Hangi padişah hangi tarikata mensuptu? Yeni Akit yazarına göre işte o padişahlar...

Osmanlı Devleti’nin bir “şeyhler- müritler devleti” olduğunu iddia eden Yeni Akit Yazarı Yavuz Bahadıroğlu, tarikat mensubu olduğunu öne sürdüğü padişahların isimlerini ve bağlı bulundukları tarikatları yazdı

Bahadıroğlu, Fatih ile Kanuni'nin de tarikat mensubu olduğunu ileri sürdü / Fotoğraf: Twitter

Yeni Akit Yazarı Yavuz Bahadıroğlu, “Padişahlar, tarikatlar, şeyhler, müritler” başlıklı yeni yazısında tarikat  mensubu olduğunu ileri sürdüğü padişahları ve bağlı bulundukları tarikatları yazdı.

“Hemen hemen her padişahın ve sıradan insanların bir tarikatı ve şeyhi vardır. Şöyle demek yanlış olmaz sanırım: Osmanlı Devleti bir 'şeyhler-müritler devletidir' demiştim ya aynen öyledir!” diyen Bahadıroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
 

Düşünün: Osman Gazi’nin ruhu ve şuuru, Şeyh Edebali Tekkesi’ndeki sohbetlerde kıvamını bulmasaydı, Osmanlı Devleti tarih sahnesine çıkabilir miydi? Çok şüpheli…


“Bursa fethedildiği andan itibaren tarikat ve tasavvuf merkezi oldu”

“Meselâ, Osman Gazi ile oğlu Orhan Gazi, torunu Alâüddin Paşa, Vefâiyye Tarikati’nden âhi şeyhi Şeyh Edebâlî’ye bağlıdır” diyen Bahadıroğlu, yazısında şu ifadelere yer verdi:
 

Bursa fethedilip Osmanlı’ya  “merkez” olduğu andan itibaren yoğun bir tasavvufi hayata geçmiş, adeta tarikat ve tasavvufun da başkenti olmuştur.

Tarikatların başında Buhara’dan gelen Emir Sultan var: Emir Sultan, Osmanlı Devleti’nin kuruluşunda o kadar büyük roller üstlenmiştir ki, bugün bile kendisine büyük hürmet beslenir ve türbesi ziyaretçi akınına uğrar.

Özellikle ramazanlarda türbelerin ziyaretçilerle dolup taşması, halkın “tarikat ve tasavvuf” damarının, tüm baskılara ve olumsuz “algı operasyonları”na rağmen, kurumadığını gösteren ilginç bir örnektir.


600 bin nüfuslu İstanbul’da 300 dergah vardı

Bahadıroğlu, “Osmanlılarda tarikatlar o kadar önemlidir ki, 600 bin nüfuslu Kanuni İstanbul’unda, 300’ü aşkın dergâh vardır. Ayrıca hemen hemen tüm Osmanlı padişahları, şehzadeler ve hanım sultanlar bir tarikata bağlıdır. Söz buraya gelmişken, padişahların mensubiyetine kısaca bakalım” dedikten sonra tarikatlara bağlı olduğunu iddia ettiği padişahları şöyle sıraladı:
 

Osman Gazi ve Orhan Gazi, Şeyh Edebali’ye bağlıdır…

Sultan I. Murad: “Şeyh Postinpûş” lâkabıyla meşhur Tebrizli Seyyid Mehmed Hammârî’ye bağlı bulunduğu yolunda rivayetler vardır. Onun adına Bursa Yenişehir’de tekke yaptırmış olması da buna işaret eder. “Şeyh Postinpûş”un tarikatı kesin olarak bilinmemekle birlikte “Melâmî” olması muhtemeldir.

Sultan Yıldırım Bayezid: Nurbahşiyye Şeyhi Emir Sultan’a (Emir Ahmed Şemseddin Buhârî) yakındır. Kızını ona vermiş, kendine damat edinmiştir.

Sultan Çelebi Mehmed: Gençlik yıllarında Bayramiyye Tarikatı Şeyhî’nin sohbetlerine katılmakla birlikte, sonradan Zeyniyye Şeyhi Molla Fenari’ye yönelmiştir.

Sultan II. Murad: Mevlevî Emir Âdil Çelebi’nin mürididir. Hayat boyu derviş gibi yaşamıştır. İstanbul fethi aşkına, yani bir hadis-i şerifin hayata geçmesi için tahttan iki kez feragat eden tek padişahtır.


Fatih Sultan Mehmet, Bayramiyye tarikatından
 

Fatih Sultan Mehmed: Bayramîyye tarikatındandır. Hacı Bayram-i Veli’nin halifesi Ak Şemseddin’e bağlıdır. İstanbul’un Vefa semtine ismini veren Şeyh Vefâ’nın sohbetlerinde bulunmayı çok istemiş, ancak Şeyh Efendi, “Sohbetin lezzetini alırsa, devlet işlerini ihmal eder” diyerek kabul etmemiştir. Yine de Padişah vefat edince cenaze namazını Şeyh Vefa kıldırmıştır.

Sultan II. Bayezid: Biliyorsunuz “Veli” lakabıyla anılır. Tam bir tarikat ve tasavvuf ehlidir. Şehzadeliğinde Halvetî Şeyhi Çelebi Halife’ye mürid olmuştur. Ebussuud Efendi’nin babası Halvetî Şeyhi Muhammed İskilibî (Şeyh Yavsî) ile Bayramî Şeyhi Baba Yusuf Seferhisârî’nin sohbetlerine sık sık katılmıştır.


Yavuz, Zeyniyye Şeyhi’ne Kanuni, Yorgancı Emir’e bağlanmıştı

Yavuz Sultan Selim: Zeyniyye Şeyhi Halimî Çelebi’ye mensuptur.

Kanuni Sultan Süleyman: Tasavvufa düşkündür. Gençliğinde Emir Sultan halifelerinden Abdüllatif Mahdumî veya “Yorgancı Emir” lâkabıyla maruf Mehmed Nurullah Efendi’ye bağlanmıştır. Sütkardeşi Üveysî Şeyhi Yahya Efendi ile sıkı irtibatı vardır.

Sultan II. Selim: Halvetî Şeyhi Süleymân Amidi’nin mürididir.

Sultan III. Murad: Gençliğinde Halveti Şeyhi Hüsameddin Uşşaki’nin sohbetlerine devam etmiştir. Sonradan Nakşibendî Şeyhi ve Hacegi Emkenegî’nin halifesi Hâce Ahmed Sadık Kabilî’ye intisap etmiştir.


Bahadıroğlu,  diğer padişahlarla ilgili iddialarını pazartesi gününkü yazısında devam edeceğini belirtti

 

Independent Türkçe, Yeni Akit

DAHA FAZLA HABER OKU