Barış Terkoğlu: İmamoğlu'na suikast mektubu

Danıştay hakimi Mustafa Özbilgin'in katledilmesinin faili Osman Yıldırım, İBB'ye gönderdiği mektupta, önümüzdeki günlerde İmamoğlu'na bir suikast yapılacağını iddia ediyor

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu gençlerle özçekim yaparken / Fotoğraf: Twitter @ekrem_imamoglu

Barış Terkoğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na cezaevinden yapılan suikast ihbarının ayrıntılarını köşesine taşıdı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Eminim İBB’de o mektubu ellerine alanlar çok şaşırmıştır" diyen Terkoğlu, dilekçenin Edirne F Tipi Cezaevi’nden geldiğini ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na hitaben yazıldığını altındaki imzanın ise "Esir Osman Yıldırım" şeklinde atıldığını belirtti.

31 Ocak 2022 günü cezaevi idaresine teslim edilen dilekçenin, "Suikast Bildirimi!" başlığını taşıdığını aktaran Terkoğlu, şu detayları aktarıyor:

"Yıldırım, Ergenekon kumpasına giden yolda, 2006 yılında gerçekleştirilen, Danıştay katliamının faillerinden biriydi. Tetikçi Alparslan Aslan’ı yönlendiren Yıldırım, yazdığı dilekçe-mektupta, kendi parmağının olduğu Danıştay katliamı için, "Türkiye’nin 11 Eylül’ü" ifadesini kullanmış. Yıllar önce, Silivri’deki mahkemelerde, gizli tanık olarak ifade vererek, FETÖ’cü savcıların isteğiyle, "Ergenekon yaptı" demişti. Bu kez, fail olarak hükümeti işaret eden Yıldırım, şunları söylemiş:

Kendi yaptıkları, Türkiye’nin 11 Eylül’ü olan Danıştay katliamının kayıtlarını, MOBESE kayıtlarını imha ederken, 27 Ocak 2022 tarihli yemek yeme kayıtlarınızı gösteren MOBESE kayıtlarını basın ve medyaya bile isteye servis etmeleri, zatı alinize yapılmış bir tehdittir, gözdağıdır. Ve bir sonraki aşamaları şahsınıza suikast yapacaklardır

"Atatürk Cumhuriyetine en derin sevgi ve saygılarımı arz ederim"

Yıldırım’ın dilekçenin devamında "İstanbul Valiliği’ne ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na kesinlikle güvenmeyin" dediğini ve Süleyman Soylu’yu işaret ederek, "Pimi çekilmiş serseri bir el bombası olarak, zatı alinize suikast yapacağını bildiriyorum" demiş.

Cumhuriyet yazarı, "Sicilinde Atatürk’e hakaret olan, halihazırda Atatürkçülere kurulan en büyük kumpasta rol olan" dediği Osman Yıldırım’ın, ihbar mektubunu "Zatı Alinize, CHP’ye, Atatürk Cumhuriyetine en derin sevgi ve saygılarımı arz ederim" şeklinde bitirdiğini aktardı.

İhbar mektubunun akıbeti

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, ihbar mektubunun yazılmasının ardından yaşanan gelişmeleri ise şu şekilde aktardı:

"Suikast ihbarı"nın akıbetini araştırdım. Dilekçe, Osman Yıldırım’ın elinden çıktıktan sonra önce cezaevi müdürlüğüne gitmiş. Ardından ertesi gün, yani 1 Şubat’ta, Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiş. Oradan da aynı gün İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne iletilmiş.

Peki buradan sonrası?

11 Şubat’ta, İBB, Genel Sekreter Can Akın Çağlar imzasıyla, İstanbul Valiliği’ne yazı yazmış. "Gerekli emniyet tedbirlerinin alınması" için gereğinin yapılması istenmiş.

Valilik ise 21 Şubat’ta, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne konuyu bildirmiş. Valilik kaynaklarının aktardığına göre, buradan sonra bir gelişme olmamış.

İBB’ye konuyu sorduğumda, onlara da herhangi bir geri dönüş olmadığını, Emniyet’ten bir bildirimde bulunulmadığını öğrendim. Kısacası bir ayı aşkın süredir, tuhaf hikâye sessizliğe gömülmüştü.

 

Cumhuriyet, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU