Nijeryalı Festus Okey’in Beyoğlu Polis Merkezi’nde vurularak öldürülmesine ilişkin davada 4. kez karar verildi. Okey’in taksirle ölümüne neden olmaktan sorumlu tutulan sanık polis memuru C. Y. 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Nijerya’dan Türkiye’ye 2005 yılında gelen 25 yaşındaki Festus Okey’in, 20 Ağustos 2007 tarihinde İstanbul Beyoğlu Polis Merkezi’nde gözaltındayken polis memuru C. Y.’nin silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmesine ilişkin davaya 4. kez devam edildi.
İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan duruşmaya sanık polis memuru C.Y. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada taraf avukatları da hazır bulundu.
“Sanık polis olunca ceza çıkmıyor”
Duruşmada savcının görüşüne karşı savunma yapan Festus Okey’in ilesinin avukatı, şöyle konuştu:
Nezarethaneye silah alınması bile yasakken, sanık polis sorgulamaya, namlusuna silah sürülmüş bir silahla giriyor. 12 yıllık meslek tecrübesine sahip birinin nezarethaneye bu şekilde girmesi ağır kusur oluşturur. 15 yıllık bir davanın mütalaası, iddianamenin kopyalanıp yapıştırılmasıyla oluşturulmuş. Sanık polisin beyanına göre itiş kakış oldu, oldu diyelim, Festus Okey'in elinde neden swap izi yok. Deliller kaybedilmiş. Açıp baktığımızda, eğer sanık bir polisse hiç ceza çıkmıyor zaten. Ya taksir oluyor ya da en fazla bilinçli taksir oluyor. Bu cinayet olası kastla yapılmıştır. En azından bilinçli taksir olsun. İddia makamı, sadece sanık beyanıyla, taraflı karar verilmesi yönünde meylediyor. Sanık, hiçbir zaman ceza mahkemesinde yargılandığını hissetmedi. Caydırıcı bir karar verilmesini istiyoruz. En azından yüreklere su serpsin. Sanığın bilinçli taksirle cezalandırılmasını talep ediyoruz.
“Olayın mağduru aslında müvekkilim”
Mahkemede savunma yapan sanık polis memuru C.Y.’nin avukatı ise, “Maktulün ailesi de, Nijerya devleti de bu dosyayı takip etmiyor. Olayın mağduru aslında müvekkilimdir. 2 dakikalık bir olay müvekkilimin hayatını kararttı. Polis olması suçlu olması anlamına gelmez. Biz o zaman bu polisi asalım, hiçbir polis bundan sonra adam öldürmesin. Müvekkilim görevini yapma bilincindeyken şu an burada. Türkiye'de ne yazık ki görevini yapmak, suçlu olmakla eşdeğer” şeklinde konuştu.
Beraatini talep etti
Sanık polis C.Y., mahkemedeki savunmasında, “15 yıldır bu olayın acısını ve bana hissettirdiklerini kimse düşünemez. Avukatımın mahkemeye sunduğu ve söylediği şeyleri tekrar ediyorum” diyerek, son sözünde de beraatını talep etti.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, polis memuru C. Y.’nin, Festus Okey’i taksirle öldürme eyleminden sorumlu tutulması gerektiğine kanaat getirerek, sanık C. Y.’yi, ‘taksirle ölüme neden olmak’ suçundan takdir indirimi uygulayarak 3 yıl 4 ay hapse çarptırdı.
Ne olmuştu?
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, üçüncü bozma ilamında, polis memuru C. Y’nin ‘olası kast’ ile değil, ‘bilinçli taksir ile öldürme’ suçundan cezalandırılması gerektiğini ifade etmişti. Bozma ilamında, "Silah kullanma ve bulundurma konusunda tecrübeli olan sanık C. Y.’nin, silah emniyeti konusunda gerekli tedbirleri almadan, uyuşturucu madde bulundurmaktan şüpheli olan maktulün tek başına bulunduğu odaya girmesiyle dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve yaşanan olaya sebebiyet verdiği anlaşılmakla, meydana gelen neticenin sanık tarafından öngörülmesinin mümkün olmaması nedeniyle sanık hakkında 'taksirle ölüme neden olmak' suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi yerine, suç vasfında yanılgılı değerlendirme sonucu 'olası kastla öldürme' suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir” denilmişti.
Nijerya’dan Türkiye’ye 2005 yılında gelen 25 yaşındaki Festus Okey, 20 Ağustos 2007 tarihinde İstanbul Beyoğlu Polis Merkezi’nde gözaltındayken polis memuru C. Y.’nin silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetmişti. Polis memuru C.Y. hakkında, 2007 yılında İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmış, 2007'den bu yana C.Y. hakkında 3 kez karar verilmişti. Yapılan ilk ve ikinci yargılamalarda sanık polis C. Y.’ye ‘taksirle ölüme neden olma’ suçundan 4 yıl 2 ay hapis, üçüncü yargılamada ise ‘olası kastla öldürme’ suçundan 16 yıl 8 ay hapis cezası verilmişti. Yerel mahkemenin verdiği kararlar Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından çeşitli gerekçelerle 3 kez bozulmuştu.
ANKA