Dmitiry Medvedev’in başında bulunduğu Rusya Federasyonu hükümeti 15 Ocak”ta istifasını Cumhurbaşkanı Putin’e sundu. Haliyle senaryo önceden belliydi ve yürürlüğe konuldu; Medvedev ivedilikle Milli Güvenlik Kurulu Başkan Yardımcılığı’na atandı (Kurulun başkanı Vladimir Putin’dir) Nisan 2010’dan beri Federal Vergi Hizmeti Başkanı Mihail Mişustin’in başbakan adaylığı cumhurbakanı tarafından Duma’ya sunulunca Mişustin’in ilk işi de soluğu Duma’da alarak siyasi partileri bilgilendirmek oldu.
İktidardaki Bütün Rusya Partisi dışında, iktidarı destekleyen Vladimir Jirinovski’nin Rusya Liberal Demokrat Partisi ve Adil Rusya Partisi yeni başbakan adayına destek verdikleri halde Rusya Komünist Partisi oylamada çekimser kalmayı tercih etti. Peki Cumhurbaşkanı Putin’in sürpriz biçimde başbakan adayı olarak Duma’ya sunduğu Mihail Mişustin kimdir?
Vergi uzmanı olarak dikkat çekti
1966 Moskova doğumlu Mişustin, 1998 yılından itibaren Rusya Vergi Hizmeti Başkan Yardımcılığı, daha sonra Vergiler Bakanı Yardımcısı görevlerinde bulunmuş üst düzey devlet memuru olarak ülkenin vergiler sistemini en iyi bilen uzmanlardandır. Nisan 2010’da Federal Vergi Hizmeti başkanlığına gelmeden önce bir süre Alman Deutsche Bank’ta, UPG yabancı yatırımlar ortaklığı görevlerinde bulundu.
Mişustin’in başbakan görevine getirilmesinin amacı nedir? Daha fazla vergi toplamak mı, yoksa Medvedev döneminde tıkanma noktasına gelen reformların önünü yeniden açmak mı? Yaptığı ilk açıklamada Mişustin, “Ticaretin önündeki bariyerleri kaldıracağını, yönetim tarzını değiştireceğini, emeklilik reformunun rafa kaldırılmasına ve kamulaştırmaya karşı olduğunu” belirtti. Yeni başbakanın mesajları arasında Yandeks’i desteklemek de bulunuyor.
Putin'in hedefi 2024 seçimi
Peki Cumhurbaşkanı Putin şimdiye kadar sağ kolu olarak bilinen ve “İktidarda formal yer değiştirme” operasyonlarını birlikte yaptığı Dmitriy Medvedev’i neden bir anda oyun dışında bıraktı? Rusyalı yorumcu ve gazeteciler bunun en basit izahını “Medvedyev hükümeti toplumu bıktırmıştı” sözleriyle ifade ederek “Mişustin’li durumun hiç de farklı olmayacağına” vurgu yapıyorlar. Zira bu operasyonun ana amacının Vladimir Putin’in 2024’teki cumhurbaşkanlığı seçimine şimdiden hazırlanmak ve süreç içinde gerekli anayasal altyapıyı oluşturmaktan ibaret olduğunu Putin politikalarını izleyen herkes görebiliyor.
2024’te hayata geçirilecek model Haziran 2019’da Kazakistan’da Nursultan Nazarbayev’i “Devlet üstü konuma getiren” acayip bir proje olup dört sene sonra Rusya’da yeniden uygulanacağı beklenebilir.
30 yıllık süreçte Rusya hükümetlerinden kimler geldi kimler geçti?
Son otuz yıllık süreç içerisinde (henüz SSCB resmen sona ermeden) Rusya Federasyonu hükümetlerinde 12 kişi başbakanlık yapmıştır. Bunlardan üçü cumhurbaşkanlığı da yapmış kişiler olup çeşitli dönemlerde bir koltuktan ötekine intikal ederek, sonra yeniden eski koltuğa dönmüş veya Dmitri Medvedev örneğinde olduğu gibi başkanlık koltuğunu da kaybetmişler.
Bunun ilk örneği 12 Haziran 1991’de Rusya’nın, SSCB’den bağımsızlığının onaylandığı referendumla birlikte yapılan seçimde cumhurbaşkanı seçilen Boris Yeltisin’in aynı yılın sonbaharında yaşanan ekonomik ve politik kaos ortamında siyasi partilerle elde edilen konsensüs sonucunda geçici olarak başbakanlık görevini de üstlenmesi olmuştur ( 6 Kasım 1991-15 Haziran 1992). 1992-1998 yıllarında başbakanlık yapan, büyük ümitler beslenmesine rağmen beklentileri karşılamayan Viktor Çernomırdin istifa etmesinden kısa süre sonra yeniden aynı göreve atanmış, fakat sadece 40 gün koltuğunda kalabilmiştir. Çernomırdin’e daha sonra Rusya Federasyonu’nun Kiev Büyükelçisi görevi uygun bulunmuştur.
Yeltsin iktidarının son yılları olan 1998-99’da birkaç başbakanın koltuğuna veda etmesinden sonra Ağustos 1999’da Vladimir Putin bu göreve atanmış, 31 Aralık 1991’de Boris Yeltsin’in süresinden önce görevinden istifa etmesiyle Vladimir Putin’e cumhurbaşkanlığı yolu açılmıştır. Mart 2008’de cumhurbaşkanı koltuğuna oturan Putin, gereken altyapıyı hazırladıktan sonra 2008’de görevi en güvendiği isim olan Başbakan Yardımcısı Dmitriy Medvedev’e devrederek kendisi başbakan koltuğuna geçmiştir (bu süreç Kommersant’ın Putin’i izleyen yazarı Andrey Kolesnikov’un “Ben Putin’i gördüm”, “Putin beni gördü” ve “Putin Medvedyev’i nasıl seçtirdi?” kitaplarında Andrey’in kendine has uslubuyla detaylı biçimde tasvir edilmiştir.) Haziran 2012’de cumhurbaşkanı koltuğunu Medvedev’den geri alan Vladimir Putin, daha sonra anayasada değişiklik yaptırarak 2018’de altı yıllığına cumhurbaşkanı seçilmiştir.
2024’te anayasaya göre yeniden adaylık şansı bulunmayan Vladimir Putin, 2024’te iplerin tamamını elinde tutan bir lider olmanın anayasal zeminini hazırlamak için, 15 Ocak 2020’de Medvedev’i kenara çekti. Kimi uzmanlar Putin’in, kendisinden sonra gelecek isimlere yer açmak istediğini düşünüyor. Kimi uzmanlara göre ise yarı başkanlık sistemi denenmek isteniyor.
© The Independentturkish