Gökçeada’da salgının ortasında sular kesiliyor, yollar çamur içinde

Yol çalışması ve elektrik direklerinin yenilenmesi adada günlük yaşamı sekteye uğrattı. Salgının ortasında suları kesilen halk tepki gösterdi

Fotoğraf: Independent Türkçe

Çanakkale Gökçeada’da süren yol ve elektrik direklerinin yenilenmesi çalışması ada halkının tepkisine neden oldu. 

Adanın Rum köylerinden biri olan Aya Theodori’de de (Zeyintliköy) çalışmalar nedeniyle yapılan kazılarda köyün tarihi taş kaldırımları da zarar gördü.

Yollardaki kazı çalışmaları koronavirüs salgınının hızla yayıldığı bu dönemde su kesintilerine de neden oldu.
 

Gökçeada (2).jpg
Fotoğraf: Independent Türkçe


Yaklaşık 60 kişinin yaşadığı köyde nüfusun yaş ortalaması yüksek.

Yaşlı köy halkı temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için 3 kilometre uzaklıktaki merkeze inmek zorunda ya da adanın taksicileri vasıtasıyla alışverişlerini yapmak durumunda.

Ancak yolların kazınması bu ihtiyaçların giderilmemesine de neden oluyor. Araçlar kazılı yollar yüzünden köye çıkamıyor.

Ayrıca dikilen elektrik direklerinin köyün mimarisi ve tarihi dokusuna zarar verdiğini söyleyen ada halkı eskisine göre 2 misli elektrik direğinin de eklendiğini dile getiriyor. 

Su ve elektrik kesildi

Köyün günlük yaşamını sekteye uğratan bu duruma ilişkin olarak konuştuğumuz köylüler şikâyetlerini dile getirdi.

İsmini vermek istemeyen bir köy sakini geçen yıl güneş enerjili elektrik dikilmesine rağmen bu yıl yeni elektrik direklerinin dikildiğinden bahsetti.

Köy sakini, bu duruma anlam veremediklerini söyleyerek, “Tüm su ve kanalizasyon hatları hasar gördü. Elektrik kabloları koptu. Bunlar onarılıyor ama bir ileri iki geri giden bir durum var” dedi. 
 

Gökçeada (1).jpg
Fotoğraf: Independent Türkçe


Su borularının patlamasından dolayı su kesintileri yaşadıklarını söyleyen köy sakini, “Şimdi de 10 gün boyunca belirli saat aralığında elektrik kesintisi olacakmış” diye konuştu. 

Köyde yürünecek yol olmadığını söyleyen köy sakini, “Araçları köyün girişinde bırakıyoruz. Oradan evlerimize yürüyerek çıkmak zorundayız. Yağmurlar da yağıyor, her taraf çamur içinde” ifadesini kullandı. 

Köyün tarihsel özelliğine de zarar verildiğini söyleyen köy sakini şunları söyledi: 

Kanalizasyonu 350 yıl öncesinden var olan bir köydü. Tarihe saygısızlık ediyorlar bir kere. Yapıyorsan bir şeyi aynen eskisi gibi geriye çevirmen gerekiyor. Bunu yapamıyorlar ve bu da bizi üzüyor.


“Yerel yönetimle Ankara arasındaki çekişmeyi Adalılar hissediyor”

Bir başka ada sakiniyse bu durumun sadece Zeytinliköy’de değil, tüm adada yaşanan bir sorun olduğuna dikkati çekti.

Ada sakini yol yapım kararının 3 yıl öne alındığını ve bitiremediklerini söyledi.

6-7 ay önce yeniden yol yapımına başlandığını söyleyen ada sakini, “Bu konuda ciddi bir rahatsızlık var. Burada durum tamamen siyasileşmiş durumda. Tepeköy’e (Agridia) giden su boruları da patladı bu çalışmalar yüzünden ve köyde sular kesildi” dedi. 

Ada sakini şu anki sıkıntı yaşamalarının sebebini yerel seçimlerin muhalif bir parti kazanması olduğunu söylüyor.
 

