Türk Tabipleri Birliği (TTB), İzmir'de yaşanan depremle ilgili raporunu yayımladı.
TTB'nin 'İzmir Depremi Hızlı Değerlendirme Raporu'nda şehirdeki deprem sonrasında artabilecek yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakalarına ilişkin uyarılarda bulunuldu.
İzmir'deki duruma ilişkin ilgili tüm kurumlarla görüşüldüğünün vurgulandığı raporda, bölgede görev yapan sağlık çalışanlarının durumunun göz önüne alınarak başka sağlık çalışanlarının da görevlendirilmesini gerektiğini ve gerektiği takdirde TTB'nin de destek verebileceği kaydedildi.
"Salgına karşı uygulanan önlemler aksamaktadır"
Kovid-19'dan dolayı deprem bölgesinde sağlık çalışmalarının daha zorlaştığının belirtildiği raporda, "Kurtarma alanlarında ve yaralı transportlarında fiziksel mesafe, maske ve hijyen kuralları gibi önlemler aksamaktadır. Bölgede sürekli ve yaygın testler acilen yoğun şekilde planlanmalı ve yapılmalıdır. Maske, hijyen malzemesi, koruyucu ekipmanların ücretsiz ulaşılabilir ve yeterli olması için her türlü önlem alınmalıdır" denildi.
Deprem öncesi hastalık tanısı konmuş hastaların takibinin de aksadığının altı çizildiği raporda, koruyucu sağlık hizmetleri için öncelikli olmak üzere sağlık çalışanı takviyesi yapılması gerektiği bildirildi.
"Bölgede yeni salgınların önüne geçmek için İnfluenza aşısı da yapılmalı"
"Hastanelerde takip edilmekte olan Covid-19 tanılı hastaların panik anında servislerden dışarı çıktıkları bildirilmiştir" denilen raporda, bölgede yeni salgınların önüne geçilmesi için sağlık çalışanları ve vatandaşlara İnfluenza aşısı yapılmalısı gerektiği kaydedildi.
"Çadır kentte fiziksel mesafe kurallarına uyulmamaktadır"
Deprem bölgesinde salgın tedbirlerinin doğru uygulanmadığının da altı çizildiği raporda, çadır kentlerde ve yardım merkezlerinde sosyal mesafe kurallarının uygulanması uyarısında bulunuldu.
Salgın riskine karşı alınması gereken tedbirlerin sıralandığı raporda şu uyarılarda bulunuldu:
İzmir’de yaklaşık 20 alanda çadırlar kurulmuş ve bu alanların en büyüğü Aşık Veysel Rekreasyon Merkezi’ndedir. Özellikle Aşık Veysel Rekreasyon Merkezi’ndeki çadır kent siyasi temsilciler tarafından yoğun şekilde ziyaret edilmekte ve salgında fiziksel mesafe kurallarına uyulmamaktadır. Bu durum çadır kentte yaşayan depremzedeler için ek risk oluşturmaktadır. Bu bölgenin bir ziyaret alanı değil yaşam alanı olduğu unutulmamalıdır. Çadır alanlarının bir kısmının girişinde HES kodu sorgulanırken bir kısmında sorgulanmamaktadır.
Kurulmuş olan çadırlarda yağmur arklarının olmadığı görülmüştür. Çadırlar yağmur için uygun kurulmamıştır. Özellikle tabanları soğuk ve yağmur için uygun değildir. İlerleyen günlerin daha da soğuk ve yağışlı olacağı unutulmamalıdır. Çadır kentte duş alma imkânı yoktur.
Yardım toplama ve dağıtma merkezleri de fiziksel mesafe kuralları için uygun değildir.
Çeşitli derneklerin stantlar açtığı kendinden menkul gıda ve yardım malzemesi dağıttığı görülmüştür. Bu durum başta Covid-19 olmak üzere birçok hastalık için risk barındırmaktadır.
Depremle ilgili toplum bilinçlendirme çalışmalarının; deprem öncesi, anı ve sonrası yapılacaklara ilişkin eylem planlarının etkin biçimde hazır olmadığı, görece daha dar bir bölgede yaşanmış son depremde de ne yazık ki bir kez daha görülmüştür.
Independent Türkçe