İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, hükümetinin Doğu Akdeniz’de Gazze Şeridi kıyılarının yaklaşık 30 kilometre açıklarında bulunan Gazze Marine gaz sahasını geliştirme planını onayladığını duyurması üzerine uzmanlar Gazze Şeridi'ndeki Filistinli örgütler ile İsrail arasında bir ateşkesin kaydedilebileceğini öngörüyor.
Şark'ul Avsat'ta yer alan İsmail el-Aşul imzalı habere göre; yaklaşık 20 yıl önce keşfedilen, ancak İsrail ile yaşanan çatışma dolayısıyla gelişmeyen saha, Mısır, Filistin Yönetimi ve İsrail’in oluşturduğu üçlü anlayış formülüne göre geliştirilecek. Şarku’l Avsat’ın Reuters haber ajansından aktardığı haberine göre İsrail Hükümeti, bu yolda ilerlemenin İsrail'in güvenlik ve diplomatik ihtiyaçlarının korunmasına bağlı olduğunu açıkladı.
Kahire Üniversitesi'nde Öğretim Görevlisi ve Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tarık Fehmi, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, “Gaz sahasını geliştirme anlaşması, İsrail hükümetinin siyasi düzeyde teşvik edici, çeşitli taraflara çeşitli avantajlar sağlayan mesajıyla bağlantılı bir siyasi anlaşmadır. Netanyahu herkesin gözüne girmeye çalışıyor. Dosyayı, güvenlik boyutuna geri getirerek bu konuyu kendisiyle güvenlik koordinasyonunu sürdürmesi karşılığında Filistin Otoritesi’ne bir koz olarak sunuyor. Böylece ABD yönetimine siyasi değil, ekonomik temasların yeniden başlamasına barış teklifine duyarlı olduğunu vurgulamak istiyor. Dolayısıyla siyasi değil, ekonomik açıdan barış fikrini hayata geçirmek istiyor” açıklamalarında bulundu.
Fehmi’nin ifadelerine göre, Gazze Şeridi’ni yöneten Hamas Hareketi açısından ise bu son adım, Gazze’deki varlığının İsrail tarafından resmi olarak tanınmasını, İslami Cihad Hareketi karşısında Gazze'nin uluslararası plandaki temsilcisi olarak görülmesini sağlayabilir.
Fehmi’nin ifade ettiğine göre, İsrail’in Mısır’ın arabuluculuğunda attığı bu adım; Kahire’nin bölgedeki en büyük müttefik, çatışmaya dair en önde gelen aktör, tüm taraflarca kabul edilen güvenilir arabulucu ve teknik konularda büyük potansiyel sahibi olma imkanı sağlıyor.
Daha önce Mısır tarafından yapılan açıklamalara göre, Mısır hükümetine ait Mısır Doğal Gaz Holding Şirketi (EGAS), sahanın geliştirilmesini Filistin Yönetimi ile ortaklaşa üstlenecek.
Uzmanlar sahadaki stoğun 1 trilyon metreküp doğal gazı aştığını tahmin ederken bazıları ise Filistin karasularının işletilmesi için gerekenden çok daha fazlasını üretebileceğini ve ihracın da gerçekleştirilebileceğini söylüyor.
Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde Enerji Çalışmaları Programı Başkanı Dr. Ahmed Kandil, Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, “Bu Filistin halkının gaz kaynaklarından faydalanmak, Gazze ve Batı Şeria'daki zorlu ekonomik krizin üstesinden gelmelerine yardımcı olmak için alınması gecikmiş bir karar. Saha rezervleri umut verici. Mısır'ın Doğu Akdeniz Gaz Forumu'nu kurması ve İsrail ile Filistin Yönetimi’nin bu foruma üyeliği, İsrail'in Filistin Yönetimi’nin varlığını ve onun gaz kaynaklarını geliştirme haklarını tanımasıdır. Bu sahanın geliştirilmesi, Filistin topraklarındaki elektrik krizini çözebilir. Zirâ artan mali kaynaklara ek olarak Filistin, gaz tedariki açısından İsrail işgal yetkililerine bağlı” ifadelerini kullanıyor.
Şark'ul Avsat