Gazeteci yazar Murat Yetkin, dün Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı konuşma hakkında bir analiz yazdı.
Yetkin, kişisel blogunda kaleme aldığı “Sadece kovit değil, Erdoğan’ın Türkiye tablosu dökülüyor” başlıklı yazıda şu görüşlerine yer verdi:
umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün, 29 Mart’ta hükümetinin kovit salgınıyla mücadelede maalesef gerilemesini kabul etmek mecburiyetinde kaldı. Salgın, 29 Mart konuşmasında Erdoğan’ın verdiği bilgiye göre, nüfusun yüzde 80’inin yaşadığı 58 il “çok yüksek yüksek risk” düzeyine vurdu. Aylardır kendi açıkladığı önlemleri AK Parti il ve ilçe kongrelerindeki kucak kucağa görüntülerle ihlal edilmesiyle övünen Erdoğan dün canlı yayında hâlâ “maske, mesafe, temizlik” diyordu. “Maalesef” ve “mecburiyet” sözcüklerini telaffuz etmeden önceyse hâlâ kendi yönetiminde Türkiye’nin dünyadaki en akılcı önlemleri aldığından söz ediyordu. Bilim insanlarının, tıp insanlarının dilinde tüy bitti, “yanlış yapılıyor” diye. Ama sadece kovit değil, başka açılardan da Erdoğan’ın Türkiye tablosu adeta tel tel dökülüyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Hükümetin ekonomi konusunda kötü bir sınav verdiğini kaydeden Yetkin, yazısının bir kısmında ayrıca şu ifadeleri kullandı:
Artık âdet oldu, AK Parti iktidarının önemli isimleri özellikle dış dünyaya ve “piyasalara” mesaj vermek istediklerinde artık yandaş gazete ve televizyonlarla filan vakit kaybetmiyorlar. Oralarla oynarken kırdılar, artık kimse üzerinde etkisi olmadığını biliyorlar. Onun yerine doğrudan Amerikan ekonomi kanalı Bloomberg’e konuşuyorlar.
Örneğin Cumhurbaşkanının Güvenlik ve Dış Politikalar Baş Danışmanı İbrahim Kalın S-400 füzeleri konusunda oraya konuşmuştu. Yeni Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu da ilk mülakatını Bloomberg’e verdi. Amacı “piyasaları” teskin etmek, faizi öyle hemen düşürmeyeceğini söylemekti. Ama beklenin tersi oldu ve Türk lirası ABD doları karşısında yeniden değer kaybetmeye başladı, 29 Mart’ta 8,18’i gördü.Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, kovit salgının Türkiye haritasını kıpkırmızı yaptığı 29 Mart konuşmasında bu manzarayı “temelsiz ve derinliksiz finans hareketleri” olarak tanımladı. Madem o kadar önemsiz, o zaman neden bir hafta içinde ikinci defa vatandaştan evdeki dolarını, altınını bankalara getirmeye çağırdı Erdoğan? Vatandaşın güven duygusu da dökülüyor. Ondan olmasın?
yetkinport.com, Independent Türkçe