Lozan Barış Antlaşması revize edilmeli

Vahit Özdemir Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: İnönü Vakfı Arşivi

TBMM Hükümeti 3 Aralık 1920'de Gümrü Antlaşmasını; 1 Mart 1921'de Moskova'da Afganistan Krallığıyla Türkiye Afganistan Dostluk Antlaşmasını; 16 Mart 1921'de Rusya ile Moskova Antlaşmasını; 20 Ekim 1921'de Fransa ile Ankara Antlaşmasını; 11 Ekim 1922’de Mudanya Mütarekesini ve 24 Temmuz 1923'de de Lozan Barış Antlaşmasını imzalamıştır.

Lozan Barış Antlaşmasına TBMM Hükümeti adına imza koyan Dışişleri Bakanı İsmet Paşa'nın hiç diploması tecrübesi yoktu. 

Osmanlı İmparatorluğu zamanında askeri ataşelik dahi yapmamıştı. Fransızcası yetersizdi. 

Kulakları ağır işitiyordu. Üstelik İsmet Paşa Yüzbaşı rütbesindeyken şeker hastalığına yakalanmıştı.

 

ismet inönü.jpg
İsmet İnönü / Fotoğraf: İnönü Vakfı Arşivi

 

Lozan ile Ankara arasında irtibatı sağlayan telgraf hatları İngilizlerin kontrolündeydi.

Gelen giden kriptoları İngilizler rahatlıkla açabiliyorlardı.

Diplomatik kurye ile yazışmalar ise çok vakit alıyordu.

İsmet Paşa'nın karşısında yer alan diğer ülkelerin diplomatları çetin ceviz idi.

 

lozan inönü imza 2.jpg
İsmet İnönü Lozan Barış Antlaşmasını imzaladığı anı gösteren kare / Fotoğraf: İnönü Vakfı Arşivi

 

24 Temmuz 1923'de imzalanan Lozan Barış Antlaşmasıyla 12 adaları İtalya'ya (1947 yılında Paris Antlaşmasıyla Yunanistan'a) verildi.

Kıbrıs, Mısır ve Sudan resmen İngiltere'ye bırakıldı.

Kerkük ve Musul ise Milletler Cemiyeti'nin insafına terk edildi.

Daha sonra ise elimizden gitti.

 

lozan-55-1.jpg
Fotoğraf: İnönü Vakfı Arşivi

 

Lozan'ın hezimet olduğunu bizzat İsmet Paşa Lozan'da kaldığı otelde basın mensuplarına yaptığı açıklamayla dile getirdi.

İsmet Paşa'nın "Her şeyi kabul ettim" sözleri de hezimetin acı bir itirafı niteliğindedir.

Lozan Barış Antlaşması 100 yıllık bir süre için mi imzalanmıştır?

Hayır, bu bir şehir efsanesidir.

İnönü, imza töreninden çıkarken şöyle demişti:

Oh be! Bir 100 yıl kazandık. 

 

lozan-69-1.jpg
Fotoğraf: İnönü Vakfı Arşivi​​​​​​​

 

12 Adalar İsmet Paşa’nın basiretsizliği yüzünden Paris’te Yunanistan’a peşkeş çekildi

II. Dünya Savaşı yıllarında Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak idi ve direkt Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'ye bağlıydı.

Mareşal Çakmak Almanya'nın savaşı kaybedeceğini anladığında İnönü’ye şöyle bir teklifte bulundu;

1944 yılında Almanya'ya savaş ilan edelim ve Lozan'da kaybettiklerimizin bir kısmını telafi edelim.

İnönü, Mareşal Çakmak'ın bu teklifini derhal reddetti ve Mareşal Çakmak'ı re'sen emekliye sevk etti.

Oysa Mareşal Çakmak, 1917 yılında Filistin cephesinde İnönü'yü Enver Paşa tarafından kurşuna dizilmekten kurtarmıştı.

1938 yılında Mareşal Çakmak Cumhurbaşkanlığı makamını altın tepsi içerisinde İnönü'ye sunmuştu.

10 Ağustos 1920'de Sevr'de Türkiye'yi ölümle tehdit ettiler, 24 Temmuz 1923'de ise bizi sıtmaya razı ettiler.

Horoz seslerinin dahi duyulduğu adaların Türkiye'ye iadesi gerekmektedir.

 

Lozan Barış Antlaşmasının revize edilmesi bir zarurettir. 

Bu revize görüşmelerini mevcut Büyükelçilerle yapmamız mümkün değildir.

Dışişleri Bakanlığının hantal bir yapısı vardır.

AK Parti hükümetleri Dışişleri Bakanlığına bir türlü hakim olamamıştır.

Dışişleri Bakanlığının 3'te 1'i FETÖ’cüdür.

2019 yılında yapılan genel milletvekili seçimlerinde aday olan 8 Büyükelçi'den 6'sı muhalefet partilerinden, 2'si ise AK Parti'den milletvekili adayı olmuşlardır.

Mevcut Büyükelçilerin büyük bir çoğunluğu AK Parti hükümetlerine muhaliftirler.

Bugün yurtdışındaki bir Büyükelçi'nin devletimize maliyetinin en az 50 bin dolar olduğunun teyidini yüksek bilgilerinize sunuyorum.

 

Lozan Barış Antlaşmasıyla Türkiye'de 3 azınlık cemaati vardır:

Rumlar, Ermeniler ve Yahudiler.

Kadim Süryani Cemiyetinin metropoliti Lozan’a telgraf çekerek kendilerini Türk olarak hissettiklerini ve ekalliyet statüsünü asla kabul etmeyeceklerini bildirmiştir.

 

Mondros mütarekesinden sonra İnönü, Kazım Karabekir'e bir mektup yazarak ABD mandasını teklif etmiştir.

Not: Bu tarihi bilgileri Millet Partisi'nin kuruluş çalışmaları sırasında bizzat Mareşal Fevzi Çakmak (1876-10 Nisan 1950) parti kurucuları arasında yer alan Osman Bölükbaşı'ya (1911- 06 Şubat 2002) anlatmıştır.

Osman Bölükbaşı akrabamız olup, yukarıdaki tarihi olayları bendenize nakletmiştir.

Millet Partisi (MP) 20 Temmuz 1948 tarihinde kurulmuştur.

Fahri Genel Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak idi.

 

 

* Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU