CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu 6 yıl önce yaptığı bazı sosyal medya paylaşımları nedeniyle hakkında açılan dava nedeniyle hakim karşısına çıktı. Duruşma savunma için ek süre verilerek Gezi davasıyla aynı güne, 18 Temmuz’a ertelendi.
Kaftancıoğlu hakkında Cumhurbaşkanına hakaret, Türkiye Cumhuriyeti Devletini Alenen Aşağılama, Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik Etme ve Terör Örgütü Propagandası yapma suçlamalarıyla 17 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Gezi davasıyla aynı güne ertelendi
Yaklaşık 1 saat süren duruşmada Kaftancıoğlu’nu savunmasını Fikret İlkiz yaptı, reddi hakim talebinde bulundu. Karşı tarafın avukatı, Kaftancıoğlu'nun tweet'lerine ilişkin açıklama yaptığını, fikrinin değişmediğinin anlaşıldığını savunarak, reddi hakim talebinin reddini istedi.
Sanık avukatı İlkiz, müşteki makamının iddia makamı yerine geçtiğini, katılma talebi konusunda savunmanın görüşünün alınmadığını, bu durumun usulen ve kanun nezdinde yok hükmünde olduğunu söyledi.
Canan Kaftancıoğlu iddianamenin geç tebliğ edildiği gerekçesiyle savunması için ek süre istedi. Mahkeme 15 dakikalık aranın ardından sanık Kaftancıoğlu’na savunma için ek süre verilmesine karar verdi, duruşmayı 18 Temmuz’a erteledi.
Fazıl Say da destek için oradaydı
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 9.30'da başlayan duruşma için Kaftancıoğlu'na destek vermek isteyenler sabahın erken saatlerinden itibaren Çağlayan Adliyesi’nde toplanmaya başladı.
CHP'li vekiller, il başkanları, STK temsilcileri ve sanatçı Fazıl Say, Kaftancıoğlu'na destek için adliye geldi. Adliyede 200 kişilik salonlar bulunmasına rağmen duruşma 30 kişilik salonda görülmeye başlandı. Salona sadece sanık avukatları, bir grup sarı basın kartı sahibi gazeteci ve vekillerle küçük bir grup izleyici alındı.
CHP milletvekilleri Muharrem Erkek ve Sezgin Tanrıkulu davayla ilgili açıklamalarda bulundu. Muharrem Erkek şunları söyledi:
Dün Sayın Ekrem İmamoğlu mazbatasını aldı, bugün Canan Kaftancıoğlu hakim karşısına çıkıyor. Sayın Kaftancıoğlu asla yalnız yürümeyecek. Kumpas davaları, kurgu davalar bir gün gelir çöker. Akademisyenlerin, Eren Erdem davası, Gezi davası ve daha niceleri bütün bunlar siyasi davalardır. Bu davalar ülkemizin adalete güveni sarsıyor. Nedense bazı davaların ısrarla 37. Ağır Ceza Mahkesinde görülmesini de yakından takip ediyoruz. Belli dosyaların, belli heyetlere düşürülmesini de izliyoruz, takip ediyoruz. Bu dava hepinizin bildiği gibi siyasi bir davadır.
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi ile ilgili duruşma öncesi basın mensuplarına açıklama bir açıklama yaptı. Kaftancıoğlu’nu yargılayacak heyetin daha önce halen tutuklu HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ÇHD’li avukatlar ve Barış Akademisyenlerine üst sınırdan en ağır cezaları verdiğini hatırlatan Tanrıkulu şunları söyledi:
Kafancıoğlu hakkında açılan soruşturma 1 yıl uyutuldu, 27 Mayıs 2019’da dava açıldı, aynı gün iddianame kabul edildi, 23 Haziran’da Binali Yıldırım’ın seçileceği öngörülerek Kaftancıoğlu’na ceza verilecekti. Bu matematik hesapları, bu yargı mühendisliği, yargının dizayn edilme çabasıdır. Yargı ve siyaset işbirliğiyle Anayasal düzeni değiştirme çabasıdır.
"Söylemlerin yıllar sonra dava konusu olmasının tek sebebi var"
Canan Kaftancıoğlu duruşma sonrası açıklama yaptı "İstanbul'dan yanan umut ışığı birilerini rahatsız etti" dedi:
İddianamelerdeki suçlamaları asla ve asla kabul etmiyorum. 31 Mart başarısından hemen sonra suçlanıyorum. Yıllar sonra söylemelerin dava konusu olmasının tek bir sebebi var; biz mevsimi başlıyor. Toplumsal olaylara ilişkin tepki vermemden daha dolay bir şey olamaz. İstanbul’dan yanan umut ışığı birilerini rahatsız etti. Soruşturma dosyası İl Başkanı olmamdan hemen sonra hazırlandı, iddianame 31 Mart’tan sonra hazırlandı. 23 Haziran seçimlerinin hemen ardından hâkim karşısına çıktı. Tüm hukuki haklarımı sonuna kadar savunacağım. Ek süre talep ettik. Yine yargı hızlı çalışarak 18 Temmuz’a gün verdi. Ben bu yüzden bu mevsime biz mevsimi diyorum.
Sanatçılardan da destek: Asla yalnız yürümeyeceksin
Sanatçılar da yayımladıkları ortak bildiri ile Kaftancıoğlu'na destek verdiklerini duyurdu. Edip Akbayram, Fazıl Say, Müjde Ar ve Zülfü Livaneli’nin de aralarında olduğu 49 kişi, “Canan Kaftancıoğlu 16 milyon insanın sesidir, bu sesin susturulmasına izin vermeyeceğiz” yazılı bir metne imza atarak herkesi destek olmaya çağırdı.
Independent Türkçe