Süper Lig'de Çaykur Rizespor'u mağlup eden lider Trabzonspor, yükselişini sürdürüyor.

Lider Trabzonspor, ligin 11. hafta maçında Şenol Güneş Spor Kompleksi Medical Park Stadı'nda Çaykur Rizespor'u konuk etti.

Müsabakanın 22. dakikasında Dokovic'in golüyle 1-0 geriye düşen Trabzonspor, 43. dakikada Djaniny, 73. dakikada Nwakaeme'nin golleriyle maçı 2-1 galibiyetle tamamladı.

Alınan bu sonucun ardından puanını 27'ye yükselten bordo-mavililer, hem liderliğini korudu hem  de namağlup serisini sürdürdü.

Geride kalan 11 haftayı 8 galibiyet ve 3 beraberlikle tamamlayan Abdullah Avcı'nın öğrencileri, rakip fileleri 22 kez havalandırırken kalesinde 10 gol gördü.

Avcı ile başlayan yükseliş devam ediyor

Geçen sezon takımın başına Abdullah Avcı'yı getiren Karadeniz temsilcisi, deneyimli teknik adamla yakaladığı çıkışı sezon sonuna kadar sürdürerek şampiyonluk hasretini noktalamak istiyor. 

10 Kasım 2020'de göreve başlayan Abdullah Avcı, Trabzonspor'un başında 49 kez sahaya çıktı. Söz konusu müsabakalarda 26 galibiyet, 14 beraberlik elde eden bordo-mavililer, 3 müsabakadan yenilgiyle ayrıldı.

Avcı ile bu sezon Süper Lig'de yenilgi yüzü görmeyen ve namağlup ünvanını koruyan Trabzonspor, deplasman maçlarında da yakaldığı başarıyla dikkat çekiyor. 
 

Bordo mavililer, Süper Lig'de teknik direktör Abdullah Avcı yönetiminde deplasmanda da yenilmezlik serisini sürdürüyor.

Son dış saha yenilgisini 25 Ekim 2020'da Fenerbahçe'den 3-1'lik skorla alan bordo-mavililer, bu alanda da rekorun sahibi.

Karadeniz temsilcisi, 23 deplasman maçında 13 galibiyet, 10 beraberlik alarak 1981-82 ve 1982-83 sezonlarını kapsayan 20 maçlık deplasman yenilmezliği rekorunu geliştirdi.

Bordo-mavili taraftarların uzun yıllara dayanan şampiyonluk hasreti, taraftarlar arasında "Bu sene o sene" sözüyle pekişiyor.

Avcı yönetiminde başarılı dönemlerden geçen Trabzonspor camiası için akıllardaki tek soru ise "Bu sene o sene" mi?

"Trabzonspor, 'Dört Büyükler' arasında ayakta kaldı ve şampiyonluk dışında başarılı oldu"

Spor yazarı Attila Gökçe, bordo-mavililerin son durumunu ve şampiyonluk şansını Independent Türkçe'ye değerlendirdi.
 

 

Bordo-mavili ekibin şampiyonluk hasretinin son yıllarda tavan yaptığına değinen Gökçe, gerekçelerini şöyle aktardı:

2011'de 82 puanla Trabzonspor ve Fenerbahçe ligi tamamladı. Fenerbahçe averajla şampiyon oldu. Trabzonspor burada müthiş bir travma yaşadı. Yine 1996'da Şenol Güneş döneminde Fenerbahçe'ye yenilerek iki hafta kala şampiyonluğu kaybettiler. Trabzon göç veren bir kent. Arazi dar, sanayi gelişmemiş...

Yurdun dört yanına dağılmış Trabzonlular da var dünyaya göç eden de. Trabzon kentini motive edecek spor dışı etkinlikler pek yok. Sosyal hayat sınırlı. Muhafazakar bir toplum. Üniversite gelene kadar toplumun sosyal odağı Trabzonspor'du ve bu hasret uzadı. Çok iyi futbolcular yetişti. Bir dönem 'şehirden ve bölgeden futbolcularla şampiyonluk gelsin' diye ısrar ettiler.

'Türk olması yetmiyor şehirden, bölgeden olsun' dediler. 1976 şampiyonluğu böyle gelmişti. Sonradan endüstriyel futbola ayak uyduramadı, yerel kaldı.

Yerellikten ulusal pozisyona geçerken endüstriyel futbol uluslararası bir etkinlik haline geldi. Avrupa'da mücadele başladı ancak burada da Inter galibiyeti dışında pek başarılı olamadı. Tüm bunlara rağmen Trabzonspor, 'Dört Büyükler' arasında ayakta kaldı ve şampiyonluk turu dışında başarılı oldu.

"Bu takıntıdan dolayı en az 5-6 sene kaybetti"

3 Temmuz sürecinde takımın odak noktasının değiştiğini söyleyen Gökçe, "3 Temmuz 2011 sürecinde 'Fenerbahçe şike yaptı, biz yapmadık, şampiyonluk bizim hakkımızdı' diyerek, siyasetçilerin de ön plana çıkıp vaatlerde bulunmasıyla -ki bunların içinde bakanlar da oldu- bir takıntı oluştu. Bu takıntıdan dolayı en az 5-6 sene kaybetti. 3 Temmuz 2011 soruşturmasında hukuksal olaylar aydınlandığında aşağı yukarı hukuken her kulübü tatmin edecek sonuçlar çıktı. Aziz Yıldırım, Şekip Mosturoğlu 1 yıl içeride yattılar... Trabzonspor bu süreçte hep davalara müdahil olmak istedi ancak amaçladığı socuçlara ulaşamadı. Trabzonspor bunlarla enerji kaybetti. Futbol alanının dışında mahkemelerde, UEFA'da, CAS'ta zaman kaybetti" şeklinde görüş belirtti. 

Trabzonspor'da Ahmet Ağaoğlu'nun başkan olmasıyla büyük bir değişim yaşandığını aktaran Gökçe, "Ağaoğlu, Trabzonspor'da birçok birikimin üstüne geldi. Transfer tahtası sıkıntılıydı. Borçlar yükselmiş, stadyum eskimişti. Ağaoğlu geldi ve bu konuda devletin de yardımıyla Akyazı Stadı yapıldı. Yurtdışına transfer yapabildiler. Türkiye'nin en iyi kalecisini, orta saha oyuncularını yetiştirdiler. Bence Ahmet Ağaoğlu çok başarılı. Hem kulübün borçlarını azalttı hem de finansal fair play ilkelerine göre toplam takım değerini düşürdü. Bu arada da kadrodaki kalite içeriğini çok yükseltti" ifadelerini kullandı. 

"Antrenör konusunda Güneş hariç başarılı olabilecek bir beraberlik kurulamadı"

Trabzonspor'un belli nedenler dolayısıyla antrenör konusunda Avcı'dan önce pek yüzünün gülmediğini ifade eden Gökçe, sözlerini şöyle sürdürdü:
 

Ne var ki antrenör konusunda Şenol Güneş hariç çok başarılı olabilecek bir beraberlik kuramadılar.

Trabzon şehri, meseleyi sportif olaydan ziyade kentin bir kavgası olarak tanımlıyor, öyle kabul ediyordu. Böyle olunca Şenol Güneş dışında yerli ve yabancı hocalar pek ortak olamadılar bu davaya. Başarılar da sınırlı kaldı.

Öte yandan endüstriyel futbola en rahat ayak uyduran takım Galatasaray oldu. Terim dönemine bakın. 1996'dan itibaren 1997'de şampiyonluklar geldi. Fenerbahçe de öyle. Ne kadar başarısız olursa olsun her yıl yarışın içinde kalabildi.

 

"Abdullah Avcı ve Ahmet Ağaoğlu'nun buluşması biraz zaman aldı"

"Abdullah Avcı ve Ahmet Ağaoğlu'nun buluşması biraz zaman aldı" diyen Gökçe, Trabzonsporluların sık sık dile getirdiği "Bu sene o sene" sözüne atıfta bulunarak şunları kaydetti:
 

'Bu sene o sene' mi? Bence bu senenin o sene olabilmesi için çok olumlu veriler var. Çok kaliteli yabancılar aldılar. Süper Lig'in en iyi üç kalecisinden biri olan Uğurcan Çakır var. Transferleri çok erken yapmayı başardılar. Uluslararası alanda ün kazanmış Marek Hamsik, Bakasetas gibi oyuncuları takıma katarak etkinlik ve kaliteyi artırdılar.

Sörloth gibi bir gol kralından sonra fazla tahirabata uğramadan öyle bir golcü olmasa da takım için iyi oynayıp iyi sonuçlar alabilecek isimler takviye yaptılar. Abdullah Avcı, Ahmet Ağaoğlu, Trabzonspor yönetimi ve Trabzon halkı, tıpkı 70-80'li yıllarda olduğu gibi bir bütün haline geldi. 'Üç Büyükler'in en iddialı dönemini yaşıyoruz ve ona rağmen namağlup lig liderliğini sürdürüyor.

Yenilmezlik ünvanını en uzun süre muhafaza eden takım olacaklar. Ne zaman biter bilinmez ama ligde Trabzonspor şu an son yenilmez. Bu yıl o yıl olabilir. Çünkü Trabzonspor eksiklerine rağmen kazanıyor. Geriye düşüyor kazanıyor. Kendi sahasında derbilerden yenilmeden çıkıyor. Yerli-yabancı tartısında her şeye rağmen bir denge var. 

"Bu sene o sene olabilir"

Trabzonspor ve Abdullah Avcı'nın geçmiş yıllarda şampiyonluk yarışındaki kırılmalardan daha uzak bir durumda olduklarını belirten Gökçe, "İlk yarıyı lider kapatırsa takımın özgüveni yerine gelecek. Trabzonspor'un kadrosu da çok kaliteli. Bir sol bek sorunu vardı onu çözecekler. Bu boğuşmadan ayakta, dipdiri çıkabilirler. Bu sene o sene olabilir" diye konuştu. 

"Aynı parametrelerle bakınca Trabzonspor daha sağlam görünüyor"

Ligdeki şampiyonluk yarışına da değinen Gökçe, sözlerini şöyle noktaladı:
 

Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi maçları nedeniyle büyük enerji kaybettiğini düşünüyorum. Galatasaray'a bakacak olursak Fatih Terim, 'yeni bir takım kuruyoruz ve zamana ihtiyacımız var' dedi.

Bir teknik direktörün mecbur ve mahkum şampiyon adaylığı kavramının üzerine böyle bir set çekip asıl amacın ne olduğunu söylemesi bakımından örnek. Bu yıl psikolojik olarak Galatasaray rahat. Şampiyonluğu kaybederse Fenerbahçe'de kıyamet olur. Fenerbahçe'de hala birçok yanlış tartışılıyor. Kaleci Altay'ın eski kaleci antrenörü gitmiş, başarı grafiğinde düşüşler varmış gibi...

'Dört Büyükler' içinde Trabzonspor farklı bir yere sahip. Ötekilerin belli sıkıntıları var. Doymuşlukları olan oyuncular var. Enerjisini sürdüremeyen var. Henüz istikrara kavuşamayan var. Tüm bunlara aynı parametrelerle bakınca Trabzonspor daha sağlam görünüyor.