Harvard, iade emrine rağmen binlerce Amerikan Yerlisinin kalıntılarını tutmakla suçlanıyor

Heyet antropoloji müzesinin koleksiyonu üzerinde inceleme yürütüyordu

(Harvard'daki Peabody Müzesi)

Harvard Üniversitesi, geri verilmelerini zorunlu kılan federal yasaya rağmen binlerce Amerikan Yerlisinin kalıntılarını tutmakla suçlanıyor.

The Harvard Crimson adlı öğrenci gazetesinin elde ettiği, çarşamba yayımlanan sızdırılmış bir raporda, prestijli üniversitenin müze koleksiyonlarıyla ilgili bir iç soruşturmada yaklaşık 7 bin Amerikan Yerlisinin kalıntılarının ortaya çıkarıldığı belirtildi.

Muhtemelen köleleştirilmiş yerli halkın kalıntılarını da içeren koleksiyon, 1990'da çıkarılan ve bunların Amerikan Yerlileri topluluklarına iade edilmesini gerektiren federal yasaya rağmen onlarca yıldır Harvard'ın elinde.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Raporun arkasındaki komiteye başkanlık eden Harvard profesörü Evelyn M. Hammonds, Crimson'a yaptığı açıklamada, gazetenin henüz sonuçlanmamış 19 Nisan tarihli belgeyi yayımlama tercihinin "son derece engelleyici" olduğunu söyledi.

Hammonds, "Bu taslağı yayımlamak sorumsuz habercilik; komitenin raporunu ve ilgili eylemlerini sonuçlandırmasını engelliyor ve Harvard topluluğunun raporun yayımlanma sürecine özenli katılımını tehlikeye atıyor" diye yazdı.

Hammonds "Dahası bu haber, Harvard topluluğuyla, raporun toplanması haftalarca süren ek bilgileri ve komite çalışmalarını yansıtmayan eski bir versiyonunu paylaşıyor" diye ekledi.

Rapora göre, yazarlar sömürgeciliğe açıkça atıfta bulunarak "üniversitenin bu kategorik olarak ahlaksız sistemlere katılımını ve suç ortaklığını" kabul ediyor.

Rapor şöyle devam ediyor:

Dahası, iskelet kalıntılarının mevcut sosyal hiyerarşileri ve yapıları desteklemek amacıyla sahte ve ırkçı farklılık fikirlerini teşvik etmek için kullanıldığını biliyoruz.

Bu yorumlar, üniversitenin Peabody antropoloji müzesinde Atlantik ötesi köle ticaretiyle yakından ilişkili ve muhtemelen köle olarak kullanıldığı sırada hayatını kaybeden en az 15 kişinin kalıntılarının bulunmasından sonra geldi.

The Washington Post'un sızıntıyla ilgili haberinde bildirdiği üzere, soruşturma, Harvard'ı koleksiyonun hem yerli hem de Afro-Amerikalı bu topluluklara iade edilme sürecini hızlandırmaya çağırdı.

Taslak raporda bu kalıntılara ilişkin, "Çok uzun zamandır bu kalıntılar bireyselliklerinden, tarihlerinden ve topluluklarından ayrı tutuldu" ifadelerine yer verildi.

Bu bağlantıları yeniden kurmak için daha fazla köken araştırması ve topluluk danışmanlığı gerekecek. Buna ek olarak, bu kişilerin soyundan gelenleri tanımlamak için araştırmalara DNA analizi veya diğer analizler dahil edilebilir.

1990'da Amerikan Yerlilerinin Mezarlarını Koruma ve Ülkesine İade Etme Yasası'nın yürürlüğe girmesinden bu yana Harvard'ın elindeki 10 binden fazla insan kalıntısının 3 binden fazlası ait oldukları bölgelere iade edildi.

Sızıntının The Harvard Crimson tarafından nasıl elde edildiği ya da raporun ne zaman resmi olarak yayımlanacağı belirsizliğini koruyor.

The Washington Post'un aktardığına göre Harvard şu anda, 1850'de bir bilim insanının fotoğrafı için çıplak poz vermeye zorlanan siyah bir adam ve kızının torunlarının açtığı davanın da konusu.

İkilinin soyundan geldiğine dair kanıtı olan Tamara Lanier, görüntüleri almak için Harvard'ı dava ediyor. Bilim insanının akrabaları da Lanier'in çağrılarını destekliyor.

The Independent yorum almak için Harvard'la temasa geçti ama henüz yanıt alamadı.



*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/world

Independent Türkçe için çeviren: Onur Bayrakçeken

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU