı hiçbir tehdit yok edemeyecektir. Avukatlar kimden gelirse gelsin tehditlere boyun eğmezler, direnirler.
Meslektaşımız Av. Erdal Doğan’a yöneltilen bu tehditleri tüm avukatlara yapılmış sayıyoruz. Meslektaşımızın yaşam hakkının korunması konusunda etkin ve kalıcı önlemlerin alınması hepimizin sorumluluğudur, hepimizin görevidir.
Meslektaşımızın açıkladığı böyle bir durumun vahameti karşısında; Av. Erdal Doğan’ın yaşam hakkının korunması için hiç gecikmeden, hemen tüm önlemler alınmalıdır.
Her ihmal, her gecikme geri dönülmez sonuçlar doğurmadan meslektaşımız Av. Erdal Doğan’ın yaşam hakkı korunmalıdır. Öncelikle talebimiz budur.
Avukatlara verilmek istenen bu tür gözdağlarını ve ölüm tehditlerini çok ciddi karşıladığımızı ve bu tür tehditlere karşı savuma makamı olan biz avukatların hukuka ve insan haklarına olan bağlığından kaynaklanan gücümüzle meslektaşımız Av. Erdal Doğan ile mesleki dayanışma içinde olmak biz avukatların görevidir. Dayanışmamızın nedeni çok açıktır.
Meslektaşımızın ve hiçbir meslektaşımızın tek başına ve yalnız olmadığının herkes tarafından bilinmesini isteriz."
Avukat Erdal Doğan, iki şüphelinin, ofisinin bulunduğu hanın girişinde kendi fotoğrafını göstererek araştırma yaptıklarını belirterek, kamera kayıtlarını savcılığa vermişti.