Geçen sene bu zamanlar "Çin'de salgın varmış" cümlesiyle andığımız koronavirüs, son bir yılda 107 milyondan fazla insana bulaşıp, 2,3 kişinin yaşamına mal oldu.
Salgının başlamasından bir yıl sonra üretilen aşıların denenmeye başlamasıyla ümitler biraz olsun yeşerse de Kovid-19 aşılamalarına ilişkin geniş bir veri tabanı oluşturan Bloomberg'e göre bugünkü hızla devam edilirse dünyanın tamamının yüzde 75 aşılama oranına ulaşması 7 yıl alacak.
Böyle bir senaryonun ekonomik sonuçları henüz net değil. Ancak koronavirüsle mücadele için hükümetlerin ve merkez bankalarının aldığı önlemler, piyasaya enjekte edilen likit paranın da rekor seviyeye ulaşmasına neden oldu.
Reuters, mayıs tarihli haberinde bile para otoritelerince yapılan teşviklerin 15 trilyona ulaştığını, bu durumun bilançolarda sarsıntıya neden olacağını yazmıştı.
Bloomberg'in 28 Aralık'ta yayımladığı verilere göre dünyanın en büyük 12 ekonomisindeki para arzı 94,8 trilyon doları geçti.
Buna karşılık borçlanma oranını hesaplayan Uluslararası Finans Enstitüsü, küresel borcun 2020 sonu itibarıyla 277 trilyon dolara ulaşacağını öngördü. Bu, küresel gayrisafi hasılanın yüzde 365'i.
Uluslararası Para Fonu (IMF), pandeminin başından bu yana, her ülkenin koronavirüse karşı aldığı önlemler için ne kadar harcadığının kaydını tutarak belli aralıklarda güncelliyor.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerden seçtiğimiz beşer örneğin Türkiye ile kıyaslamasına geçmeden önce IMF'nin Türkiye için aldığı notlara göz atalım.
İlk koronavirüs vakasını 11 Mart'ta duyuran Türkiye'de 11 Şubat 2021 itibarıyla toplam vaka sayısı 2,5 milyonun üzerinde. Bugüne kadar 27 binden fazla insan yaşamını yitirdi.
İkinci çeyrekte yüzde 9,9 küçülen Türkiye ekonomisi, üçüncü çeyrekte ise yüzde 6,7 büyüdü.
Maske takma zorunluluğu, kısmi sokağa çıkma yasakları, restoran, kafe gibi müesseselerde "gel-al" uygulamasına geçilmesi, eğlence yerlerinin kapalı tutulması gibi önlemlerle devam eden Türkiye, son olarak aralık ayında Birleşik Krallık, Danimarka, Hollanda ve Güney Afrika'ya uçuşları yasakladı.
"Ekim başı itibarıyla önleyici maliye politika paketinin 646 milyar liraya (91,7 milyar dolar) ulaştığı tahmin ediliyor" diyen IMF, bu miktarın Türkiye'nin gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 12,9'una denk geldiğinin de altını çiziyor.
IMF'nin açıklamasına göre bu miktarın 173 milyar lirası bütçeden karşılandı. Paketin kapsamına giren başlıkları ise şöyle:
1- Şirketler ve hanehalkına kredi garantileri (Yaklaşık 48,7 milyar dolar)
2- Şirketler için vergi ertelemeleri (Yaklaşık 10,6 milyar dolar)
3- Kamu bankalarına sermaye takviyesi (Yaklaşık 3,8 milyar dolar)
4- Cumhurbaşkanlığı kararıyla Şubat 2021'e uzatılan kısa çalışma ödeneği (Yaklaşık 3 milyar dolar)
5- Gıda ve konaklamada KDV'nin Mayıs 2021'e kadar düşürülmesi
6- İşten çıkarma yasaklarının Mart 2021'e uzatılması
Bu haber için seçilen ABD, Birleşik Krallık, Almanya, İtalya ve İsveç gibi gelişmiş ülkeler ile Çin, Arjantin, Brezilya, Rusya ve İran gibi gelişmekte olan ülkelerin yaptığı harcamalar kıyaslandığında aşağıdaki gibi bir genel tablo ortaya çıkıyor.
