AYM: 'Hendek Operasyonları'nda güvenlik güçlerinin ölümcül güç kullanmalarının mutlak zorunlu olduğu kanaatine varılmıştır

AYM, yaşanan olayları "silahlı ayaklanma" olarak değerlendirdi

Fotoğraf: AA

Anayasa Mahkemesi, Şırnak'ın Cizre ilçesinde 2015 yılından 2016 yılının şubat ayına kadar devam eden  ve 100'den fazla kişinin ölümüyle sonuçlanan "hendek operasyonlarıyla" ilgili ölenlerin yakınlarının yaptığı 17 başvuruya ilişkin kararını verdi.

"Ölenlerin yaşam haklarının ihlal edildiği" iddiasıyla yapılan başvuruyu oybirliğiyle reddeden AYM; değerlendirmesinde, "Güvenlik güçlerinin kendilerinin ve başkalarının hayatlarını koruma, silahlı ayaklanmayı bastırma meşru amaçlarına daha hafif bir sınırlama ile ulaşmalarının mümkün olmadığı ve ölümcül güç kullanmalarının mutlak zorunlu olduğu kanaatine varılmıştır" ifadesi yer aldı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Anayasa Mahkemesi’nin oybirliği ile aldığı karar şöyle:

Sağlık yardımı sağlanmamasından dolayı yaşamı koruma yükümlülüğünün ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna, yaşam hakkının öldürmeme yükümlülüğü bakımından ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna, yaşam hakkının usul boyutu bakımından ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna, başvurucular Mehmet Tunç, Asya Yüksel, Serdar Özbek, Yasemin Çıkmaz, Ahmet Tunç, Esmer Tunç, Zeynep Tunç, Barış Tunç, Çiğdem Tunç, Evin Tunç, Serhat Tunç, Abdulkerim Özbek, Buşra Özbek ile Abdullah Çıkmaz’ın kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna, başvurucular Ahmet Tunç, Esmer Tunç, Zeynep Tunç, Barış Tunç, Çiğdem Tunç, Evin Tunç ve Serhat Tunç, Abdulkerim Özbek, Buşra Özbek ile Abdullah Çıkmaz’ın bireysel başvuru haklarının ihlal edildiğine ilişkin iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna, başvurucular Ahmet Tunç, Esmer Tunç, Zeynep Tunç, Barış Tunç, Çiğdem Tunç, Evin Tunç, Serhat Tunç, Abdulkerim Özbek, Buşra Özbek ile Abdullah Çıkmaz’ın kötü muamele yasağı, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkı ile din ve vicdan özgürlüğünün ihlal edildiğine ilişkin iddialarının başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna, Anayasa'nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının maddi boyutunun ihlal edilmediğine, Anayasa'nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının usul boyutunun ihlal edilmediğine, kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına gönderilmesine 5/7/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU