Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmanın bir bölümünü Suriye’ye ayırdı.

Türkiye’ye yönelik saldırıların durmadığına dikkat çeken Erdoğan, “Madem terör örgütünün saldırıları garantör ülkeler tarafından durdurulamıyor, öyleyse bizim bu işi bizzat kendimizin yapması kaçınılmaz hale gelecektir” dedi.

Erdoğan, Türkiye’nin beklediği adımların atılmaması halinde Barış Pınarı bölgesinde başlatılan harekatın sağ-sol ve alt taraftan sürdürmekte tereddüt etmeyeceğini ifade etti.

Barış Pınarı Harekatı, 9 Ekim 2019’da Türkiye’nin güney sınırında bulunan Tel Abyad ve Resulayn’a yönelik gerçekleştirildi.

PKK’nın Suriye kolu YPG kontrolünde bulunan bu bölgelere Türk Silahlı Kuvvetleri Kuvetleri ve Suriye Milli Ordusu tarafından askeri harekat başladı.

ABD ve Rusya ile diplomatik savaş

TSK’nın harekatı devam ederken hem ABD hem de Rusya harekatın sone ermesi için diplomatik girişimler başlattı.

ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence yanındaki heyetle Türkiye’yi ziyaret etmiş ve Türkiye’yi harekatı bitirmeye ikna etmeye çalıştı.

Görüşmelerin sonunda ABD ile bir mutabakat imzalandı.

Mutabakata göre ateş kesilecek ve Türkiye 30 kilometre derinliğe kadar inecekti.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu bunun bir ateşkes olmadığını söyledi.

Menbiç ve Tel Rıfat'ta durum değişmedi

Diğer diplomatik savaş, Rusya ile Türkiye arasında gerçekleşti.

Soçi’de yapılan mutabakata göre Türkiye ve Rusya sınırda güvenlik devriyeleri atacak, YPG güneye çekilecek, Menbiç ve Tel Rıfat’tan ise tamamen çıkacaktı.

25 Kasım günü harekat bittiğinde Tel Abyad ve Resulayn şehir merkezleri TSK kontrolüne girdi ama Menbiç ve Tel Rıfat’taki YPG varlığı aradan geçen 3 aya yakın bir zamana rağmen bitmedi.

Cumhurbaşkanı’nın bugün parti grubunda yaptığı konuşmada yaptığı Barış Pınarı vurgusu bu yönden dikkat çekici bir detay.

Yeni hedef Ayn İsa mı?

TSK’nın Barış Pınarı Harekatı ile Ayn İsa kuzeyine kadar ilerlediği Barış Pınarı Harekatı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği gibi “alt” taraftan devam ettirilirse stratejik önemdeki Ayn İsa bölgesi hedef alınmış olacak.

Ayn İsa’nın konumu göz önüne alındığında bu durum petrol zengini Rakka açısından da önemli. İsmi sıklıkla konuşulan M4 karayolunu Rakka’ya bağlayan güzergah bu bölgede.

ABD’nin desteklediği ve çatı yapılanmasını YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri, Ayn İsa’nın hemen güneyinde bulunan Rakka’da hakim.

Menbiç hala kırmızı çizgi mi? 

Harekata “Sağ ve soldan” devam edilmesi durumunda ise TSK’nın hedefi Türkiye’nin uzunca bir süredir “kırmızı çizgi” olarak nitelendirdiği Menbiç olacak. Ancak Menbiç’te sadece YPG yok. Rejim güçleri ve Rusya da kentte faaliyette bulunuyor.

Harekatın bu yönlerde devam etmesi Kobani, Dırbesiye, Amude, Kamışlı gibi kentlerin de TSK radarına gireceğini söylüyor. Bu da Türkiye’nin güney sınırının tamamen YPG’den alınması demek.

Daha önce Fırat Kalkanı Harekatı ile IŞİD kontrolündeki Cerablus ve Çobanbey, Zeytindalı Harekatı ile YPG hakimiyetindeki Afrin’de TSK kontrolü sağlanmıştı. Bu bölgeler Türkiye sınırında bulunuyor. Barış Pınarı Harekatı’nın ardından Tel Abyad ve Resulayn’da da hakimiyetin sağlanmasıyla Türkiye sınırında Kobani ile Resulayn’dan Kamışlı’ya kadar olan bölgede YPG kalmıştı.