ÜLKELER | SALGINLA MÜCADELE PAKETİ | GAYRİSAFİ YURTİÇİ HASILAYA ORANI |
ABD | 4 trilyon dolar | Yüzde 18 |
İtalya | 1 trilyon dolar | Yüzde 50 |
Almanya | 918 milyar dolar | Yüzde 24 |
Birleşik Krallık | 387 milyar dolar | Yüzde 13 |
İsveç | 96,6 milyar dolar | Yüzde 18 |
Çin | 945 milyar dolar | Yüzde 6,6 |
Brezilya | 222 milyar dolar | Yüzde 12 |
Türkiye | 91,7 milyar dolar | Yüzde 12,9 |
Rusya | 87 milyar dolar | Yüzde 5 |
İran | 45 milyar dolar | Yüzde 10 |
Arjantin | 27 milyar dolar | Yüzde 6 |
Sayıları bir kenara bırakıp bu sayıların detaylı içeriğine gelirsek de şöyle bir tablo karşımıza çıkıyor:
ABD
Yaklaşık yarım milyon insanın hayatını kaybettiği ABD'nin tarihindeki en büyük devlet desteği paketi 27 Mart 2020'de 45'inci Başkan Donald Trump tarafından imzalanmıştı.
2,3 trilyon dolarlık bu ilk paket, ülkenin gayrisafi yurt içi hasılasının yüzde 11'ine eşitti.
Tam adı "Koronavirüs Yardım, Destek ve Ekonomik Güvenlik Sözleşmesi (CARES ACT)" olan paket şunları içeriyordu:
ABD vatandaşları için tek seferlik vergi iadesi: 293 milyar dolar
İşsizlik yardımları: 268 milyar dolar
Ekonomik anlamda en zor durumdakilere gıda güvenliğini sağlamak: 25 milyar dolar
Kredi ve garantiler yardımıyla kurumsal iflasları engellemeye yönelik destek: 510 milyar dolar
Küçük işletmelerin çalışanlarını işten çıkarmamaları için kredi affı: 349 milyar dolar
Hastanelere mali yardım: 100 milyar dolar
Eyalet ve yerel yönetimlere transferler: 150 milyar dolar.
IMF aracılığıyla uluslararası yardımlar: 49,9 milyar dolar
Maaş Koruma Programı ve Sağlık Hizmeti İyileştirme Desteği: 483 milyar dolar. Bunun içinde virüs test çalışmaları için ayrılan 25 milyar dolar da var.
Öğrenci kredileri de düşünüldü
Eski Başkan Trump, 8 Ağustos 2020'de öğrenci kredileri, işsizlik yardımları, bordro vergileri ve ev sahiplerinin kiracılarını evden çıkarma yasağına yönelik dört ayrı kararnameyi imzalamıştı.
Kararnamede, işsizlik yardımları için Afet yardım Fonu'ndan 44 milyar dolar aktarılmasını da öngörüyordu.
Son olarak 28 Aralık 2020'de imzalanan ve ülkenin gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 4,5'ine denk gelen koronavirüs destek paketi 877 milyar dolardı. Bu yeni paketle, martta imzalanan ve vatandaşlara haftalık yapılan 600 dolar nakit ödemesi de 300 dolara indirildi.
The Washington Post'un haberine göre ABD'nin bugüne kadar onayladığı koronavirüs paketinin değeri 4 trilyon dolara ulaştı. Bunun yarısından fazlası işletmelere, 651 milyar doları vergi indirimlerine, 454 milyar doları piyasayı istikrara kavuşturması için ABD Merkez Bankası'na verildi.
670 milyar doları maaş koruma programı çerçevesinde dağıtılırken toplam paketin beşte biri, yani yaklaşık 884 milyar doları çalışanlara ve ailelere sunuldu.
İTALYA
Salgının başında Çin'den sonra en kritik ülke sıralamasında ikinci sıraya yükselen İtalya'da bugüne kadar 92 binden fazla insan öldü.
Mayısa kadar devam eden ülke genelindeki sokağa çıkma yasağı ve kapanmalar, haziran başına kadar kademeli olarak kaldırılmıştı.
Ancak vaka sayısının artmasıyla ağustostan itibaren hükümet yeni önlemler açıkladı. Gece kulüplerinin kapatılması, hijyen ve karantina kurallarına uymayanlara verilen cezaların artırılması, olağanüstü hâlin Ocak 2021'e kadar uzatılması bu önlemler arasındaydı.
Son olarak Avrupa Birliği'nin sağladığı pandemi yardım fonunun yönetimi gibi bazı konularda anlaşmazlık yaşayan koalisyon ortaklarından Yaşayan İtalya partisinin 13 Ocak'ta hükümetten desteğini çekmesinin ardından Başbakan Giuseppe Conte de görevinden istifa etti.
İtalya'nın 17 Mart'ta açıkladığı "Cura İtalya" adlı ilk acil durum paketi 25 milyar euroydu. Bu miktar da ülkenin gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 1,6'sı. Bu paketin 3,2 milyarı İtalyan sağlık sistemi için ayrılmıştı. 10,3 milyar doları "işgücünü korumak, işten çıkarılanlara ve kendi adına çalışanlara gelir desteği vermek" başlıklarını içeriyordu.
6 Nisan tarihli "Likidite Kararnamesi" 400 milyar euroya varan (GSYİH'nın yüzde 25'i) ilave devlet teminatlı kredileri içeriyordu.
Bu krediler ve önce açıklanan teşvik paketiyle birlikte, Euro bölgesinin üçüncü büyük ekonomisini korumak için açıklanan miktar 750 milyar euroya ulaştı.
Euro bölgesinin en yüksek kamu borcu olan ülkesi
15 Mayıs 2020'de açıklanan diğer bir pakette ise 55 milyar euroluk mali önlemler vardı. Bu paketteki ailelere gelir desteği 14,5 milyar euro, sağlık sistemine destek 3,3 milyar euroydu.
Hükümetin 8 Ağustos'ta açıkladığı, gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 1,6'sına denk gelen üçüncü paket 25 milyar euroydu. Kısa çalışma ödeneğini uzatan, yeni işe alınanlar için sosyal güvenlik kaydığını askıya alan, bazı aile ve işçileri destekleyen kısmı 12 milyar euro değerindeydi.
27 Ekim'de salgın önlemlerinden en fazla etkilenen sektörlere 5,4 milyar euro daha ayrıldı.
2021 ortasında parlamento tarafından 32 milyar euroluk yeni teşvik paketini onaylayan İtalya, yüzde 154,2 ile Euro bölgesinin en yüksek kamu borcu olan ülkesi.
ALMANYA
İlk vakanın görüldüğü ocak ayının hemen sonrası karantina önlemleri başlatan, komşu ülkelerle sınırlarını kapatan Almanya, bu önemleri haziran ortasına kadar yavaş yavaş gevşetmişti.
Ancak yaz aylarında vaka sayılarının artmasıyla önlemler geri geldi, büyük etkinlikler yıl sonuna kadar yasaklandı, zorunlu seyahatler dışında insanların seyahat etmemesi tavsiye edildi, test yaptırma ve 14 günlük karantina zorunluluğu geri geldi. Son olarak kasım ayında ulusal çapta sokağa çıkma yasağı uygulaması başlatıldı. Buna göre aciliyeti olmayan dükkanların açılmaması, otellerin turist almaması, toplaşmaların 5 kişiyle sınırlı tutulması gibi uygulamalar 14 Şubat'a kadar devam edecek.
Kovid-19'la mücadelede alınan mali önlemler iki ek bütçe ile başlatıldı. Bunlardan ilki, ülkenin gayrisafi yurt içi hasılasının yüzde 4,9'una denk gelen 156 milyar euroluk martta açıklanan bütçe.
Haziranda açıklanan ikinci bütçenin değeri ise 130 milyar euro. Bu meblağ da Almanya'nın gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 4'ü.
İlk etapta açıklanan paketler, sağlık ekipmanları, hastane kapasiteleri, araştırma ve geliştirmenin yanı sıra kısa çalışma ödeneği, düşük gelirli aileler için çocuk bakımı ve kendi adına çalışanlar için temel gelir desteğini kapsıyordu.
Start-up'lar unutulmadı
Salgında en fazla etkilenen küçük işletme sahipleri ve kendi adına çalışanlara 50 milyar euroluk hibeyi de kapsayan destekte start-up'lara 2 milyar euro ayrılmıştı.
