YİK üyeliğinden istifa eden Arınç: İnanıyorum ki ülkemiz acilen özgürlük alanlarını güçlendirecek reformlara imza atacaktır

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Arınç, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' düsturuna inanıyoruz. İnsanın yaşaması sadece bedenen varlık göstermesi değil inancı, düşüncesi ve fikri ile özgür olarak hayatını sürdürmesidir" dedi

Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyeliğinden istifa eden Bülent Arınç, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 72 .yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Sosyal medya hesabından, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 72 .yılınu kutlayan Arınç, Türkiye'nin beyannamenin ruhuna uygun hukukî, ahlakî, toplumsal ve siyasî reformlara imza atacağı temennisini dile getirdi.

Arınç şunları kaydetti:

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 72 .yılı kutlu olsun.

Bildiğiniz gibi; bundan 1300 yıl önce Peygamber Efendimiz, Veda Hutbesi’ne “Ey iman edenler!” yerine “Ey insanlar!” diyerek başlamış bireylerin, ailelerin, toplumun ve bütün insanlığın doğuştan sahip oldukları hakları dünyaya ilan etmişti.

Başbakan Yardımcısı olduğum dönemde Türkiye İnsan Hakları Ve Eşitlik Kurumu’nun sorumlusuydum. Görev sürem boyunca insan hakları ihlal iddialarını araştırmış, önemli raporlar yayımlamış, bilimsel araştırma yapmış, ulusal ve uluslararası kurumlarla iyi bir işbirliği geliştirmiştik

2015 Ocak ayında Birleşmiş Milletler Cenevre Ofisi’nde düzenlenen BM İnsan Hakları Konseyi Evrensel Periyodik İnceleme Toplantısı’na (EPİM) Türkiye Delegasyonu Başkanı olarak katılmıştım.

Gün boyu süren toplantıda 122 ülke temsilcisinin toplamda 278 soru, eleştiri ve tavsiyesini dinlemiş, hükümetimiz adına cevaplandırmıştım.

İnanıyorum ki ülkemiz bugün, İHEB’nin ruhuna uygun şekilde, milletimizin talep ve beklentileri doğrultusunda, değerler bütünlüğümüzden ilham alarak, acilen vatandaşlarımızın özgürlük alanlarını güçlendirecek hukukî, ahlakî, toplumsal ve siyasî reformlara imza atacaktır.

“İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” düsturuna inanıyoruz. İnsanın yaşaması sadece bedenen varlık göstermesi değil inancı, düşüncesi ve fikri ile özgür olarak hayatını sürdürmesidir. İnsanın maddi ve manevi varlığı ile kamil bir insan olmasıdır.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU