CHP'li Mersin Büyükşehir Belediyesi'nde yolsuzluk yapıldığı iddiaları bir süredir gündemde.
Bu iddiaları manşetine taşıyan yayın organı ise "Haberci" isimli yerel bir gazete.
Gazetenin haber müdürü Hediye Eroğlu imzasıyla 13 Şubat Pazar günü yayımlanan "Milyarlık vurguna göz mü yumuluyor?" başlıklı haberde, belediyenin "entegre atık ihalesinde" gerekli şartları yerine getirmediği, kanun gereği fesih olması gereken ihalenin hâlâ sürmesi nedeniyle "milyarlık yolsuzluk" yapıldığı öne sürüldü.
Haberde belediyenin 2014'te hayata geçirdiği entegre atıkların bertaraf edilmesi, bu atıklardan enerji üretimi ve vahşi çöp depolama sisteminin sona erdirilmesine yönelik projeye ilişkin bir takım iddialar olduğu da belirtildi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin ihale sürecini tamamlamasıyla Ekim 2014'te "Entegre Atık Değerlendirme Geri Dönüşüm ve Bertaraf Tesisleri ile Düzenli Depolama Sahası Yapımı ve İşletmesi" işi kapsamında Eman Elektrik Enerji Ltd Şti ile sözleşme imzaladığı, bu dönemde ihaleden yaklaşık 3 ay önce kurulduğu iddia edilen şirketin (Eman) siyasi bağlantılarını kullanarak ihaleyi aldığı da öne sürüldü.
İddia: Gecikmeye rağmen sonlandırılmayan ihale nedeniyle 200 milyon TL'lik kamu zararı oluştu
Eski Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz döneminde yapılan ihaleyle ilgili gerek o süreçte gerek ise sonrasında Vahap Seçer'in başkanlığa geldiği dönemde de değişen bir şeyin olmadığı ifade edildi.
İhale gereği verilen yasal sürede istenilen işleri tamamlayamayan firmanın zaman içinde pek çok kez el değiştirdiği, gecikmeye rağmen sonlandırılmayan ihale nedeniyle de 200 milyon TL'lik kamu zararı oluştuğu vurgulandı.
İddia: Tamamlanan işler istenilenin 3'te biri dahi etmiyor
İhale sözleşmesi kapsamında yüklenici firma olarak çöp gazından enerji üretim tesisleri yapılmasının istenildiği, firmanın Akdeniz, Tarsus ve Silifke ilçelerinde bu tesisleri hayata geçirdiği, yine aynı firmadan ihale kapsamında "çöp suyu artıma tesisleri" yapılması istenildiği, Mersin merkezdeki bu tesisin sağlıklı çalıştırılmadığı iddiası da gündeme getirildi.
15 adet vahşi depolama alanı rehabilitasyon işinin yapılmadığı, 5 adet aktarma istasyonundan da sadece 2'sinin yapıldığı öne sürüldü.
İddia: ihale süresi yaklaşık 5 yıl aşıldı
Haberde, bahsi geçen tüm tesislerin projelendirilmesi, ÇED ve ruhsatlar dahil her türlü iznin alınması için ihalede 24 aylık süre tanınmasına rağmen aradan geçen 8 yılda tamamlanan işlerin oranının 3'te birine dahi ulaşamadığı da ifade edildi.
Hem hak ediş alıp hem de para mı kazandı?
İhaleye ilişkin tüm eksikliklerin tespit edilip tutanak tutulmasına rağmen soru işaretlerinin bulunduğu, 2019'dan itibaren 3'üncü kez tespit komisyonunun çalıştırılmadığı, 24 ayda tamamlanamayan işler nedeniyle cezai işlemin başlatıldığı belirtilen haberde, ceza miktarının da idarece tahsil edilmediği savunuldu.
Firmanın 8 yıldır hak ediş alıp mevcut tesisleri de işleterek "milyarlık vurgun" yaptığı savunuldu.
"CHP Mersin Gençlik Kolları gazete binasını kullanılamaz hale getirdi"
Pazar günü gazetenin internet sitesinde, pazartesi ise basılı şekilde yer alan haber sonrası olaylar çıktı.
Söz konusu ihaleye ilişkin büyükşehir belediyesindeki yolsuzluk iddiasını manşete taşıyan Mersin Haberci gazetesinin binasına CHP Gençlik Kolları üyeleri tarafından yem, yumurta, boya ve kalem atıldı.
Saldırıyı gerçekleştirenler arasında CHP Gençlik Kolları İl Başkanı Alkım Sümer ile Genel Başkan Yardımcısı İzzet Kırılmaz da yer aldı.
Gazete yaşananları "CHP'nin Utanç Günü" başlığıyla haberleştirdi.
Çalışanlar ise gazete binasının kullanılamaz hale getirildiğini ifade etti.
CHP Mersin Gençlik Kolları: Evet Biziz
CHP Mersin Gençlik Kolları ise sosyal medya üzerinden "Evet Biziz" başlıklı bir yazı paylaşarak söz konusu saldırıyı gerçekleştirdiklerini doğruladı.
Mersin Haberci gazetesinin "yalan haber" yaptığı öne süren gençlik kolları, "iftira haberciliğine" karşı eylem ve protesto haklarını kullandıklarını savundu.
Üyeler, söz konusu gazetenin "siparişle" haber yaptığı iddiasıyla "satılık kalemler" nitelemesinde bulundu.
Gazetenin sahibi Aslan: Haberimizin arkasındayız, bizi susturmak istiyorlar
Independent Türkçe'nin ulaştığı Mersin Haberci Gazetesi Sahibi İbrahim Aslan, 50 ilâ 100 kişiden oluşan maskeli grubun Sümer ve Kırılmaz'ın yönlendirmesiyle eylemi gerçekleştirdiğini ifade etti.
CHP'li Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin "yolsuzluğuna" ilişkin yaptıkları haberin her detayının arkasında olduklarını da vurgulayan Aslan, "Bizi susturmak istiyorlar" dedi.
"Milyarlık vurguna ilişkin kanıtlar var"
Aradan geçen 3 gün içinde tekzip, yanıt ya da yalanlama gibi bir durumla karşılaşmadıklarını da belirten İbrahim Aslan, haberde "milyarlık vurguna" ilişkin her şeyi tüm detaylarıyla verdiklerini, kanıtlarının bulundıuğunu ve bunu belediyenin de bildiğini öne sürdü.
Kilik: Disiplin soruşturması başlatılmıştır
Görüş almak üzere ulaştığımız CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Gençosman Killik ise disiplin soruşturmasının başlatıldığını, CHP Gençlik Kolları olarak demokratik protesto sınırını aşan ve basın özgürlüğünü ihlal eden her eylemin karşısında olduklarını belirtti. Killik, başka bir gelişme olması halinde bunu da paylaşacaklarını sözlerine ekledi.
Gündeş: Vurgun iddiaları asılsız
Görüş almak üzere ulaştığımız Mersin Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı Bedrettin Gündeş ise vurgun iddialarının asılsız olduğunu öne sürdü.
Mersin Büyükşehir Belediyesi'nden yanıt: Haberde geçen konular gerçeği yansıtmamaktadır
Gündeş, Independent Türkçe ile bir de yazılı metin paylaştı. Metinde şu ifadeler yer aldı:
"13 Şubat 2022 tarihli Mersin haberci Gazetesinde yayınlanan “Milyarlık Vurguna Göz mü Yumuluyor?” başlıklı haberde geçen konular gerçeği yansıtmamaktadır.