Gökçeada.jpg
Fotoğraf: Independent Türkçe​​​​​​​


Geçen dönemde de benzer sıkıntılar yaşadıklarını söyleyen ada sakini, “2 dönemdir İYİ Parti kazanıyor burada seçimleri. Burada yapılması istenen birçok şey durduruldu. Bu yol yapımı da 3 yıl önceki karardı. Tasarruf tedbirleri gerekçesiyle durdurulmuştu. Bu seçimden sonra yeniden başlandı. Sadece bu değil birçok olayda Gökçeadalılar yerel yönetimlerle Ankara arasındaki çekişmeyi hissediyor” diye konuştu.

Ada sakini halka yapılan hizmetin siyasileştirilmesinin yine halka zarar verdiğini belirterek, “Belediye başkanımızla kaymakamımız iki küs çocuk gibi. Günlük yaşama politika girince zarar gören orada yaşayan insanlar oluyor” ifadesini kullandı.


“Köy halkının tüm ihtiyaçları karşılanıyor”

Gökçeada Kaymakamı Ender Faruk Uzunoğlu, köyde elektriğin kısa sürede verileceğini belirtirken, Tepeköy’de yol yapımı çalışmasında patlayan su borusunun onarıldığını ifade etti.

Uzunoğlu, “Zeytinliköy’de UEDAŞ’ın (Uludağ Elektrik Dağıtım A.Ş) çalışması devam ediyor. Şu an öyle bir noktaya geldi ki ara veremiyor” şeklinde kaydetti. Uzunoğlu köylülerin talebi üzerine çalışmaların başlatıldığını söyleyerek, “İki sene önce başvurmuşlar, UEDAŞ bunu programına almış. Programa göre yapıyorlar ama biz bunun en az kesintiye uğraması için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.
 

Ender Faruk Uzunoğlu.jpg
Gökçeada Kaymakamı Ender Faruk Uzunoğlu


Kaymakam Uzunoğlu, Zeytinliköy’de köy halkının tüm ihtiyaçlarının karşılandığını anlattı: 

Vefa Destek gruplarımız sürekli alanda. 112’ye bildirmeden biz oraya gidiyoruz. Doktorlar sıkıntı çektikleri zaman hemen Vefa Destek grubunu arıyorlar biz araçlarımızı gönderip oradaki hastaları alıyoruz.


200 yılı aşkın tarihi taş yollara sahip köyün kazı çalışmaları nedeniyle tahrip olmasına ilişkin olarak Uzunoğlu, UEDAŞ, Koruma Kurulu’ndan gerekli izni aldığını söyledi.

Kaymakamlığın burada bir yetkisinin olmadığını dile getirdi.
 

Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin.jpg
Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin​​​​​​​


Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin ise, koronavirüs salgını nedeniyle elektrik direklerinin yenilenmesi çalışmasının durdurulduğunu söyledi.

Çetin, “Mevcut yasalar gereği köylere hizmet götürme mecburiyeti kaymakamlarda. Biz daha çok ilçe sınırları içerisinde görev yapıyoruz. Buna karşın bizden talep olduğunda mutlaka yardım ediyoruz” dedi. 

Çetin, kaymakam ile aralarında herhangi bir diyalog problemi olmadığını dile getirerek, “Neticede ikimizde kamu görevlisiyiz. Bu görevi yerine getirirken gerekli hassasiyeti yerine getiriyoruz. Bundan kaynaklı olarak da hiçbir vatandaşımızın hizmet alamadık diyeceğini düşünmüyorum. Genel anlamda, kararlar alınırken ya da bu kriz yönetilirken sadece ikimize bağlı kalınmaksızın ulaşımımızı sağlayan firma GESTAŞ, Çanakkale Valisi gibi birçok kişi müdahil. Tabi tüm bunların koordinasyonunun sağlanmasında sorunumuz var” diye konuştu. 

Koronavirüs salgınından sonra bazı taleplerinin yerine getirilmediğini söyleyen Çetin, “Biz hala kapalı gemiyle seyahat ediyoruz. Israrla açık gemi talep ediyoruz. Sosyal mesafe denilen aranın sağlanmadığını ve kapalı alanın daha riskli olduğunu söylüyoruz. Hıfzısaha’nın almış olduğu karara göre haftada 3 gün gemi seferi oluyor. Ancak geminin direkt Çanakkale’ye gitmesi gerekiyor. Kabatepe’ye gittiği zaman mecburen vatandaşlar toplu taşımaya biniyor bu da riski daha da arttırıyor” açıklamasında bulundu. 

 

 

Independent Türkçe

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU