Hükümet karşıtı protestolara sahne olan Ekvador’un başkenti Quito’da gerilimin tırmanmasının ardından Devlet Başkanı Lenin Moreno, sokağa çıkma yasağı ilan etti ve asayişi sağlamak üzere orduyu göreve çağırdığını duyurdu.
Güney Amerika ülkesinde akaryakıt sübvansiyonlarının kaldırılması kararı sonrası bu ayın başlarında patlak veren gösteriler yerini şiddet olaylarına bıraktı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Maskeli protestocular bir televizyon istasyonu, gazete binası ve kamu denetçiliği ofisine saldırdı.
Ateşe verilen kamu denetçisi ofisinin üzerinden siyah dumanlar yükselirken, daha sonra Teleamazonas kanalında da yangın çıktığı haberleri geldi. Maskeli göstericiler, içeride 20 kadar kişinin mahsur kaldığı binaya girmeye çalıştı.
Olayın yaşandığı sırada Associated Press haber ajansına konuşan bir kişi, “Televizyon istasyonuna girmeye kalkışıyorlar, kapıları kırmaya çalışıyorlar. Yardım istiyoruz ancak polis gelmiyor” dedi.
El Comercio adlı gazeteden bir muhabir de AP’ye yaptığı açıklamada, ofislerinin saldırı altında olduğunu, güvenlik görevlilerinin yakalanıp bağlandığını ve saldırganların gazetecilerin saklandığı ofise girmeye çalıştığını söyledi.
Halka “evinizden çıkmayın” çağrısı
Bölgeden gelen görüntülerde, kamu binalarıyla yüksek yapılara keskin nişancılar yerleştirildiği, askeri bir aracın protestocuları ezdiği ve bir göstericinin de kafasından vurulduğu belirtildi.
Gösterilerin büyümesi üzerine sokağa çıkma yasağı ilan eden Moreno, yardımcısı ve savunma bakanıyla birlikte devlet televizyonunda ulusa seslenerek, halktan evlerinden çıkmamalarını istedi ve orduyu sokağa göndereceğini duyurdu.
Maskeli protestocuların, akaryakıt fiyatlarına tepki için binlerce yerlinin yer aldığı grupların bir haftayı aşkın süredir sokaklarda devam eden eylemiyle bir ilgisinin olmadığını savunan Moreno, “Silahlı kuvvetlerimize derhal tüm zaruri önlemleri ve operasyonları yerine getirmeleri emrini verdim. Tüm Ekvador’da asayişi yeniden tesis ediyoruz” dedi.
Bine yakın yaralı, yüzlerce gözaltı
Bu arada ülkenin resmi kamu denetçi kurumu Defensoria del Pueblo yayımladığı son bültenle ülkede günlerdir süren protestoların ağır bilançosunu paylaştı.
Protesto ve şiddet olaylarında ülke genelinde 937 kişinin yaralandığı ve şimdiye kadar en az 6 kişinin öldüğü kaydedilen bültende tutuklanan ve gözaltına alınanların sayısının ise bin 121'e ulaştığı kaydedildi.
Ekvador’un kırsal kesimlerinden başkent Quito'ya gelen yerlilerin sürdürdüğü gösterilerde olaylar çıkmıştı.
Cuma günü ülkenin yasama organı Ulusal Meclis'e girme denemesi yapan yerliler, güvenlik güçlerince geri püskürtüldükten sonra kent merkezindeki birçok caddede taş ve etraftan getirdikleri malzemelerde barikatlar yapmış, dün de bu bölgelerde büyük çatışmalar yaşanmıştı.
IMF’den alınan borç sonrası kemer sıkma kararı
Ekvador hükümeti şubat ayında 4,2 milyar doları (yaklaşık 25 milyar TL) Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) olmak üzere 10 milyar dolarlık (59 milyar TL) borç anlaşması yapmış ve IMF’nin kamu harcamalarının kısılması dahil birçok şartını kabul etmişti.
Devlet Başkanı Moreno, anlaşma çerçevesinde yapılan düzenlemeleri 1 Ekim'de açıklamış ve hükümetin artık ulaştırmacılara sağlanan akaryakıt desteğini kaldırdığını duyurmuştu.
Ülkedeki ulaştırma görevlilerinin 3 Ekim'de gittiği genel grev, öğrenciler, işçi sendikaları ve birçok muhalif organizasyonun da katılmasıyla ülke genelinde protestolara dönüşmüş, göstericiler ve polis arasında şiddetli çatışmalar yaşanmıştı.
Moreno olayların arkasında selefinin olduğunu iddia ediyor
Moreno, devlet başkanlığı koltuğuna oturmadan önce Correa’nın yardımcılığını yapıyordu. İki siyasetçinin arası, Moreno’nun Correa yönetiminde biriken kamu borçlarını kontrol altına alma çabası nedeniyle açılmıştı.
Ekvador lideri, şiddet olaylarından uyuşturucu tacirlerini, organize suç örgütlerini ve selefinin destekçilerini suçlarken, eski Devlet Başkanı Correa ise Moreno hükümetini devirmeye kalkıştığına dair suçlamaları reddediyor.
Ajanslardan da yararlanılmıştır
