Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı İshak Sağlam ile bir araya geldi.
Saadet Partisi Genel Merkezinde bir araya gelen Karamollaoğlu ve Sağlam, görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Yeni anayasa çalışmaları konusundaki düşüncelerini Karamollaoğlu'na ilettiklerini belirten Sağlam, 1982 anayasasının birçok defa değiştirilmesine rağmen ülkenin huzur ve güven ortamı içerisinde yaşaması için yeterli olmadığını dile getirdi.
Anayasanın mutlaka değişmesi gerektiğini vurgulayan Sağlam, "Bu ülke birkaç askerin darbe sonucu oluşturduğu ortamdan faydalanarak yazdığı metinlere mahkum edilmemelidir. Bu ülke bunu hak etmiyor. Bu ülke sivil, halkın iradesiyle ve oyuyla seçilmiş parlamentonun bir araya gelip yeni bir anayasa yapmaya layık bir toplumdur" diye konuştu.
Anayasa konusunda ilkelerinin bulunduğunu belirten Sağlam, "İlk ortaya koyduğumuz düşünce, hiç kimse kendi düşüncesini, ideolojisini bu anayasaya dayatmamalıdır" dedi.
"Türkiye'nin dış politikada açılımlar yapmasını önemsiyoruz"
Karamollaoğlu ise bir basın mensubunun, Türkiye'nin Mısır ve Suudi Arabistan'la diyalog kurma çalışmalarına ilişkin sorusuna, "Türkiye'nin son zamanlarda dış politikada açılımlar yapmasını önemsiyoruz. Bizim bölgede mutlaka bu gelişmelerden etkilenen ülkeleri bir araya getirmeye ihtiyacımız var" yanıtını verdi.
İslam aleminin içinde bulunduğu dağınıklığa işaret eden Karamollaoğlu, bölgedeki Müslüman ülkelerin "başka emelleri bulunan ülkelerin etkisi altında kalmadan, kendi inisiyatifleriyle bir araya gelerek diyalog kurması" gerektiğine dikkati çekti.
Aynı soruyu yanıtlayan Sağlam da Türkiye'nin, özellikle İslam ülkeleriyle hareket etme üzerine bir gayret içerisinde olması gerektiğini belirterek, "Siyonist rejim" dışında bütün ülkelerle diyalog geliştirmesinin de önemli olduğunu vurguladı.
Bu ilişkilerin, Müslümanların genel menfaati ve korunması üzerine kurulması gerektiğini söyleyen Sağlam, "Bunlar bütün İslam ülkelerini kapsamalıdır. Artık siyasi, askeri, ekonomik birliklere ve sözleşmelere evrilmelidir diye düşünüyoruz. Bu nedenle olumlu bir gelişme olarak görüyoruz" dedi.
Yeni anayasada "anadilde eğitim" konusunun bulunup bulunmamasına ilişkin değerlendirmesi sorulan Sağlam, "Biz olaya bir dil ya da kavim meselesi olarak bakmıyoruz. Bu ülkede 83 milyon insan yaşıyor. Bu insanların temel insan hakları neyse, ayrım gözetilmeksizin hepsinin haklarının tam olarak verilmesini kastediyoruz. Sadece Kürtlerin değil, bu ülkede kendini başka bir isimle adlandıran her kim varsa temel insan haklarının bu anayasada tanımlanması gerektiğini düşünüyoruz" diye konuştu.
AA
