İçişleri Bakanı Soylu, organize suç örgütlerine yönelik 50 ilde başlatılan Silindir Operasyonunda hakkında gözaltı kararı verilen 502 kişiden 400'ünün gözaltına alındığını bildirdi.
Soylu, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Başkanlığı Şehit Altuğ Verdi Operasyon Merkezi'nde operasyonların yürütüldüğü illerin KOM şube müdürlerinden videokonferans sistemi üzerinden operasyon hakkında bilgi aldı.
Daha sonra basın mensuplarına açıklama yapan Soylu, yılbaşından bugüne kadar organize suç örgütleriyle mücadele kapsamında yapılan 211 operasyonda 2 bin 703 kişinin gözaltına alındığını ve 42 kişinin tutuklandığını belirtti.
Soylu, son 2 yılda düzenlenen 8 ilde Sahil Rüzgarı-1, 9 ilde Sahil Rüzgarı-2, 16 ilde Müsilaj-1, 20 ilde Müsilaj-2, 30 ilde Tırpan ve 24 ilde Tümör operasyonlarında bugüne toplam 66 organize suç örgütünün çökertildiğini ve yakalanan 335 şüphelinin tutuklandığını ifade etti.
"Organize suç örgütlerine yönelik nedeni ne olursa olsun acımasız olacağız ve milletimize musallat etmeyeceğiz. Milletimize musallat olduklarında da acımasız bir şekilde gereğini yerine getireceğiz." diye konuşan Soylu, organize suç örgütlerinin bir kısmının kanun dışı yollarla kendilerine gelir elde etmeye ve etki alanını genişletmeye çalıştığını söyledi.
Soylu, 50 ilde KOM Başkanlığı koordinasyonunda 18 organize suç örgütündeki 347 şüpheli ile bu örgütlere silah temin eden 55 suç grubundaki 155 şüpheli olmak üzere toplam 502 hedefe yönelik "Silindir" kod adlı operasyonun başlatıldığını bildirerek, şu ana kadar 400 şüphelinin gözaltına alındığını bildirdi.
Şüphelilerin suç yöntemleri deşifre edildi
Organize suç örgütlerinin suç yöntemlerinden de örnekler veren Soylu, şüphelilerin tefecilik faaliyetleriyle borçlandırdıkları ve silah zoruyla senet imzalattıkları kişilerin ikametlerine silahlı baskın düzenlediklerini anlattı.
Soylu, şüphelilerin, mağdurları ailelerin yanında darp ettiklerini ve bunları kayıt altına alarak zorla senet imzalattıklarını ve para tahsil ettiklerini, daha sonra görüntüleri diğer mağdurlara izleterek ölümle tehdit ettiklerini ve bu kişilerin de intihara sürüklediklerini dile getirdi.
Bakan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Uyuşturucu madde ticareti faaliyetleri esnasında uyuşturucu maddenin kaybolmasından sorumlu tuttukları bir kadın şahsı zorla kaçırarak örgüt liderine ait çiftlik evinde darp ve tecavüz ettikleri, yine rüşvet yoluyla kontrolüne aldıkları kamu kurum ve yöneticileri aracılığıyla örgüt üyelerinin bu kurumların ihale işlemlerinin yürütüldüğü kısımlara yerleştirdikleri ve bu kişiler sayesinde paravan şirketlerle girdikleri kamu ihalelerini kazandıkları, esnafın ve vatandaşın bağışladıkları malzemeleri ihale usulü satışa çıkararak haksız kazanç elde ettikleri, haraç vermeyi reddeden eğlence mekanlarında hesap ödemeyerek kasıtlı olarak taşkınlık ve silahlı kavga çıkardıkları, bu yöntemle müşteri kaybeden işletme sahiplerini iflasa sürükledikleri ve akabinde bu yerlerin işletmeciliği ve sözde güvenliğini zorla alarak kendilerine yasa dışı gelir elde ettikleri tespit edildi.
İş insanları arasındaki ticari faaliyetlerdeki anlaşmazlıklardan haberdar olmaları üzerine örgüt üyelerince bu kişilere silahlı eylem düzenledikleri, akabinde kendilerine yönelik bu saldırıların ticari faaliyetler çerçevesinde gerçekleştiği algısına kapılan ve can korkusu yaşayan iş insanlarının bu durumundan faydalanarak sözde koruma hizmeti adı altında sürekli bunlardan para tahsil ettikleri, otel işletmelerine sözde koruma sağlama maksadıyla zorla yerleştirdikleri, bu hizmet karşılığında da işletme sahiplerine silah zoruyla yüksek meblağlarda senet imzalattıkları ve devam eden bu süreçte bu senetler karşılığı kendilerini tehdit yoluyla ortak ettikleri işletmelerinden uyuşturucu ticareti ve fuhuş yaptırarak yasa dışı gelir ettikleri deşifre edildi.
AA