Dilan Polat tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmasına karar verildi. Son aylık tutukluluk değerlendirmesine itiraz eden avukat Sevinç Horoz’un dilekçesini değerlendiren üst mahkeme Dilan Polat’ın tutuksuz yargılanmasına karar verdi.
Gazeteci Emrullah Erdinç, tahliye kararının gerekçesine dair mütalaayı sosyal medya hesabından paylaştı.
Buna göre Dilan Polat'ın tutuksuz yargılanma kararını getiren savcılık mütalaasında "MASAK raporunda Dilan Polat'a suç isnat edilmemesi, Adli Tıp'tan gelen, yüksek güvenlikli sağlık kuruluşunda koruma ve tedavi altına alınması yönündeki görüşü ve tutuklulukta geçirdiği süre ve mevcut delil durumu" değerlendirilmiş.
Dilan Polat'ın tutuksuz yargılanma kararını getiren savcılık mutalaası
— Emrullah Erdinc (@emrullaherdinc) August 19, 2024
Savcı,
MASAK raporunda Dilan Polat'a suç isnat edilmemesini,
Adli Tıp'tan gelen, yüksek güvenlikli sağlık kuruluşunda koruma ve tedavi altına alınması yönündeki görüşü
Tutuklulukta geçirdiği… pic.twitter.com/5W2Hhy6eNk
Mahkemenin kararı Polat'ın tutuklu bulunduğu Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na gönderildi. Polat, işlemlerin ardından cezaevinden tahliye edildi.
Tahliye olan Polat, jandarma ekiplerince beyaz bir minibüsle cezaevinin yakında bir bölgeye getirildi. Burada Polat'ı aynı dava kapsamında tutuksuz yargılanan kardeşi Sinem Sıla Doğu, çocukları, yakınları ve bazı sosyal medya fenomenleri karşıladı.
Minibüsten inerek yakınlarına sarılan Dilan Polat, daha sonra arabaya binerek buradan ayrıldı.
Ne olmuştu?
İstanbul merkezli 6 ilde 1 Kasım 2023 ve devamında düzenlenen operasyonlarda, Dilan Polat ve eşi Engin Polat'ın da aralarında bulunduğu 24 şüpheli gözaltına alınmıştı.
Soruşturma kapsamında Dilan Polat, Engin Polat ve Sinem Sıla Doğu'nun da aralarında bulunduğu şüphelilerden 16'sı tutuklanmış, hakimlik, 27 şirkete kayyum atanmasına hükmetmişti.
Sulh Ceza Hakimliği, 14 Haziran'daki aylık tutukluluk incelemesinde, Dilan Polat'ın kardeşleri Can ve Sinem Sıla Doğu ile Can Polat, Gökay Bekar, Halit Polat, Harun Abak, Metin Yılmaz, Mustafa Özalp, Nilgün Yılmaz, Uğurcan Ayyıldız ve Zekai Tepe'nin adli kontrol hükümleri uygulanıp tahliye edilmesine hükmetmiş, diğer 5 şüphelinin tutukluluk halinin devamını kararlaştırmıştı.
İddianame neler vardı?
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, yasa dışı yollardan edinilen paraların "soğuk cüzdan yöntemi"yle sisteme sokulmadan transfer edilerek aklamaya tabi tutulduğu, örgütün söz konusu faaliyetler sırasında kısa sürede ulaştıkları şöhret ve tanınırlık sayesinde bir kısım gerçek ticari faaliyetlerde de bulunduğu, bu sayede aklama suçlarının en belirgin yönü olan takip ve kontrolün zorlaştırılmasını sağlamaya çalıştıkları değerlendirmesi yapılıyor.
Delillerle sabit olan yasa dışı bahisten gelen paranın perdelenmeye çalışıldığı, zenginleşmenin gerçek bir ticaretten kaynaklandığı imajının oluşturulması için birden çok şirketin kurulduğu anlatılan iddianamede, bu şirketlerin faaliyetleri sırasında gerçekte olmayan iş ve işlemlere ilişkin sahte faturaların düzenlenip kullanıldığı ve kanunen tutulması gereken defterler dışında harici gizli kayıtların tutulduğu belirtiliyor.
İddianamede, soruşturma kapsamına alınan 31 şirketin ve bu şirketlerin sahip olduğu taşınmaz, araç ve benzeri tüm mal varlığının müsadere edilip mülkiyetin kamuya geçirilmesi de talep ediliyor.
Dilan ve Engin Polat'ın "suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme", "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" ve "Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun'a muhalefet" suçlarından toplam 20'şer yıldan 40'ar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istenen iddianamede, diğer şüphelilerin de farklı suçlardan değişen oranlarda hapisle cezalandırılmaları öngörülüyor.
Başsavcılık tarafından onaylanan iddianame, gönderildiği Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesince, yargılamayı yapma konusunda yetkili mahkemenin ağır ceza mahkemesi olduğu belirtilerek iade edilmişti.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının "görevli mahkemenin temel cezaya göre belirlenebilir olduğu, artırım maddesinin mahkemenin görevini belirlemede esas olmadığı" vurgulanarak yapılan itiraz Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edilmişti. Mahkeme, davanın ilk duruşmasının 4 Eylül'de yapılmasına karar vermişti.
Independent Türkçe, X