Sığınmacılar son yıllarda siyasetin değişmez konularının başında yer alıyor.
Seçim öncesi yine pek çok siyasetçi, Suriyeli sığınmacılarla düzensiz göçmenlerin ülkelerine göndermeyi taahhüt etti.
Siyasilerin sığınmacıların varlığına ilişkin verdikleri rakamlar çok değişiklik arz ediyor.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'a göre Türkiye'de 13 milyon sığınmacı yaşıyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Özdağ daha önce yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:
Saray'da, İçişleri Bakanlığı'nda telaffuz edilen rakamı söylüyorum; Türkiye'de gerçek kaçak ve sığınmacı rakamı 13 milyon. Bunların 1 milyon 750 bin kişiye vatandaşlık verilmiş. Seçim sonuçlarını etkileyecek yüzde 3'lük bir oran."
Özdağ, bütün siyasi söylemini sığınmacıları geri gönderme üzerine kurdu. Hatta bütün sığınmacıları "Zafer Turizm" aracılığıyla zorla da olsa ülkelerine göndereceklerini ifade ediyor.
"10 milyon yasa dışı göçmeni sınır dışı edeceğim"
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu da sığınmacıların ülkelerine gönderilmesinden yana.
Daha önce 2 yıl içinde Türkiye'deki tüm göçmelerin ülkelerine gönderileceğini belirten Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı seçiminin ilk turundan sonra görüş değiştirdi.
Milliyetçi kesime mesaj veren Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'deki sığınmacı sayısının oldukça yüksek olduğunu, "Seçilirsem 10 milyon yasa dışı göçmeni sınır dışı edeceğim" sözleriyle dile getirdi.
Peki gerçekten Türkiye'de ne kadar yabancı yaşıyor. Bunların sayılarını hangi kurum veya kuruluş tutuyor?
1 milyon 308 bin 514 yabancı ikamet ediyor
İçişleri Bakanlığı'na bağlı Göç İdaresi Başkanlığı, düzensiz göçmenler, sığınmacılar ve ikamet eden yabancıların kayıtlarını tutuyor.
Göç İdaresi Başkanlığı'nın verilerine göre Türkiye'de 4 milyon 990 bin 663 yabancı yaşıyor.
Bunların 300 bin 720'sı uluslararası koruma altındaki yabancılardan oluşuyor.
Uluslararası koruma altındaki yabancılar arasında Afganistanlılar başı çekiyor. Afganistanlıları, sırasıyla Ukraynalılar ve Iraklılar takip ediyor
Türkiye'de ikamet belgesi alarak yaşayan yabancı sayısı ise yıllara göre değişkenlik arz ediyor.
Göç İdaresi Başkanlığı'nın 17 Mayıs 2023 verilerine göre Türkiye'de ikamet eden yabancı sayısı bir milyon 308 bin 514.
Ülkede en fazla sığınmacı ise Suriyelilerden oluşuyor. 2011'deki iç savaştan ötürü yurtlarından kaçıp gelen Suriyelilerin sayısı oldukça yüksek sayılır.
Suriyeli göçmen sayısı: 3 milyon 381 bin 429
Yine Göç İdaresi Başkanlığı'nın 17 Mayıs 2023 istatistiki verilerine göre Türkiye'de "geçici koruma altında" 3 milyon 381 bin 429 Suriyeli sığınmacı bulunuyor.
Yıllara göre Suriyeli sığınmacı sayısı şöyle:
Sene | Göçmen sayısı |
2017 | 3,462,786 |
2018 | 3,623,192 |
2019 | 3,576,370 |
2020 | 3,641,370 |
2021 | 3,737,369 |
2022 | 3,535,898 |
2023 | 3,381,429 |
Sadece Türkiye'de değil çevre ülkelerde ve batıya da göç etmek zorunda kalan pek çok Suriyeli oldu.
Türkiye'den sonra Lübnan, Ürdün, Irak en çok Suriyeli sığınmacılara ev sahipliği yapan ülkeler arasında yer alıyor.
Lübnan ile anlaşıldı ama geri dönen sayısı belli değil
Suriye şimdiye kadar sadece Lübnan ile geri dönüş konusunda bir uzlaşmaya vardı. Bu yılın mart ayında bazı Suriyeliler ülkelerine gönderildi.
Ancak Hizbullah nedeniyle Lübnan hükümetiyle iyi ilişkileri bulunan Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın, giderlerin ülkelerine geri dönmesine sıcak bakmadığı belirtiliyor.
Bugüne kadar birçok af çıkartılmasına rağmen, vatanlarını terk etmek zorunda kalan Suriyeliler yine de geri dönmediler.
Bu durum böyle olmasına rağmen Türkiye'deki siyasiler, Suriyeli sığınmacıların evlerine geri gönderileceğini ifade ediyor.
Fakat Türkiye'de "geçici koruma altında" ikamet eden Suriyeli göçmenler "geri gönderme yasağı" kapsamında bulunuyor.
"Tüm dünyada yabancı düşmanlığı artıyor"
Yani Suriye'de can güvenliği riski ortadan kalkmadığı sürece hiçbir Suriyeli sığınmacı zor kullanılarak ülkesine gönderilmez. Uluslararası sözleşmelere görü aksi durum hukuki değil.
İltica ve Göç Araştırmaları Merkezi Başkanı Metin Çorabatır'a göre yabancılara yönelik düşmanlık dünyada ilgi gören bir trend.
Bu düşmanlığın Avrupa ülkeleri ve Amerika'da yükseldiğini ifade eden Metin Çorabatır, "Dünyanın her yerinde uzunca bir süredir yabancılara yönelik düşmanlık artıyor. Maalesef bu düşmanlık sağ partiler tarafından oya tahvil edildiği için de kolaylıkla merkez partiler de buna başvurdular" dedi.
Avrupa'da başlayan bu yabancı düşmanlığı trendinin Türkiye'de de hızlıca izlendiğine işaret eden Çorabatır, "Türkiye, en fazla mülteci barındıran ülke. Ne yazık ki başarılı bir entegrasyon politikası da izleyemedi. Çünkü yasal mevzuat buna engel. Dolayısıyla yine muhalefet geçen seçimlerden itibaren daha yoğun bir şekilde geri gönderme söylemini kullandı" diye konuştu.
"Aşağılayıcı kavramlar kullanılıyor"
Kimi siyasilerin göçmenlere güruh, sürü, kavramlarıyla baktığını ve gelenlerin milli güvenlik için tehlike arz ettiği iddiasına bulunduğunu hatırlatan Çorabatır, "Aşağılayıcı kavramlar kullanıyorlar. ‘Sırf erkekler geliyor, işgal ediyorlar. Ellerinde silahla ülkeye giriyorlar ve özgürlüklerimizi tehdit ediyorlar' gibi yaklaşılıyor. Batı Avrupa'da sağ partilerin ürettiği argümanları Türkiye'de de kullanıyor. Ve maalesef bu argümanların kazandırdığını görüyorlar" ifadelerini kullandı.
Suriye'de can güvenliğinin sağlanamadığını, bu nedenle ülkelerini terk edip başka devlete yerleşenin geri gönderilmeyeceğini Türkiye'deki göçmenlerin ise "geri gönderme yasağı kapsamında olduğunu" hatırlatan Metin Çorabatır, şunları kaydetti:
"Göçmenlerin geri gönderilmesi uluslararası hukuka aykırıdır. Bu insanların hayatları risk altında. Biz bunların insan olduğunu unutuyoruz herhalde. Sürü olarak bakılıyor bunlara. İnsan olarak görmüyorlar."
"Sığınmacıların zorla gönderilmesi hukuken mümkün değil"
Uluslararası Mülteci Hakları Derneği Başkanı Av. Abdullah Resul Demir ise sığınmacıların siyasi malzeme olarak kullanılmasının çok üzücü olduğunu söyledi.
Göçmen sorunun tüm yanlarıyla ele alınması ve ona göre çözüm getirilmesi gerektiğine dikkati çeken Demir, "Çözümlerden biri geri gönderme de olabilir ama bu hemen yapılacak bir şey değil" dedi.
"Siyasilerin geri gönderme söylemini doğru bulmuyorum" diyen Resul Demir, "Çünkü hukuki bir temeli yok. Taraf olduğumuz sözleşmeler, iç kanunumuz buna engel. Dolayısıyla bu insanların geri gönderilmesi hukuken mümkün değil" değerlendirmesinde bulundu.
© The Independentturkish