Öncelikle haberi yapan Sn. Hediye EROĞLU konu hakkında aldığı bilgilerin doğruluğunu teyit etmeden Belediyemizdeki hiçbir yetkiliyle tek kelime konuşmadan, kimin tarafından servis edildiği tarafımızdan bilinen konuyu Gazetecilik ilkelerine aykırı bir şekilde haber yapmıştır. Gazeteci haber yaparken gazeteciliğin en temel ilkelerden biri olan doğru ve gerçek haberi yayınlamak zorundadır. Sadece duyuma ve dedikoduya dayalı kendisine servis edilen bilgileri bir Kurumu karalamak amacıyla kullanmamalıdır. Şöyle ki:
Gazete haberinde geçen 2014 yılında ihalesi yapılan “Entegre Atık Değerlendirme Geri Dönüşüm ve Bertaraf Tesisleri İle Düzenli Depolama Sahası Yapımı ve İşletilmesi” işinde kamu zararı yapıldığından bahsedilmektedir. Üstelik hangi bilgi ve belgelere dayanarak 200 Milyon TL kamu zararı oluştuğunu söyleyebilme cesaretinde de bulunmaktadır. Sözkonusu kamu zararıyla ilgili olarak 2014 yılından bugüne kadar her yıl devletimizin en yetkili makamlarınca defalarca denetlenen belediyemize hiçbir zaman kamu zararı yapıldığı veya haberde geçen rakam telaffuz dahi edilmemiştir. Çünkü böyle bir kamu zararı hiçbir zaman oluşmamıştır. Aksine 2014 yılından bugüne devam eden ihalede yaklaşık 82 Milyon TL Belediyemize gelir olmuş, her evrak kayıt altına alınmış ve her yıl devletin ilgili kurumlarına beyan edilmiştir. Bu gelir kaynağımız hala devam etmektedir.
Gazete haberinde geçen Çöp Suyu arıtmasının olmadığı olanın ise uygunsuz deşarj edildiğinden bahsedilmektedir. Tesislerimizde arıtma tesislerimiz bulunmakta ve çalışmaktadır. Arıtmanın verimini arttırmak için sürekli iyileştirmeler de yapılmaktadır. Arıtılmış suyun deşarjı yine MESKİ tarafından kabul edilmekte ve analizleri de yapılmaktadır.
Gazete haberinde geçen; yapılmadı, eksik yapıldı, yanlış yapıldı şeklindeki tüm iddialarla ilgili Belediyemiz yüzlerce iş ve işlem yapmıştır. Hala katı atık tesislerimizde atıklar düzenli bertaraf edilmekte, kompost yapılmakta, solucanlı gübre üretilmekte, aquaponic sistemi çalışmakta, tıbbi atıklar sterilizasyonu çalışılmakta ve diğer tüm üniteler de dahil olmak üzere devletimizin denetim birimleri tarafından düzenli incelenmektedir. Bunun yanı sıra tesisimiz Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yerinde ve evrak üzerinde yapılan çok detaylı incelemeler neticesinde Lisans almış çevreci bir tesis özelliğini de taşımaktadır.
Tesiste meydana gelen aksamalarla ilgili de Belediyemiz yasal işlem uygulayarak Yükleniciye yeri geldiğinde cezai işlem de uygulamıştır. İşletme anında yaşanacak herhangi bir olumsuzluğa asla göz yumulmamakta sözleşmede geçen cezai işlemler eksiksiz uygulanmaktadır. Uyguladığımız cezai işlemler Sayıştay raporlarında da yer almıştır.
Tüm bunların yanı sıra tüm il genelinde geçmişten günümüze ilçelerde, beldelerde, vb. yerlerde üretilen katı atıklar (çöpler) yıllarca düzensiz (vahşi) bir şekilde ormana, derelere, denize, uçurumlara, vb yerlerde depolanmaktaydı. Toplam 47 adet vahşi depolama alanı kent genelinde bulunmaktaydı. Geçen süreçte Büyükşehir Belediyesi olarak ciddi bir mali yükün altına girerek tüm ilçelere Katı Atık Aktarma İstasyonları kurup bunları taşıyarak bu vahşi dökümlerin önüne geçilmiştir. Böylece il genelinde üretilen atıkların çevreye, canlılara zarar vermesinin önüne de geçilmiştir. İlçe belediyelerinin vahşi olarak yıllarca kullanmış oldukları alanların rehabilitasyonu ile ilgili Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına proje başvuruları yapılmıştır. Aynı şekilde Orman Bölge Müdürlüğüne de vahşi alanların geçici tahsisi için gerekli başvurular yapılmıştır. Katı Atık Düzenli Depolama Alanlarımızla ilgili devamlı yeni yer planlamalarımız, izin alma süreçlerimiz devam etmektedir."
© The Independentturkish