IŞİD'in siyah bayrağı, halifeliğin resmen mağlup edilmesinden yaklaşık 4 ay sonra, terör örgütünün on binlerce aile üyesinin tutulduğu bir Suriye kampında göndere çekildi.

İnternette yayımlanan bir videoda kadınlar ve çocuklar tezahürat yaparken ev yapımı bayrak direkte dalgalanıyor. Kalabalık, IŞİD'in “Bâkiyyetün ve Tetemedded”  “Baki ve Genişleyen” sloganına gönderme yaparak "hep baki" anlamında “baqiya” diye bağırıyor .

Video, internette ve sosyal medyada terör propagandasının yayılmasını izleyen Jihadoscope'a göre pazartesi günü yayımlandı. Ancak kuzeydoğu Suriye'de büyüyen El-Hul kampında böyle bir olay ilk defa gerçekleşmiyor. Olay tesiste radikalleşmenin arttığı uyarılarının ardından gerçekleşti.

15 Temmuz’da kampta çekildiği iddia edilen bir videoda kadınlar IŞİD lideri Ebu Bekir Bağdadi'ye biatlarını yeniliyor ve ondan kendilerini “kurtarmasını” istiyordu. Birkaç güvenlik görevlisi de kamp sakinleri tarafından saldırıya uğradı.

IŞİD'lilerin aileleri, Suriye'nin kuzeyine kamyonlarla taşınmıştı

Hepsini göster 8

IŞİD'lilerin aileleri, Suriye'nin kuzeyine kamyonlarla taşınmıştı

• 1/8

  Suriye'nin Deyrizor kentinde IŞİD'den alınan bölgelerden kaçan kadınlar ve çocuklar, ABD'nin öncülüğünü yaptığı Koalisyon Güçleri destekli Suriye Demokratik Güçleri tarafından kamyonlarla ülkenin kuzeyine götürülüyor - AFP

• 2/8

  Deyrizor'daki IŞİD militanlarının aileleri, kamyonlarla Suriye'nin kuzeyindeki kamplara götürülüyor. AFP / Fadel SENNA

• 3/8

  Fotoğraf: AFP / Fadel SENNA

• 4/8

  Fotoğraf: AFP / Fadel SENNA

• 5/8

  Fotoğraf: AFP / Delil Souleiman

• 6/8

  Fotoğraf: AFP / Delil Souleiman

• 7/8

  Fotoğraf: AFP / Fadel Senna

• 8/8

  Fotoğraf: AFP / Fadel Senna

El-Hul gibi kamplarda artan gerginliğe rağmen uluslararası toplum Şamima Begüm'ün de aralarında bulunduğu onlarca İngiliz kadın ve çocukları da dahil burada kalanları ne yapacakları konusunda hala anlaşmış değil.

On binlerce kadın ve çocuk, Mart 2019’da Suriye'nin doğusunda hilafetin elinde kalan son köy Bağuz tamamen ele geçmeden önce kaçmıştı.

Birçoğu savaş sırasında IŞİD bölgelerinde sıkışıp kalmış yerli halktı ancak çoğunluğu grubu terk ettiklerini çok da belli etmeyen savaşçıların eşleri ve aile üyeleriydi.

Şimdi çoğu Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDF) kontrol ettiği gözaltı kamplarında tutuluyor. Bu kampların en büyüğü olan El-Hul, yaklaşık 9 bini yabancı, çoğu Suriye ve Irak'tan kadın ve çocuklar olmak üzere 70 binden fazla nüfusa sahip.

IŞİD'i yenen ABD liderliğindeki koalisyonun komutan yardımcısı geçen hafta The Independent'a yaptığı açıklamada, kamplardaki radikalleşme potansiyelinin tam galibiyeti sağlamada “en büyük uzun vadeli stratejik risk” olduğunu söyledi.

Tümgeneral Alexus Grynkewich, “Askeri boyutun dışında bu ideolojinin devamı ve bunun bu çevreleri zehirleme kabiliyeti bana göre uzun vadede görünen en büyük stratejik risk” diye konuştu.

El-Hul'da yaşayanların yaklaşık yarısı 12 yaşın altındaki çocuklar. Bunların arasından büyükler yıllarca IŞİD'in beyin yıkamasına maruz kalmış durumda. Ancak bir uzmana göre, çekilen bayrak videosunda daha küçük çocukların IŞİD sloganı atması, beyin yıkamanın kamptaki kadınlar tarafından yapıldığının işareti olabilir.

Londra'daki King's College'da, Uluslararası Radikalleşme Çalışmaları Merkezi araştırmacılarından Gina Vale, The Independent'a şunları söyledi:

IŞİD'in topraklarını kaybetmesi nedeniyle çok küçük çocukların grubun okullarında ya da erkekler için askeri eğitim kamplarında resmi olarak beyinlerinin yıkanması mümkün değil. Bu nedenle ailenin, özellikle de annenin rolü, çocukları IŞİD'in ideolojisinin öngördüğü dünya görüşüne göre yetiştirilmelerinde çok önemli.

Yabancı hükümetler, ciddi güvenlik riski oluşturacakları korkusuyla kendi vatandaşlarını kamplardan geri almaya çok da istekli değil. Halen El-Hul, Roj ve Ayn İsa kamplarında en az 19 İngiliz kadının en az 30 çocuğuyla birlikte bulunduğu düşünülüyor.

Suriye'de sıkışıp kalan İngiliz çocukların durumu, Mart 2019’da Şamima Begüm'ün Cerrah adındaki bebeğinin El-Hul kampında ölmesiyle manşetlere çıkmıştı. İngiliz genç kız, 2015’te Suriye'de İŞİD'e katılmak için Londra Bethnal Green'deki evinden kaçmıştı.

İngiltere İçişleri Bakanı Sacid Cavid, daha önce yaptığı açıklamada IŞİD'e katıldığından şüphelenilen herhangi bir İngiliz vatandaşının dönmesini engellemek için harekete geçeceğini söylemişti. Ancak İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt, kısa süre önce çocukların geri alınabileceğine dair bir öneride bulundu.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/world/middle-east

Independent Türkçe için çeviren: İsmail Aydın