Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bazı siyasetçilerin basın organlarına yansıyan "siyasi cinayetler işlenebileceği" iddialarıyla ilgili resen soruşturma başlattı.
Başsavcılık, bazı siyasi parti yöneticilerinin "siyasi cinayetler işlenebileceği yönünde duyumlar alındığına" dair açıklamalarının basına yansıması üzerine varsa suç ve delillerin tespiti bakımından inceleme ve araştırma yapılmasına karar verdi.
Basın Suçları Soruşturma Bürosu tarafından yürütülecek soruşturmaya ilgili bir başsavcı vekilinin görevlendirildiği öğrenildi.
Soylu: İstihbarat yok
Ankara’da bir toplantıda konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu "Emniyet ve MİT'te siyasi cinayet istihbaratı yok" dedi.
Kim ne demişti?
Siyasi cinayet iddiaları ilk olarak Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın muhalefete yönelik olarak söylediği "Ülkenin yönetimine talip olduklarını söylemekten vazgeçmelerinin kendileri için daha iyi olacağını da hatırlatmak istiyoruz" sözlerinin ardından geldi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konu hakkında şu açıklamayı yaptı:
Erdoğan gerilimi doruk noktasına çıkarıp seçime gitmek ister. Bu gerilimden olabildiğince uzak durmamız lazım. Milletvekili, il başkanlarına söylüyorum, sakin olacağız. İttifakı oluşturan diğer partiler de gerilim istemiyorlar. Eğer iş belli grupların ellerine silah alıp belli kişileri öldürme yoluna gitmezlerse bir gerilim olmaz. Umarım öyle bir tablo da Türkiye’de yaşanmaz. Siyasi cinayetler... Böyle kaygılarım var. Erdoğan “Dur bakalım daha başınıza neler gelecek” dedi. Devletin bütün güçleri elinde olan bir insan bunu söylüyorsa, çok tehlikeli bir cümle. Yani ben önümüzdeki süreçte ‘Durun bakalım, daha ben başınıza neler getireceğim’ diyor. Açıkça tehdit ediyor.
Babacan: Kaygı verici tablo
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Kılıçdaroğlu'nun “siyasi cinayetler” kaygısının haklı bir kaygı olduğunu söyledi:
Çünkü son geçtiğimiz dönemde çok sayıda siyasal şiddet yaşadık. Gazetecilere saldırılar oldu, siyasi partilerin üst düzey yöneticilerine saldırılar oldu. Bu saldırılarla ilgili soruşturma safhaları ne oldu, herhangi bir cezai yaptırım uygulandı mı? Buna baktığımızda kaygı verici bir tablo var ortada. Hatta bir siyasi partinin genel başkanı yardımcısı gündüz sokak ortasında evinin önünde yaralanmaya uğrayacak şekilde, öldürmeye varacak şiddet derecesiyle yapıldı. O işi yapanlar gözaltına dahi hemen hemen alınmadan, kısa bir sorgulamadan sonra serbest bırakıldı. Hatta onlardan birisi, çok yakın bir zamanda bir siyasi partinin yan kolu olan örgüt yapısının başına getirildi. Ödüllendirildi. İktidarın şu an küçük bir ortağı var. Oradaki durumu herkes görüyor. Ama asıl vahim olan Sayın Cumhurbaşkanı'nın siyasi şiddet konusunda vahim kalması. Kayıtsız kalmasından da öte, Sayın Akşener doğu Karadeniz'de sözlü saldırıya uğradığında 'daha neler göreceksiniz' dedi.
Koray Aydın: Duyumlar var
İYİ Parti Teşkilat Başkanı Koray Aydın da "Bizim de aldığımız suikast duyumları var" ifadelerini kullandı:
Siyasi suikastlar yapılacağı konusunda bizim de aldığımız duyumlar var, eğer böyle bir planlama varsa başta ülkeyi yönetenler olmak üzere ileride bunun hesabını vermek zorunda kalır ağır bir bedel öderler, çok acı sonuçlar doğurur. Bunun mümkün olmadığını düşünüyorum.
Altun: Yalan
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, konu hakkında şu açıklamayı yaptı:
Ülkemizde korku iklimi oluşturmayı amaçlayan bu tür iddiaları gündeme getirenleri, ellerindeki bilgileri savcılarımızla paylaşmaya davet ediyoruz. Bugün terör örgütleriyle aralarına mesafe koyamayanların ‘siyasi cinayet yalanından’ medet umar hale gelmesini milletimizin takdirine bırakıyoruz.
Akşener: Çok fazla gündemde tutmamak gerek
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de şu ifadeleri kullandı:
Bu tür duyumlar, bilgiler elbette gelir. Kimi sivil kurumlardan, kimi ‘daha dikkat edin’ diyen alanlardan gelir. Bunların bu kadar çok konuşulmaması gerektiğini de söylüyordu Koray Bey, ben kendisine bu noktada katılıyorum. Çok fazla bunu gündemde tutmamamız lazım diye düşünüyorum.
Çelik: Spekülasyon
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik de özetle şunları söyelmişti:
Sorumlu bir muhalefet olsaydı, böylesi iddiaları ilgili ve yetkili adli makamlara iletir, gelişi güzel ortalığa saçmazlardı. Bu ancak Türkiye’ye zarar vermekten kaçınmayan bir anlayışın ürünüdür. 6-7 Ekim olayları hakkında ilkeli bir tavır ortaya koyamayanların kalkıp da 'siyasi cinayet' spekülasyonları yapmaları ilkesiz ve utanç verici bir sorumsuzluktur...
Erdoğan'ın "Bunlar iyi günler" açıklaması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Akşener'in Rize ziyareti sırasında yapılan protestoların ardından "Bunlar daha iyi günler. Daha neler olacak neler” demişti. Bu açıklama muhalefet cephesi tarafından tepkiyle karşılanmıştı.
Independent Türkçe, AA
