Bir kadına şiddet uyguladığı iddia edilen Özgür D.’ye müdahalesinin ardından başlayan kavgada Özgür D.’nin bıçakla ölümüne neden olan Kadir Şeker, kasten adam öldürmek suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Sosyal medyada Kadir Şeker’in meşru müdafaa hakkını kullandığı iddia edilerek serbest bırakılması için kampanya başlatılmıştı.
Kadir Şeker olayı “Meşru müdafaa” kavramını tekrar gündeme getirdi.
Independent Türkçe, meşru müdafaanın hangi hallerde uygulanabileceğini hukukçulara sormuştu.
Peki özellikle öldürme olaylarında sanık avukatlarının sıklıkla talep ettiği meşru müdafaa talebi mahkemelerce kolay kabul edilen bir karar mıdır?
"Tecavüz anında saldırganı bıçaklayan genç kız meşru müdafaa aldı"
43 yılllık ceza avukatı Mehmet Kadıoğlu’na göre bu sorunun cevabı: Hayır.
Bugüne kadar çok sayıda cinayet davasına girdiğini belirten Kadıoğlu, sözünü şöyle sürdürdü:
Bunlar içerisinde meşru müdafaa kabul edilebilecek 15 ayrı farklı olayda mahkemeden meşru müdafaa talebinde bulundum. Kabul edildiği tek bir olay oldu. O da Kadıköy’de bir genç kız, tecavüze uğradığı sırada bıçakla kendini savunurken saldırganı öldürmüştü. Sadece o olayda Kadıköy'deki ceza mahkemesi bu olay meşru müdafaadır diyerek davayı karara bağladı."
"Milyon kere savunulmuşsa ancak beş tanesinde sonuç alınmıştır"
Meşru müdafaanın en kolay savunma yöntemlerinden biri olduğu için avukatlarca mahkemelerde sıklıkla talep edildiğini belirten Kadıoğlu, “Özellikle yakın kavgalardaki ölüm olaylarında dile getirilir. Arkadaşlarım arasında da meşru müdafaa kararı çıkartabileni hatırlamıyorum. Yasalarda olduğu için bu kararı alan mahkemeler vardır ancak milyon kere savunulmuşsa ancak beş tanesinde sonuç alınmıştır" dedi.
"Meşru müdafaanın şartları ağır"
Bunun nedenini meşru müdafaanın koşullarının ağır olmasına bağlayan Kadıoğlu, sözlerini şöyle devam ettirdi:
Her şeyden önce son çare olacak. Öldürme sonucundan kaçınabilmek için her şeyi yapacaksın. Kullanacağın güç çok orantılı olacak. O kadar ucuz bir savunma değildir meşru müdafaa. Her olay üzerinden somut delillerle değerlendirilmesi lazım.
30 yıl yargıçlık yaptı, beş-altı meşru müdafaa kararına imza attı
30 yıl boyunca İstanbul’da Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargıçlık yaptıktan sonra şimdi avukat olarak mesleğini sürdüren Mustafa Bağarkası, yargıçlık yaşamı boyunca en az beş-altı meşru müdafaa kararına imza attıklarını belirtti.
Meşru müdafaa kararının kimi zaman mahkeme kimi zaman da Yargıtay tarafından verildiğini belirten Bağarkası, bir olayın meşru müdafaa kabul edilmesinde en önemli kriterin orantılılık olduğunu kaydederek, “Yumrukla saldırdığında silah çekerseniz olmaz” dedi.
© The Independentturkish