Birçok ülke, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle özel olağanüstü sağlık yasalarını etkinleştirdi ya da salgının yayılmasını önlemek için yenilerini çıkardı. Tunus hükümeti de "sağlık alanında ilan edilecek olağanüstü hal durumu (OHAL) şartlarını ayarlamayı, insanların hayatlarını koruyup güvenliklerini sağlamak ve salgın niteliğindeki hastalıkların yayılmasından kaynaklanabilecek riskleri azaltmak için yayınlanan bildiri ile ilgili olağanüstü tedbirleri belirlemeyi ve kamu tesislerinin ve hayati hizmetlerin devamlılığını sağlamayı" amaçlayan bir yasa tasarısını parlamentoya sundu. Yasa tasarısının dördüncü faslında "Sağlık OHAL'i ilanı bir kararname ve İçişleri Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı'nın önerisi ile yapılır" ifadeleri yer alıyor. Dokuzuncu fasılda da "Ulusal OHAL, başbakan tarafından ilan edilir. Belli bir bölgeyi ilgilendiren OHAL ise vali tarafından yetki sınırları dahilinde ilan edilir" deniliyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Para cezaları
Sağlık OHAL'i "Engellenmesi için acil olağanüstü önlemler gerektiren salgın niteliğindeki hastalıkların yayılmasından veya kamu sağlığını etkileyen bir tehditten kaynaklanan durum" olarak tanımlanıyor. Aynı zamanda yasa tasarısı, tam veya kapsamlı karantinada sokağa çıkma yasağı veya sınırlaması ile ilgili kurallara uymayanların yanı sıra bulaşıcı bir hastalığı olan veya olduğundan şüphelenilip de ikamet ve seyahatlerine getirilen kısıtlamalara riayet etmeyen kişilere uygulanacak para cezalarının tümünü kapsıyor.
Kamu sağlık OHAL'i cumhurbaşkanı tarafından duyurulacak
Yasa tasarısı, sağlık OHAL'ini başbakanın mı yoksa cumhurbaşkanının mı duyuracağı hakkında tartışmalara yol açtı.
Değerlendirmelerde bulunan Anayasa Hukuku Profesörü Abdurrezzak Muhtar konuya ilişkin şunları söyledi:
"Kamu sağlığı politikası, devletin genel politikalarını ayarlayan kişi olması nedeniyle başbakan tarafından belirlenir. Buradan hareketle, başbakanın sağlık konusunda kontrol yetkileri olur. Çünkü idareyi temsil eden ve kamu sağlığını ilgilendiren düzenleme ve uygulamalar sayesinde sağlık durumunu yönetmesini sağlayan genel düzenleyici otoriteye sahip olan kişi başbakandır. Bu yüzden başbakanın sağlık OHAL'ini ilan etme yetkisi olabilir. Ancak Tunus Anayasası cumhurbaşkanının yetkileri dahilinde bir OHAL'i öngörüyor."
Bu karışıklığın çözülmesi için bir öneri sunan Muhtar sözlerini şöyle sürdürdü:
"İlan edilecek OHAL'in ulusal nitelikte olması halinde, nihai kararı cumhurbaşkanının vermesi şartıyla başbakan, sağlık bakanından alınan çeşitli raporları inceledikten sonra OHAL ilan etme önerisinde bulunabilir. Belli bir bölgede veya çevredeki sağlık OHAL konusuna gelirsek; başbakan bölgelerin valileri ile koordinasyon sağlayarak bunu ilan edebilir."
Çekişmeler kavgayı büyütecek
Muhtar, Tunus'ta yürütme organının iki başkanı arasındaki siyasi gerilimlerin baskın olduğu mevcut siyasi durum ışığında OHAL'i kimin ilan edeceği meselesinin sorun yaratacağına dikkat çekti. Ayrıca yetkiler konusunda siyasi müzayede olmaksızın devlet kurumları arasında anayasanın düzenlediği şekilde bir uyum olması gerektiğini vurguladı. "Cumhurbaşkanı, ülkedeki genel durum hakkında aldığı raporlara dayanarak askeri ve güvenlik alanında OHAL ilan etme yetkisine sahip. Ancak başbakanın yetkilerine giren sağlık durumu ve gelişmeleri hakkında yeterli yetkilere değil" ifadesini kullandı.
Zorlu denklem
Tunus Parlamentosu Sağlık ve Sosyal İşler Komitesi Başkanı El-Ayyaşi Zemal basın mensuplarına şu açıklamada bulundu:
"Komite, halihazırda yasa tasarısını inceliyor ve yasa tasarısı hakkındaki bütün gözlemleri değerlendirmek ve tasarıyı genel kurula göndermeden önce yetki çatışmaları yaşanmasını engellemek için hukuk ve sağlık alanındaki bazı uzmanlar ile toplantılar yapıyor. Bir taraftan salgına karşı koymak ve Tunusluların hayatlarını korumak ile diğer taraftan kişisel özgürlüklerin korunması arasında bir denge kurmak zor. Ancak komite, yasa tasarısının uygun olması ve belirlenen hedefleri gerçekleştirmesi için uzmanların ve ilgili kuruluşların tüm değerlendirmelerini toplayacak."
Başbakanın sağlık OHAL'inin ilan edilmesi durumunda alacağı tedbirlerin parlamento tarafından denetlenmesine ilişkin noktaların eklenme olasılığına işaret eden Zemal sözleirni şöyle sürdürdü:
"Yasa tasarısı, karar alma merciini birleştirmenin yanı sıra, ekipmanlar ithal etmek ve kamu ve özel kurumları salgınla mücadeleye tahsis etmek gibi sağlık kriziyle başa çıkmada idari sürelerin kısaltılmasını ve bürokrasinin azaltılmasını sağlayacak."
Başbakanın sağlık OHAL'inde diktatörlük yapmasından endişe duyulmasını gereksiz gören Zemal, OHAL'in belli bir süre yürürlükte olacağını ve bu süre zarfında parlamentonun başbakanı denetleyeceğini vurguladı.
Partiler ikiye bölünmüş durumda
Siyasi partiler bir süredir hükümete bu yasa tasarısının parlamentoya sunulmasını hızlandırma çağrısında bulunuyorlardı. Nitekim Tunus'un Kalbi Partisi Bloğu Başkanı Usame el-Halifi, bu kanunun çıkarılması çağrısında bulunarak bloğun "acil sıfatıyla tasarıyı geçirmeye çalışacağına" dair söz verdi. Özgür Anayasa Partisi Bloğu Başkanı Abir Musa "Sağlık OHAL'i yasa tasarısı başbakanın Tunusluların boyunları üzerinde tahakküm kurmasını sağlayacak" dedi.
Yasa tasarısı, Sağlık ve Sosyal İşler Komitesi'ne sevk edildiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde inceleme işlemi tamamlanacak. Ardından 2021 Temmuz ayının son haftasında tasarının genel kurula sunulması bekleniyor.
Tunus tarihinin en kötü sağlık, ekonomik, sosyal ve siyasi krizini yaşarken sağlık OHAL'i yasa tasarısı, ülkede OHAL ilan edilmesine ilişkin olarak anayasanın öngördüğü yetkiler ve bunların derecesi hakkında başbakan ile cumhurbaşkanı arasındaki çatışmada yeni bir sayfa açıyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Sema Sevil