Yeni oluşturulan ekonomik istikrar fonu ve ülkenin kalkınma bankası KfW yoluyla hükümet, farklı ölçekteki firmalara ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlara devlet garantisi sağladı. Bu da toplam teşviği 757 milyar euroya kadar (GSYİH'in yüzde 24'ü) yükseltti.
Federal hükümetin desteğine ek olarak yerel yönetimler de 141 milyar euroluk doğrudan destek açıkladı.
Redaktionsnetzwerk Deutschland (RND)'ın verilerine göre ülkede bugüne kadar salgına karşı açıklanan mali paket, 1,6 trilyon dolara ulaşabilir.
BİRLEŞİK KRALLIK
İlk vakanın tespit edildiği 31 Ocak 2020'den bu yana 114 bine yakın insanın yaşamını yitirdiği Birleşik Krallık'ta ekonomi, 2020'de yüzde 10 küçüldü.
4 Ocak 2021'de yeni sokağa çıkma yasakları ve okulların kapanması kararı alan Birleşik Krallık'ın aldığı mali önlemler ise şöyle:
Ulusal Sağlık Hizmeti (National Health Service-NHS), kamu hizmetleri ve hayır işleri için ayrılan: 48,5 milyar sterlin
İşletmeleri desteklemek uygulamaya sokulan vergi affı ve küçük işletmelere direkt hibe: 29 milyar sterlin
Virüsten çok daha fazla etkilenecek kişilere verilen sosyal güvenlik desteği: 8 milyar dolar.
Birleşik Krallık hükümetine kalkınma bankası British Business Bank aracılığıyla KOBİ'leri desteklemek için verilen kredi garantileri: 5,3 milyon sterlin
Ek olarak KDV ödemelerini 2020 sonuna, kendi adına çalışanların gelir vergisini altı ay boyunca erteleyen Birleşik Krallık yönetimi, mart-mayıs dönemi için, serbest çalışanların ve işten çıkarılanların gelir kaybının yüzde 80'ini ödeyeceğini duyurdu.
İşten çıkarılanlar için ayda maksimum 2 bin 500 sterlin ödeme yapılan uygulama, ekim sonuna ertelenmişti. Daha sonra üç ay daha uzatıldı.
Verilen hibe ve kredileri inovasyona yatıracak firmalar için 1 milyar sterlinlik ayrı bir paket hazırlandı.
IMF aracılığıyla uluslararası yardım için ise 150 milyon sterlin ayrıldı.
Temmuz ayında parlamentodan geçen, istihdamı korumayı hedefleyen yeni paket ise ücretsiz izne çıkmak zorunda olanlara ocak sonuna kadar 1000 sterlin ödenmesi, uzun vadede işsizlik riski ile karşı karşıya olan gençlerin asgari ücretinin (hafta 25 saatlik) altı ay boyunca karşılanması, turizm ve konaklama sektörlerinde KDV indirimi, enerji verimliliğini destekleyen altyapı yatırımlarına kamu harcamasının artırılması, kendi kendine izolasyona girdiği için çalışamayan düşük gelirlilere 130 ila 182 sterlin nakit verilmesi gibi başlıkları içeriyordu.
24 Eylül'de açıklanan destek paketi ise önceden verilen pek çok yardımın uzatılmasını kapsıyordu.
Kasım ayında başlatılan ve altı ay sürecek paketle, küçük ve orta ölçekli işletmelerde çalışanlardan, mesailerinin en az üçte birini yapanlara normal maaşlarının en az yüzde 77'sinin ödeneceği, bunun yüzde 55'inin işveren, yüzde 22'sinin de devlet tarafından karşılanacağı belirtildi. Turizm ve konaklama sektörüne yapılan KDV indirimi mart sonuna uzatıldı.
Toplam yardımların dörtte biri maaş ödemelerine gitti
Bütçe Denetleme Komisyonu'nun 25 Kasım'da yaptığı açıklamaya göre 2020-2021 mali yılında Kovid-19 önlemleri kapsamında yapılan harcamalar 280 milyar sterlin. Bunun yaklaşık 73 milyar sterlini doğrudan salgın süresince çalışamayacak durumda olanların maaşlarının yüzde 80'inin ödenmesi için harcandı.
Salgın döneminde en büyük yükü çeken sağlık hizmetlerine ise geçen yıl toplamda 127 milyar ek maddi destek sağlandı. Ayrıca salgın süresince kepenk kapatmak zorunda kalan işletmelere 66 milyar sterlin kadar kredi ve hibe sağlandı.
2021-2022 için ise 55 milyar sterlin ayrıldı. Bu ayrılan miktar içinde virüs testi, kişisel koruma ekipmanı, aşılar ve işsizlik yardımları da var.
Maliye Bakanı Rishi Sunak, 5 Ocak 2021'de yaptığı açıklamada perakende, konaklama ve rekreasyon sektörlerine işletme şube başına 9 bin sterline kadar hibe imkanı sağlanacağını duyurdu. Bu, 4,6 milyar sterlinlik hibe programı anlamına geliyor.
İSVEÇ
Salgının başından itibaren sürü bağışıklığı yöntemini uygulayan ve bu konuda da çok fazla eleştiri alan İsveç'te vaka sayısı 600 bine yaklaştı, ölü sayısı ise 12 bini geçti.
İsveç yönetiminin tahminlerine göre bugüne kadar duyurulan ve uygulamaya konulan salgın önlemleri yaklaşık 803 milyar İsveç Kronu. Yani, yaklaşık 80 milyar euro. Bu miktar da ülkenin 2019 tarihli gayrisafi yurt içi hasılasının yaklaşık yüzde 16'sı. 803 milyar kronluk mali paketi oluşturan başlıkların bir kısmı şöyle:
1- Kısa çalışma ödeneği desteği, ücretli izin geçici desteği, orta ve küçük ölçekli şirketlere verilen destek,
2- Medya, kültür ve spor sektörlerine eğitim çalışmaları için yapılan yardım
3- Salgından en fazla etkilenen sektörlere işsizlik ve kira yardımı
4- Çevre projelerini destekleyen işlerde ve yazın bir işte çalışan gençleri desteklemek
5- Kovid-19 testlerini artırmak için harcamalar
6- İskandinav Havayolları ve kamu kuruluşlarına kredi desteği
Dünya Sağlık Örgütü'ne 40 milyon kronluk yardım yapan İsveç, eylülde onayladığı ilave paketle belediyelere 5,5 milyar kron (545 milyon euro) yardım yapacağını duyurdu.
İsveç parlamentosu mali teşvik paketi ve reformlarını 2021 için 105 milyar kron ve 2022 için 85 milyar kron daha genişletmeyi görüşüyor.
ÇİN
Salgının başladığı Çin'de bir yıl önce 7 bine yaklaşan günlük vaka sayısı, 14'e kadar gerilemiş durumda.
IMF'nin tahminlerine göre Çin'in aldığı önleyici mali tedbirlerin büyüklüğü 4,8 trilyon yen (613,3 milyar euro). Bu da ülkenin gayrisafi yurt içi hasılasının yüzde 4,7'sine denk geliyor. Sağlık ekipmanı üretimi, işsizlik sigortası ödemelerinin artırılması, göçmen işçilere destek, vergi afları ve ilave kamu yatırımları bu paketin kapsamında.
Küçük ve orta ölçekli şirketlere verilecek 400 milyar yenlik (51 milyar euro) destek ve yol, liman ve elektrik kullanımlarındaki 900 milyar yeni (115 milyar euro) aşan tarife kesintileri, 4,8 trilyon yenlik paketin dışındaki kamu harcamaları.
Çin ekonomisi 2020'de önceki yıla göre yüzde 2,3 oranında büyüme gösterdi. Ülkenin gayrisafi yurt içi hasılası geçen yıl 101,60 trilyon yuan (13 trilyon euro) seviyesini gördü.
ARJANTİN
45 milyon nüfuslu Arjantin'de, ilk vakanın görüldüğü 3 Mart 2020'den bu yana koronavirüs bulaşanların sayısı 2 milyona ulaştı.
Yaklaşık 50 bin vatandaşını kaybeden ülkede para birimi peso, dolar karşısında yıl başından bu yana yüzde 5 değer kaybetti.
Ekonomisi 2020'de yüzde 10 daralan Arjantin'in yoksulluk oranı geçen yılın ilk yarısında yüzde 40,9'a yükseldi. Bu oran, 2019'un ikinci yarısında yüzde 35,5'ti.
IMF verilerine göre Arjantin'in mali destek programı, 450 milyar dolarlık gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 6'sı.
27 milyar dolarlık destek programı, virüs tanısı, hastane ve klinik inşası, sağlık ekipmanları alımı, yoksul ailelere mali yardım, işsizlik sigortası desteği, KOBİ'lere gıda ve temel ihtiyaç üretimi için kredi garantisi gibi başlıkları kapsıyordu.
Arjantin hükümeti bunun yanı sıra gıda ve sağlık ekipmanlarında fiyat kontrolü için fahiş fiyat uygulamalarına denetimler başlatırken bazı sağlık ürünlerine ihracat kısıtlamaları getirdi.
BREZİLYA
2019'da 1,84 trilyon dolarlık bir ekonomiye ulaşan Brezilya'nın salgına karşı aldığı önlemler, bu miktarın yüzde 12'sini oluşturuyor. 211 milyon insanın yaşadığı ülkede 9,6 milyon kişiye koronavirüs bulaştı. Bugüne kadar hayatını kaybedenlerin sayısı ise 235 bine yaklaştı.
Ülkenin 2019'da göreve gelen Başbakanı Jair Bolsonaro, virüsü, ilk ortaya çıktığı zamanlarda "küçük bir grip" olarak nitelemiş ve eski bir atlet olduğu için kendisine zarar veremeyeceğini ileri sürmüştü.
Ülkesinin Latin Amerika'da salgının merkez üssü olmasının ardından "Ölen herkes için üzgünüm ancak ölüm, bütün dünyanın kaderi" açıklamasını yapan Bolsonaro, temmuzda koronavirüse yakalanmıştı.
Anayasal harcama tavanını, "olağanüstü harcama ihtiyaçları" nedeniyle genişleten Brezilya'nın destek paketi de sağlık harcamalarını, düşük gelirli ve kayıtdışı çalışanlara nakit transferlerini, istihdam desteklerini ve vergi indirimlerini içeriyor.
İRAN
İlk vakanın Kum kentinde 19 Şubat 2020'de çıkmasının ardından Türkiye'nin sınırını geçici olarak kapattığı İran'da vaka sayısı 1,5 milyona dayanmış durumda.
Mart ayında iş yerlerini ve devlet dairelerini iki haftalığına kapatan ve şehirlerarası yolculuğu yasaklayan İran'ın ekonomisini 8 Nisan'da kademeli olarak açtı. İbadet yerleri ve okulların mayıs ortasında açıldığı ülkede ikinci dalga yaz aylarıyla birlikte geldi. Maskenin zorunlu hâle getirildiği Tahran'da tüm okullar, yeme-içme yerleri, etkinlik alanları kapatıldı.
Ancak bu da yetmedi ve sonbaharla birlikte üçüncü dalgayı yaşayan İran'da günlük yeni vaka sayısı kasımda 14 bine ulaştı. Tahran dışında da pek çok kentte kapanmalar başladı. 28 Kasım itibarıyla parçalı sokağa çıkma yasaklarına başlanan ülkede aralık ayında İran ve Irak sınırı kapatıldı. Ocak 2021'de virüs yayılımı yavaşladı. İran Havayolları'nın Katar, Dubai ve Türkiye'ye uçuşları sürüyor.
16,8 milyon doz COVAX aşısı sipariş eden İran'a yıl sonuna kadar Hindistan, Rusya ve Çin'den 2 milyon aşı gelmesi için 244 milyon dolarlık yardım ABD tarafından onaylandı. Söz konusu meblağ Dünya Sağlık Örgütü aracılığıyla İran ve Avrupa bankaları üzerinden transfer edilecek. 4 milyon aşı için de Çin ile pazarlıklar sürüyor.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, mart sonunda yaptığı açıklamada koronavirüsle mücadele için hükümetin 2020 bütçesinin ilk etapta yüzde 20'sinin, yani 237,5 milyon dolarlık kısmının kullanılacağını söylemişti. Ruhani ayrıca, Kovid-19'lu vatandaşların sağlık harcamalarının yüzde 90'ının hükümet tarafından karşılanacağını duyurmuştu.
İranlı lider, Kovid-19 destek ve ekonomik toparlanma paketinin ülkenin gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 10'una denk geleceğini de duyurmuştu. Bu, yaklaşık 45 milyar dolar anlamına geliyor.
