İsrail polisinin açıklamalarına göre, Doğu Kudüs'teki bazı İsrailli Araplar (1948 Filistinlileri), Hamas ile İsrail arasında 13 gündür savaş devam ederken Gazze Şeridi'yle dayanışma amacıyla sosyal medya sitelerinde yaptıkları paylaşımlar nedeniyle işten veya üniversiteden atıldı ya da hapse atıldı.
Üç gün önce Nasıra şehrinde kısa bir süreliğine tutuklanan sanatçı Delal Ebu Amine'nin avukatı Abir Bekir Fransız Haber Ajansı AFP'ye yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Kendisi ve ailesi için İngilizce ve İbranice yüzlerce ölüm tehdidi mesajı aldıktan sonra şikayette bulunmak için polis karakoluna gitti ve Facebook'ta bir yorum paylaştığı için burada gözaltına alındı.
Avukat, "Ellerini ve ayaklarını kelepçelediler, hakaret ettiler ve aşağıladılar. Delal üzerinden insanları korkutup ders vermek istiyorlar. Oysa sadece bir cümle yazdı" dedi.
Delal Ebu Amine, sayfasında "Allah'tan başka galip yoktur" yazan siyah bir gönderi paylaşmıştı.
İsrail polisi yaptığı açıklamada, Ebu Amine'yi "kışkırtıcı yayın yayımnlamak" ve "kamu barışını ihlal edebilecek davranış" şüphesiyle tutukladıklarını söyledi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Kışkırtma suçlaması
Şarkıcı olmasının yanı sıra Hayfa şehrinde doktor ve sinir bilimi araştırmacısı olan Delal Ebu Amine'nin Instagram'da bir milyon takipçisi var.
Nasıra kentindeki Sulh Mahkemesi geçtiğimiz çarşamba günü, onun hapishaneden serbest bırakılmasına ve 23 Ekim'e kadar Nasıra kentindeki annesinin evinde ev hapsine alınmasına, 2 bin 500 şekel yani yaklaşık 625 dolar tutarında bir mali kefalet ödemesine ve 45 gün boyunca savaş ve mevcut koşullarla ilgili herhangi bir şey yazmamasına karar verdi.
Polis her gün kışkırtıcı olduğu düşünülen içerik veya görselleri yazan veya beğenen kişilerin tutuklanmasına ilişkin veriler yayımlıyor.
İsrail polisine göre, bunların arasında Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e düzenlediği operasyon sırasında öldürülen İsraillilerin video kasetlerini yayan kişiler de vardı.
İsrailli yetkililere göre İsrail'de, Hamas'ın benzeri görülmemiş operasyonunun ilk gününde çoğu sivil olmak üzere bin 400'den fazla kişi öldürüldü. İsrail ordusuna göre Hamas'ın elinde 203 esir var.
Hamas Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail, Gazze Şeridi'ne şiddetli ve yoğun bombardımanla karşılık verdi ve bunun sonucunda 13 gün önce çoğu sivil 4 binden fazla insan öldürüldü.
1 milyondan fazla insan, bombalamadan kaçmak için veya İsrail'in Gazze Şehri'ni boşaltma uyarısı nedeniyle evlerinden başka bölgelere, özellikle Gazze Şeridi'nin güneyine kaçtı.
Radikaller şikayet ediyor
Zulüm korkusuyla, Doğu Kudüs'teki ve İsrail'deki Arap azınlıktan insanlar, AFP'nin sorularını yanıtlamayı reddetti.
İsrail polisi önceki gün yaptığı açıklamada, Doğu Kudüs'ten "Facebook'ta tahrik suçu işlemek ve terör örgütlerini desteklemek" şüphesiyle 76 kişiyi tutukladığını açıklamıştı.
Bunlar arasında Kudüslü bir avukat, İsrail restoranında çalışan ve sonra kovulan bir aşçı ve iki cami vaizi de bulunuyor.
Avukatlar, kuzeydeki Kabil köyünden bir gencin, "Kalbim seninle" ifadesiyle Gazze'deki çocukların fotoğrafını paylaştığı için 5 gün süreyle tutuklandığına dikkat çekti.
Arap azınlıkların savunulması alanında faaliyet gösteren bir aktivist olan ve Adalet Merkezi'nin yöneticisi Hasan Cabbarin, "Arap vatandaşlara karşı şikayette bulunan çok sayıda sağcı var" dedi.
Avukat Bekir, "davacıların Arapça'dan İbranice'ye yaptığı çevirilerin çoğunlukla yanlış olduğuna ve bağlam dışına çıkan yorumlara yol açtığı" kanaatinde.
Polis Komiseri Kobi Şabtay, yasadışı olarak gördüğü Adalet Merkezi'ne "savaş karşıtı gösterilerin" yasaklandığını duyurdu.
Haklar ve özgürlükler
Haaretz gazetesinin önceki günkü başyazısında yer alan habere göre, İsrail'deki öğrenciler ve işçiler sınır dışı edilmeye ve adli kovuşturmaya tabi tutuluyor.
Gazete, İsrail'de halihazırda uygulanan olağanüstü halin "başta ifade özgürlüğü olmak üzere bireysel hakların ihlali için verimli bir zemin oluşturduğunu" yazdı.
Gazete, Devlet Savcısı Amit Isman'ın Hamas hareketinin yaptıklarına atıfta bulunarak "zulümleri öven sözler yayınlayan herkesin soruşturulması, tutuklanması ve kovuşturulmasına" yönelik önlemleri desteklediğini ekledi.
Ayrıca, "teröre teşvik", "itaatsizlik", "ırkçılık", "şiddet", "isyana teşvik", "dini duygu ve geleneklere zarar verme", "kamu görevlisine hakaret" suçlarının kovuşturulmasının sıkı bir şekilde yürütülmesini istediğini de belirtti.
Haaretz açıklamalarına şöyle devam etti:
Genel eğilime (İsrail, Hamas karşıtı) aykırı tutumlar ifade eden Arap vatandaşları işlerinden atıldı. Örneğin Rehovot Belediyesi, şehirdeki inşaat projelerinin müteahhitlerinden şantiyede Arap işçi bulunmadığına dair bir beyan imzalamalarını istedi.
Öğrencilerin ve işçilerin ihraç edilmesi
"Musavat" insan hakları derneği müdürü Cafer Farah, "Savaşın başlangıcından bu yana sosyal paylaşım sitelerinde Gazze Şeridi ile dayanışma amacıyla görüşlerin ifade edilmesiyle ilgili nedenlerden dolayı 150'ye yakın işçi ve 200'e yakın erkek ve kadın (Arap) öğrenci çeşitli üniversite ve enstitülerden ihraç edildi" dedi.
Önceki gün, İsrail üniversitelerinin rektörleri Eğitim Bakanı Yove Cash'e hitaben bir açıklama yayımladılar ve "Kendilerinin de terör örgütleriyle dayanışmalarını ifade eden az sayıdaki kişiden hesap soracaklarını" belirttiler.
Petah Tikva'daki bir hastane, hesaplarından birinde "terörizmi desteklediğini" belirten bir paylaşım yapan bir doktorun işten çıkarıldığını doğruladı.
Davayı takip eden bir grup avukatın ifadesine göre, Tiberya kentindeki bir Arap öğretmen, Instagram'daki "Gözler Filistin'de" sayfasındaki bir gönderiyi beğendikten sonra bir sonraki duyuruya kadar işten çıkarıldı.
Tiberya belediye başkanı vekili Bou Ezz Yusuf, "Öğretmek istiyorsa bırakın gitsin ve Gazze'de öğretsin" dedi.
Independent Arabia, AFP