İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kovid-19 tedavisi sonrasında ilk ziyaretini, İzmir Depremi’nde görev alan İstanbul İtfaiyesi Arama Kurtarma Ekibi’ne yaptı. İmamoğlu’na itfaiye ziyaretinde İBB Başkanvekili Hüseyin Aksu, İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, İBB Sözcüsü ve Başkan Danışmanı Murat Ongun ile İtfaiye Daire Başkanı Remzi Albayrak eşlik etti.

Depremden 65 saat sonra, 3 yaşındaki Elif Perinçek’i, Doğanlar Apartmanı’ndaki  enkazdan kurtaran ekipte yer alan, minik depremzedenin parmağından tutarak hayata tutunduğu itfaiyeci onbaşı Muammer Çelik ve o anın tarihi fotoğrafını çeken İstanbul İtfaiyesi fotoğraf sorumlusu Süreyya Mümtaz Kurt ile de bir araya gelen İmamoğlu, çalışmalarda yer alan tüm ekibe minnet duygularını iletti.

İmamoğlu, “Biz, şu anı yaşamak istemeyiz. Siz de istemezsiniz. O insanların canlarını, evlerinin içinde yaşarken güvence altına almalıyız, sonrasında kurtararak değil. Kaç kişi kurtarabilirsiniz ki? Esas meselemiz odur. Ama iyi ki varsınız” dedi.

İtfaiye kıyafeti giyen bir çocuk İmamoğlu'nun ateşini ölçtü / Fotoğraf: İBB

“Deprem gerçeğiyle böyle yüzleşmek istemeyiz”

İBB İtfaiyesi’nin tarihi bir teşkilat olduğunu belirten İmamoğlu, arama kurtarma çalışmalarına katılan tüm personele, İzmir Depremi’nde gösterdikleri üstün başarı nedeniyle teşekkür etti.

“Tabii deprem gerçeğiyle böyle yüzleşmek istemeyiz" diyen İmamoğlu şunları söyledi:

Depremde insanların, iyi biliyoruz ki ölümüne sebep olan, can kaybına sebep olan, binalar. O binaların olmaması lazım; o binaların bu şekilde olmaması lazım. Ama ne yazık ki bunları yaşıyoruz ve sizlere ihtiyaç duyuyoruz. Diğer arama kurtarma teşkilatları gibi çok üstün başarı ile emek veriyorsunuz, hizmet ediyorsunuz. Bazen mucizevi hayatlar kurtuluyor bu çalışmalar sayesinde. O iki küçük evladımızın kurtuluşu da böylesi bir emeğin karşılığı. Bize güç, kuvvet kattınız; sağ olun, var olun.

Fotoğraf: İBB

“500 itfaiyeci talebimiz oldu, yarısı kabul edildi”

İtfaiye ve zabıta gibi teşkilatların güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken İmamoğlu, “Bu manada sayısal talebimiz de oldu. 500 talebimiz itfaiyede oldu. Yanılış hatırlamıyorsam zabıtada 750 olmuştu. Ama ne yazık ki itfaiyede, bu taleplerimizin yarısı kabul edildi. Daha fazla almamız lazım. Ben, bunu İstanbul Valisi Sayın Yerlikaya ile de konuştum. O da buna hassasiyet göstereceğini, bunu konuşacağını söyledi. Afetle anılan böylesi bir kente, öyle yüz-iki yüz, üç yüz, beş yüz… Bunlar bile az. Bu teşkilatın, İstanbul’a değil Türkiye’ye insan kaynağı yetiştiren bir tarafı var” dedi.

Yeni talep için talimat

İmamoğlu, itfaiyecilere, “İstanbul halkı adına, milletimiz adına minnet duyuyorum. Biz, şu anı yaşamak istemeyiz. Siz de istemezsiniz. O insanların canlarını, evlerinin içinde yaşarken güvence altına almalıyız, sonrasında kurtararak değil. Kaç kişi kurtarabilirsiniz ki? Esas meselemiz odur. Ama iyi ki varsınız” diye konuştu.

“Enkaz altında herkese ulaşamıyoruz”

Depremdeki çalışmalırı ile ilgili İmamoğlu’nu bilgilendiren İBB İtfaiye Müdür Yardımcısı Ahmet Yavuz, 65 saat sonra enkaz altından çıkartılan Elif'in nasıl kurtarıldığını şöyle anlattı: 

Özellikle Elif ve ailesinin kurtulmasında arkadaşlarımızın çok çok büyük bir mücadelesi oldu. Çünkü aile, tamamen enkaz altındaydı. Orada ilk önce annesine ve kardeşlerine ulaştık. Maalesef erkek çocukları vefat etmişti. Ama Elif’in de orada olduğunu biliyorduk. Onunla ilgili babasıyla sürekli istişare ettik. Ekibimizin büyük bir kısmını orada yoğun bir şekilde çalıştırdık. Ertesi gün, saat 8’i 1 geçe Elif’i bulduk arkadaşlarımızla beraber ve çıkardık. Akabinde İdil’i (Şirin) çıkardık biz, Emrah Aparmanı’ndan. Enkaz altında sonuçta herkese ulaşamıyoruz.

 

Fotoğraf: İBB

Muammer Çelik: 24 yıllık itfaiyeciyim ilk defa böyle bir şeyle karşılaştım

Minik Elif’in hayata tutunduğu parmağın sahibi itfaiye onbaşı Muammer Çelik de duygularını, “Ben, 24 yıllık itfaiyeciyim. Hayatımda da ilk defa böyle bir şeyle karşılaştım. Yani bir çocuğun orada benim elimi tutması, bırakmaması… Sağlıkçılar, elimi bırakmamı söylediğinde, ‘Ben bıraksam da o beni bırakmıyor’ dedim” sözleriyle dile getirdi.

İmamoğlu, tarihi anı fotoğraflayan fotoğraf sorumlusu Süreyya Mümtaz Kurt’u da “Depremin ne yazık ki simgesi oldu o fotoğraf. Ama zor bir an tabi. Hepimizi duygulandırdı. Ben, hastanede takip ettim süreci. Ama yüreğimiz sizlerle attı” sözleriyle tebrik etti.

İmamoğlu, ziyaretinin ardından depremin vurduğu İzmir’e hareket etti.

Independent Türkçe