30 milyon insana ayda 3,9 dolar yardım
Ulusal Kalkınma Fonu'ndan Sağlık Bakanlığı ve İşsizlik Sigorta Fonu'na 1 milyar dolar aktaran İran temmuz ayında ilaç ve sağlık ekipmanı için Dünya Bankası'ndan 50 milyon dolarlık kredi almıştı.
Ruhani, kasım sonunda yaptığı açıklamada yaklaşık 30 milyon kişiye aylık 3,9 dolarlık yardım yapılacağını söyledi. Dört ay boyunca devam edecek yardımların toplam 460 milyon dolara ulaşması bekleniyor.
İran hükümeti ayrıca 15 Nisan'da tarihinin en büyük halka arzını gerçekleştirdi ve 18 şirketteki hisselerini sattı. Bu şirketler arasında yüzde 12 devlet hissesine sahip en büyük kamu kuruluşu Sosyal Refah Fonu (SHASTA) da bulunuyor.
IMF'in tahminlerine göre söz konusu özelleştirme hamlesiyle banka ve sigorta şirketlerinden 3,9 milyar dolar, SHASTA'dan 1,6 milyar dolar elde edecek.
RUSYA
Salgına karşı önlemlerine Aralık 2019'da başlayan Rusya, Çin ve Avrupa ile sınırlarını kapatmasının yanı sıra, diğer ülkelerden gelenler için zorunlu karantina uygulamasına geçti, okullarını, tiyatrolarını ve spor merkezlerini kapattı.
Bir süre sonra üç aşamalı plana geçen Rusya, bazı bölgelerindeki kısıtlamaların kaldırılmasını o bölgelerdeki bulaşma oranına, hastane ve test kapasitesine göre belirledi.
Mevcut durumda tiyatro, konser ve spor alanı gibi yerler yüzde 50 ila yüzde 100 kapasite ile açık. Müzeler yeniden açıldı ve restoran ve barlar için sokağa çıkma yasağı kaldırıldı. Yolcu sayısı yarıya düşse de iç hatlardaki uçuşlar büyük oranda devam ediyor.
4 milyon kişi ile en fazla vakanın görüldüğü dördüncü ülke Rusya'da "Ulusal Ekonomik Toparlanma Planı"nın maliyetinin 6,4 trilyon ruble, yani yaklaşık 87 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor.
Teşvik paketinin gayrisafi yurtiçi hasılaya oranına bakıldığında (yüzde 5) Rusya, G20 ülkeleri arasında Meksika ve Suudi Arabistan'dan sonra sondan üçüncü sırada. Aynı listede Japonya birinci sırada yer alırken, Türkiye beşinci sırada.
"Kamu harcamaları yüzde 27 arttı"
Ekonomik Toparlanma Paketi'yle sağlık çalışanları ve sağlık hizmetlerine yapılan harcamaları artıran Rusya'da, karantina altında olduğu için çalışamayanlar, 2020 sonuna kadar en az asgari ücret kadar gelir desteği aldılar.
1 Mart 2020 sonrası işini kaybedenlerin standart işsizlik maaşı, beş ay boyunca asgari ücrete eşit şekilde verildi. 0-15 yaş arasındaki çocuklar için aylık ödeme yapan Rus otoriteler, işini kaybeden ebeveynlerin, altı aylığa kadar olan her çocuğu için de ilave destek sağladı.
KOBİ'lere vergi ve kredi kolaylıkları getirilen ülkede, havayolları, havaalanları ve otomobil üreticilerine de farklı sübvansiyonlar sağlandı.
Rusya Maliye Bakanı Yardımcısı Vladimir Kolychev, aralık ayında Financial Times'a verdiği röportajda Rusya'nın kamu harcamalarını bu yıl yüzde 27 artırdığını ve bu artışı hiçbir Avrupa ülkesinin yakalayamadığını söylemişti.
Kolychev, 2020'nin ikinci çeyreğindeki yüzde 8,5, üçüncü çeyrekte yüzde 3,6 daralan Rusya ekonomisi için, "İkinci çeyrekteki kaybımız diğer ülkelere göre daha az. Üçüncü çeyrekte ise daha hızlı toparlandık" dedi.
© The Independentturkish