2014 yılında İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısını durduran ateşkes anlaşmasında, Fetih Hareketi bunun bir parçasıydı. O zamanlar Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ateşkes kararına ulaşıldığını duyururken, geçtiğimiz mayıs ayındaki son askeri çatışmada Fetih Hareketi iki taraf arasında sukunetin sağlanmasına ilişkin kararın alınmasında doğrudan yer almadı. Bu da Filistinlilerin meşru temsilcisi olan Filistin Kurtuluş Örgütü’nü (FKÖ) yönetmesi itibariyle Fetih’i öfkelendirdi ve bölünmenin sebebinin bu olduğuna işaret etti.
Aslında geçtiğimiz mayıs ayında İsrail ile Hamas Hareketi arasındaki askeri çatışmayı durdurmaya yönelik uzlaşmalar üzerinde bir anlaşma icra edilmedi. Yapılan şey sadece koşulsuz bir ateşkesti. Tüm Filistinli grupların katılımıyla, sükunetin yeniden sağlanmasına yönelik anlaşmalar daha sonra düzenlenecek.
Hamas bölünmeyi körüklüyor
Aslında 10 Haziran’da Mısır, Fetih Hareketi de dahil olmak üzere Filistinli grupları başka konuların yanı sıra ateşkes anlaşmalarını tartışmak üzere başkent Kahire’ye davet etmişti. Ancak toplantı Hamas ve Fetih heyetleri arasındaki siyasi anlaşmazlıklar nedeniyle ertelendi. O sırada Hamas durumu tek başına yürütmeye kalkıştı. Akabinde Hamas heyeti ateşkesin kalıcı hale getirilmesi ve Gazze Şeridi’nin başta kuşatma olmak üzere çektiği sıkıntıları hafifletecek uzlaşmaların düzenlenmesi için birden fazla kez Kahire’yi ziyaret etti. Ancak Fetih Hareketi bu ziyaretlere katılmadı. Hatta Mısır’ın gözetiminde ne gibi konuların tartışıldığı ve ne sonuca varıldığı hakkında bilgilendirmedi. Fetih Hareketi’ne göre Hamas’ın bu adımı Filistin’deki bölünmeyi körüklüyor. Hamas FKÖ'yü meşru bir temsilci olarak tanımıyor ve Gazze Şeridi'ni Filistin birliğinden ve Mahmud Abbas'ın uğruna savaştığı devlet kurma hayalinden uzaklaştırmaya çalışıyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Bu konuda Fetih Hareketi Devrim Konseyi Genel Sekreteri Macid el-Fityani “Hamas, Gazze Şeridi'ndeki her şeyi İsrail saldırısından önceki haline döndürmeye çalışıyor. Sınırdaki halk protestoları (Büyük Dönüş Yürüyüşü) sırasında Tel Aviv ile Filistin Hükümeti'nin gözetimi olmadan varılan 2018 anlaşmalarını uygulamaya çalışıyor” şeklinde konuştu.
Fityani “Hamas’ın İsrail ile varmaya çalıştığı anlaşma, siyasi bölünmeyi ve coğrafi parçalanmışlığı körükleme ve Gazze'deki kuşatmayı sürdürme çerçevesinde geliyor. Bu bizim ulaşmaya çalıştığımız ulusal birlik taleplerini karşılamıyor” dedi.
Kuşatmanın güçlendirilmesi
Siyasi sahadaki konuşmaların Hamas'ın Gazze şeridindeki kuşatmayı kırma, burayı yeniden imar etme ve insanların yaşamsal ve ekonomik şartlarını iyileştirme çabaları hakkında olduğu görülüyor. Hamas bu çabalarını gerçekleştirmek için İsrail ile anlaşma yapmaya çalışıyor. Hamas Hareketi'nin Gazze Sorumlusu Yahya es-Sinvar’ın ateşkesin ardından söylediği şey de buydu. Sinvar “Kuşatmayı tamamen kaldırmaya çalışıyoruz ve bu yakında olacak. Kuşatma kaldırılmazsa hiç şüphesiz bir patlama yaşanacak. Hamas ve tüm gruplar, bu meseleyi tutuklu esirlerle ilişkilendirmeden ateşkesi imzalamaya hazır” ifadelerini kullanmıştı.
Fityani “Gazze halkının acılarını dindirmek ve Gazze Şeridi’nde hayatın normale dönmesi için temel denklem, bölünmeyi sona erdirme ve haksız kuşatmayı kaldırma üzerine kurulu. Bu, ülkenin idari, siyasi ve güvenlik düzeyinde birliğinin tekrar sağlanması ile gerçekleştirilebillir. Bölünmeyi körükleyecek şekilde İsrail ile bir anlaşma imzalayarak değil” dedi.
Fityani’ye göre Hamas Hareketi İsrail ile yaptığı anlaşmayla, mali açıdan fayda sağladığı için kuşatmayı güçlendirmeyi ve devam ettirmeyi amaçlıyor. Hamas "Geri dönerseniz geri döneriz" denklemini, İsrail'e Gazze'ye para ve yakıtın girmesine izin verilmesi gerektiği mesajını vermek olarak yorumluyor. Bu yüzden Hamas, en nihayetinde Tel Aviv politikasına karşı tek bir siyasi programa götürecek ulusal birlik ve Filistin ortaklığını gerçekleştirmeye çalışmazken sukuneti korumakta ısrarcı.
Hamas birlik çağrısında bulunuyor, aksini yapmıyor
Hamas Siyasi Büro Üyesi Suheyl el-Hindi “Fetih Hareketi’nin, Hamas’ın bölünmeyi körüklemeye çalıştığına ilişkin sözleri bulanık suda balık avlamak ve herhangi bir doğruluk payı yok. Hamas’ın tavrı Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Kudüs'ün Filistin topraklarının birer parçası olduğu konusunda net. Batı Şeria'nın içinde veya dışında bir devletin kurulması kabul edilemeyeceği gibi Gazze'de veya Gazze'siz bir devletin kurulması da kabul edilemez” dedi.
Hindi “Hamas’ın ayrılıkla veya bölünmeyi körüklemekle suçlanması yanlış. Çünkü biz Fetih Hareketi ile gerçek bir ortaklık yapılması için uğraşıyoruz ve her fırsatta bunun çağrısını yapıyoruz. Hala tüm grupların siyasi katılımını garanti edecek ve siyasi ihtilafların yansımalarına son verecek özgür ve adil seçimlerin yapılmasından yanayız” dedi.
Hamas’ın İsrail ile 2018 yılında yapılan anlaşmalara geri dönmesine ilişkin Hindi böyle bir şeyin söz konusu olmadığını ve tüm meselenin hareketin kuşatmayı sona erdirme arzusu olduğunu söyledi. Hindi Tel Aviv ile anlaşmaların olmadığını, herhangi bir sözleşmede imzalarının bulunmadığını ve İsrail ile diyaloğun Gazze Şeridi sakinlerinin şartlarını ve isteklerini yerine getirmek zorunda bırakan ateş üzerine olduğunu söyledi.
Hindi’ye göre Hamas Filistin halkının birleştirilmesi, bölünmenin sona erdirilmesi, kuşatmanın kaldırılması ve ulusal birliğin sağlanması ile ilgileniyor. Bunların dışındaki her türlü iddianın yalan ve iftira olduğunu ifade eden Hindi, Fetih’in Gazze Şeridi’ni yönetmeye hazır olmadığını ve 2017 yılından beri bundan kaçtığını söyledi.
Arabulucular Filistin Hükümeti ile temas halinde
Her halükarda, özellikle Hamas Gazze Şeridi’ni yönetmek için bir idari komitesi kurduğundan ötürü Fetih, Gazze'deki kuşatmayı kırmak amacıyla yapılan görüşmelerde payı olmadığını ve ateşkesin Kalıcılaştırılması Konusunda Saf Dışı Bırakıldığını Düşünüyor.
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre gelişmeleri takip eden yerel kaynaklar, ateşkesin sağlanmasını denetleyen arabulucuların, sükuneti yeniden sağlama kararı alınmadan önce ve sonra Filistin Hükümeti ile sürekli temas halinde olduklarını vurguluyorlar. Nitekim ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken geçen mayıs ayında Ramallah'ı ziyaret etmiş ve burada Abbas ile bir araya gelerek kendisine ateşkes düzenlemelerine ilişkin bilgi vermişti. Ayrıca Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri de Filistin ve İsrail topraklarına yaptığı ziyarette, aralarında Ebu Mazen'in (Mahmud Abbas) de bulunduğu Filistinli yetkililerle bir araya gelerek Gazze anlaşmalarının dosyalarını paylaşmıştı.
Ayrıca Gazze'de tüm Filistinli gruplar eşliğinde Mısır Dışişleri Bakanı ile görüşen heyetin başında Fetih liderlerinden Ahmed Hales vardı. Ancak Fetih, bunun ardından Hamas’ın Mısırlılarla yaptığı toplantıları, ulusal birliği sağlama ve bölünmeyi sona erdirmekten ziyade durumu kendi başına yönetme ve 2018'deki anlaşmaları yeniden gündeme getirme girişimi olarak görüyor.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Sema Sevil