Rahim ağzı kanserine neden olan HPV virüsünün kansere neden olabilen 15 farklı tipi bulunmakta. Tip 16 ve Tip 18 HPV'ye bağlı gelişen kanserlerin yüzde 75'ini oluşturmaktadır. HPV aşısı Tip 16 ile Tip 18'e karşı koruma sağlarken aynı zamanda siğillere de neden olabilen Tip 6 ve Tip 11'e karşı da koruma sağlıyor.
HPV virüsüne hiç sahip olmayan bir kadına yapılan HPV aşısı, Tip 16 ve Tip 18 olarak geçen ve kansere neden olan virüslere karşı yüzde yüz koruyor. HPV aşısı hem kız hem de erkek çocuklarında 11 ile 12 yaşlarından başlayarak, kadınlarda ise yaş sınırı olmadan uygulanabilir.
"HPV ile mücadelede aşı öne çıkıyor"
Her yıl 250 bin kadın rahim ağzı kanserinden hayatını kaybediyor. Yapılan araştırmalar sonunda geliştirilen aşılarla HPV enfeksiyonunun, dolayısıyla rahim ağzı kanserinin büyük oranda önlenebildiği saptandı.
HPV ile mücadelede aşı öne çıkıyor. HPV aşısının hem kız hem de erkek çocuklara yapılması öneriliyor. Dünya çapındaki tüm uzmanlar 11-12 yaşındaki çocukların aşılanmasının önemi konusunda fikir birliğine ulaşmış durumda. Avustralya, Kanada, Portekiz, Norveç, Finlandiya, Danimarka gibi gelişmiş ülkelerde ücretsiz olarak okul aşılaması yapılıyor. HPV aşısı, çocuklara dokuz yaşından itibaren yapılıyor. Eğer çocuk okul aşılamasını kaçırdıysa, erkeklerde 21, kadınlarda ise 25 yaşına kadar telafi aşılaması yapılabiliyor. Dünyada birçok ülkede HPV aşısı ücretsiz yapılırken, Türkiye'de 2085 TL gibi yüksek bir rakamla bu aşı yapılıyor.
Tokat-Zile'de eczacılık yapan Cem Kılınç bu aşıyı, "Aşı Bursu Dayanışması" ile hem ücretsiz yapıyor hem de aşının ücretsiz olması için kampanyalar düzenliyor. İndependent Türkçe olarak Cem Kılınç ile HPV virüsünü konuştuk.
Tokat'ın Zile ilçesinde eczacılık yapan Kılınç, kendini şöyle tanıtıyor:
"1986 yılında Tokat Zile'de iki çocuklu emekçi bir ailenin ilk çocuğu olarak dünyaya geldim. İlk-orta-lise eğitimimi Zile'de tamamladım. 2004 yılında İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesini kazandım. Tokat Zile'de eczacılık yapma fikrim şöyle gelişti. 22 yaşında okuldan mezun olmuştum, bunu düşünecek pek fırsatım yoktu. 2008 ekonomik krizi var iken mezun oldum ve ailemin de birçok emekçi ailesi gibi maddi güçlükler çekmeye başladığı bir süreçti. Memleketim olan Zile'ye döndüm eczane açmak için. 13 yıldır da eczanem burada. O süreçte emeğin ne kadar kıymetli bir kavram olduğunu hissetmeye başladığım için de eczanemin adını Emek koymak istedim. Bu zorunluluk bir güzelliğe dönüştü."
"Kadınlardaki rahim ağzı kanserlerinin yüzde 95'inden bu virüs sorumlu"
HPV virüsünün ne olduğunu ve ne kadar yaygın bir hastalık olduğunu anlatan Kılınç, tedavisini ise şöyle ifade ediyor:
"Human Papilloma Virüs" hem erkek hem de kadın genital bölgesinde ve bu bölge mukozalarında enfeksiyon yapan ve kondilom adı verilen siğil şeklinde kitlelerin oluşumuna neden olan bir çeşit virüstür. Yaklaşık 200 farklı tipi olmakta birlikte bunların bir kısmı rahim ağzı, penis, anüs ve gırtlak kanserine neden olmaktadır. Özellikle kadınlardaki rahim ağzı kanserlerinin %95'inden bu virüs sorumlu olduğu bilinmektedir. Özellikle ülkemizde çok yaygın bir virüs. Toplumun yarısından fazlası hayatının bir kısmında bu virüsün bir tipi ile temaslı oluyor maalesef. Tedavinin ötesinde bu rahatsızlıktan korunmanın en iyi yolu önleyici bir sağlık hizmeti olan aşılama. Kişi bu virüsle karşılaşmadan bu rahatsızlık riskini ortadan kaldırıyor aşılar. Tedavi süreci daha can sıkıcı olsa da toplumdaki algılar nedeniyle de kişiler HPV virüsünün temaslısı olduğunu rutin kontrollerinden ziyade ciddi rahatsızlıkları olmaya başladığında öğreniyor ve tedavi için geç kalınmış olunabiliyor. Can sıkıcı operasyonlara, psikolojik olarak zorlanma/ psikiyatrik tanıların da tabloya eklenmesi cabası."
70'ten fazla ülkede ücretsiz yapılıyor, Türkiye'de bu imkan yok
HPV aşısının etkilerini anlatan Kılınç, hangi durumlarda bu aşıyı yaptırmak gerektiğini şöyle ifade ediyor:
"HPV aşısı HPV virüsü ile temaslı olmadan önce bu virüse karşı koruyuculuk sağlayan aşılardır. Yurtdışında 9'lu tipi bulunsa da ülkemiz de şu an 4'lü tipi içeren bir aşı mevcut. Bunlar da daha çok siğillere neden olan 6-11 tipi ve rahim ağzı kanserinin %70'inden sorumlu 16-18 tipine karşı koruyuculukları olan bir aşı. Bu aşılar 70'in üzerinde ülkede çocuk yaşta, daha virüsle temas etmeden ücretsiz olarak ulusal aşı takviminde yapılıyor. Maalesef ülkemizde henüz böyle bir olanak yok ve halkımız böyle bir virüsü de neden olduğu kanser rahatsızlığını da son zamanlarda öğrenmeye başladı. Bu nedenle yaşı ilerlemiş kişiler de ilk defa farkındalık yaşıyor. Aşının prospektüsünde yazan bilgilere göre 9 yaşından itibaren kız ve erkek çocukları bu aşıyı olabiliyor. 14 yaşına kadar 2 doz yeterli oluyor. Onun dışında erkeklerde 26, kadınlarda 45 yaşına kadar bu aşı 3 doz halinde olunabiliyor. Ama ne kadar erken aşılanırsak kanser riskini de en aza indiriyor. Son zamanlarda yapılan çalışmalarda kişide HPV teması sonucu oluşan kanser öncüsü lezyonları da gerilettiği dillendiriliyor."
Aşının ücretsiz yapılması için Aşı Bursu Dayanışması'nı kurdular
HPV aşısının 71 ülkede ücretsiz iken ülkemizde 2085 TL olduğunu söyleyen Kılınç, "ülkemizde bu kritik aşının ücretsiz olmamasını aklım almıyor" diye ifade ediyor:
"2085 TL olan masrafı halkın bu aşıya ulaşımının önündeki mutlak engel. Geçim sıkıntısının giderek arttığı bir ülkede insanlar 2085 TL gibi bir rakamı kendi sağlığı için harcayacak bütçeyi bulmakta güçlük çekiyorlar. Ki yakın zamana kadar böyle bir ihtiyaçlarının olduğuna yönelik bir bilgileri de yoktu. Çünkü toplum bu konuda bilinçsizliğe terk edilmiş durumda ne yazık ki. Zaten biz de bu sebepten dolayı bu Aşı Bursu Dayanışması'nı örgütlemek istedik. Muazzam bir farkındalık yaratılmış oldu. Son bir aydır herkes bu virüsü, sebep olduğu rahatsızlığı konuşuyor, araştırıyor ve bu farkındalık insanların sağlık hakkı talebine de dönüşmeye başladı bunu görebiliyoruz. Bir şekilde parası ile bu aşıyı olan kadınlar adına geçtiğimiz günlerde Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği'nin gönüllü avukatlarının öncülüğünde SGK'ya bu paranın aşılanan kişiye geri verilmesine yönelik bir de başvuru oldu. Bu başvuruyu çok önemsiyorum. Aşı Bursu bir yere kadar gidecektir. Lakin sağlık hakkı talebi esas meseledir. Milyonlarca insanın sağlığı için devlet kurumlarını göreve çağıran bir talep. Bu rahatsızlık tarih olabilir bu mücadele ile. Toplumcu bir sağlık anlayışında aşılar insanlığın ortak mirasıdır ve ücretsizdir. İçinde yaşadığımız düzenle ve gericilikle alakalı olduğunu düşünüyorum bu aşının karşılanamama sebeplerini."
"Herkes bir yerinden tutuyor"
HPV aşısını ücretsiz yaptıklarını söyleyen Kılınç, sözlerine şöyle devam ediyor,
"Öncelikle hatırlatmak isterim bizim yaptığımız bir dayanışma hali. Aşı Bursu Dayanışması. Tek başıma yapmıyorum bu organizasyonu. Birçok eczacı meslektaşım ve destek olan dostlarım var. Zaten eczacı meslektaşlarımın katkısı olmasa soğuk zincirle korunması gereken bu aşıyı ülkenin her noktasına ulaştıramazdık. Eczacıların sırf bu katkısı bile çok kıymetli. Bize tabi ki bedava gelmiyor aşılar, herkes bir yerinden tutuyor, muazzam bir dayanışma deneyimi yaşıyoruz hep birlikte. Yalnız insan tek başına pek bir şey değildir toplumda, ama insanlar omuz omuza verince işte o zaman ne kadar yaratıcı ve dayanışmacı işler çıkarabileceklerini akıl bile edemeyiz."
"Kişi ihtiyacının bilincinde olmadan onu talep edemez"
HPV aşısının ücretsiz yapılmasına ilişkin kampanyalar düzenlenmesi gerektiğini söyleyen Kılınç, Türkiye'deki kadınların ve erkeklerin aşıdan ücretsiz yararlanması için farkındalıklar yaratılması gerektiğini ifade ediyor:
"Aşı bursu ile başlayan, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği'nin hukuk ve farkındalık mücadelesi ile devam eden bu kampanyalar bayağı ses getirmeye başladı. Geçtiğimiz günler de başta Türk Eczacıları Birliği, Türk Tabipler Birliği ve birçok baromuz olmak üzere ülkemizin birçok kurumundan bu konuya dair harika bir destek geldi. Bu sağlık hakkı konusu artık topluma mal olmuş bir konudur.
Kişi ihtiyacının bilincinde olmadan onu talep edemez, mücadelesini veremez. Bu açıdan farkındalık çok kıymetli ve bu konuda önemli de bir noktaya ulaştığımızı düşünüyoruz. Bu konuyu gündemden düşürmeden aşıların ücretsiz olmasını sağlanıp devletin bu konuda halkına sağlık hizmeti sunacağı güne kadar da bu çalışmaların artması gerekiyor."
"13 yıldır eczacılık yapıyorum, bir kişi bile bugüne kadar bu aşıyı benden istemedi"
Türkiye'deki kadınların HPV virüsünün ne kadar bilincinde olduğunu anlatan Kılınç, sözlerine şöyle devam ediyor:
"Daha önce de belirttiğim gibi 1 ay önce neredeyse yok denile bilinecek durumdaydı farkındalık, ama şu an daha farkındalar. 13 yıldır eczacılık yapıyorum, bir kişi bile bugüne kadar bu aşıyı benden istemedi eczanemde. Durumumuz bu idi. Genelde bu rahatsızlıkla temaslı olduktan sonra HPV öğreniliyor, bu durum da çok üzücü.
Bir örnek vermek isterim. 2 yıldır pandemı ile savaşıyoruz hep birlikte. İlk günlerinde marketten gelen poşetleri bile deterjanla yıkıyorduk, aşının bulunması henüz uzaktı ve hali hazırdaki ilaçlardan hangisi işe yarar diye deneniyordu. Hatırlayın o günleri ve bu sene başında aşının bulunması ile aşılanmaya başladık, maske taktık, hijyene dikkat ettik, sosyal mesafe, sokağa çıkma yasakları…
Peki şimdi bir düşünsenize, bu pandemi yine iki yıldır var olmuş olsun virüs yayılıyor olsun ama halk bunu bilmeden eskisi gibi yaşamına devam ediyor olsun. Neler olurdu, ne kadar canımız giderdi değil mi.
İşte HPV'de durum bu, tek farkı cinsel yolla bulaşıyor. Önlem alınmıyor, bilgilendirilmiyor, aşısı yıllardır var ücretsiz karşılanmıyor…Hali ile göz göre göre etkisi daha sonra ortaya çıkacak milyonlarca HPV'li birey kanser riskini vücuduna almış oluyor. Şimdi bakanlık açıklama yapıyor lütfen herkes aşılansın, aşı çok güzel bir şey diye (Covid'e dair) biz de aynılarını söylüyoruz (HPV'ye dair)"
"Sağlığı bir manipülasyon aracı olarak kullanmaktan vazgeçilmeli"
HPV aşısının çok önemli olduğunu, hayat kurtardığını söyleyen Kılınç, herkesin bu aşıdan ücretsiz yararlanması gerektiğinin altını çiziyor:
"Bu meselenin sınıfsal bir yanı olduğu muhakkak, "Covid aşısı olun patronlar karlarına kar katmaya eski hızında devam etsin, "HPV aşısını karşılamayayım masraf çıkmasın" bakış açısı var bence.
Sağlığı bir manipülasyon aracı olarak kullanmaktan vazgeçilmeli. Bu manada toplumcu sağlık çok kıymetli ...
Bugün aklıma geldi, bakanın sahibi olduğu hastanenin sitesinde HPV aşısı kanserden korur, "Smear testinizi olun" gibi reklam benzeri bilgiler var. Ama aynı bakan, devlete karşı sorumluluğu olan koltuğunda alabileceği o kararı almıyor. Bu çok garibime gitti bugün fark edince. Sağlık Bakanı'nın konuya hemen el atıp, artık gerekeni yani halka sağlık hakkının verilmesini sağlaması gerekiyor. Sanırım Bakanlık da bunun için vardır.
Koruyucu sağlık hizmetlerinin ne denli önemli olduğunu Covid Pandemisi bize bir kez daha gösterdi ne yazık ki. Evet virüs sınır ve sınıf tanımadı ancak ağır atlatanlar, hayatını kaybedenler avantajsız gruplar oldu; çocukluk ve yetişkinlik aşıları eksik, iyi beslenememiş gruplar oldu. Koruyucu sağlık hizmetlerine, bilime, aşıya güvenmeliyiz"
© The Independentturkish