Özdağ: Partiyi Akşener'e rağmen korumak mümkün değil

Özdağ, "Akşener son kurultayda üç sene önce kurduğumuz partiyi yeniden kurdu. Hem kendisinden sonra Buğra Kavuncu’nun genel başkanlığının altyapısını hazırlayarak hem İYİ Parti’yi Türk milliyetçiliğinden liberal bir çizgiye çekerek" diye konuştu

Fotoğraf: AA

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ'ın partisinin İstanbul il başkanı Buğra Kavuncu'yu FETÖ'cülükle itham etmesinin ardından yaşanan tartışmalar devam ediyor.

Özdağ ithamlarının ardından Disiplin Kurulu’na sevk edilerek savunması istendi. Cumhuriyet'ten İpek Özbey'e açıklamalarda bulunan Özdağ, "Bahadır Erdem ve benzerlerinin el üzerinde tutulduğu, Ruzi Nazar-Enver Altaylı çizgisinin devamı Buğra Kavuncu’nun İYİ Parti Genel Başkanlığı’na taşındığı bir partide Ümit Özdağ’ın disiplin kuruluna sevk ve ihraç edilmesi doğaldır" diye konuştu.

Kavuncu'nun FETÖ ile iltisaklı olmamasının inandırıcı olmadığını söyleyen Özdağ şunları kaydetti:

Siz FETÖ’nün yurtdışındaki en büyük STÖ’lerinden birisinin kurucu üyesi ve başkan yardımcısı olacaksınız ve FETÖ ile hiçbir iltisakınız olmayacak. Bu hiç inandırıcı değil.

Özdağ "Size göre Buğra Kavuncu FETÖ’cü mü?" sorusunu ise Ruzi Nazar ve Kavuncu'un dayısı Enver Altaylı'yı hatırlatarak yanıtladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Özdağ yanıtında şu ifadeleri kullandı:

Öncelikle Buğra Kavuncu’yu sadece bir kişi olarak değerlendirmemeliyiz. Ben Buğra Kavuncu’yu Ruzi Nazar-Duane R. Clarridge (Ruzi Nazar’ın patronu) Enver Altaylı ve Altaylı’nın bugünkü bağları çerçevesinde değerlendiriyorum. Buğra Kavuncu’nun babası Orhan Kavuncu da Enver Altaylı’dan “fikri liderim” diye bahsediyor. Altaylı ise bu iki isim konusunda “Saygıdeğer büyüklerim Ruzi Nazar ve Duane Clarridge’e (ruhları şad olsun) karşı taşıdığım ahlaki sorumluluğun bilinciyle” diyerek, çok açık bir şekilde ortaya koyuyor. Altaylı’nın saygıdeğer büyüğü Duane Clarridge, “A Spy For All Seasons” adlı kitabında ise kendi kahramanı olarak Lawrence’i gösteriyor. Buğra Kavuncu’nun İYİ Parti öncesinde Kazakistan’daki iş kariyerinde de başarılı olmasını sağlayan, İYİ Parti’de hızla yükselmesinin önünü açan, daha genel başkan yardımcısı iken bir divan üyesinin odasında “geleceğin genel başkanı” olarak kulaklara fısıldanmasının nedeni arkasındaki gelenek ve bu geleneğin son 25 yılda kontrol ettiği şebekedir.

Televizyonda yaptığı açıklamada "Bir FETÖ‘cü sivil toplum örgütünün başkan yardımcılığını yaptı iseniz bunu izah etmek zorundasınız" dediğini hatırlatan Özdağ, "Söz konusu STÖ Kazakistan Türk İşadamları Derneği (KATİAD). 15 Temmuz 2016’da gerçekleşen FETÖ’cü darbe girişiminden sonra Türkiye Cumhuriyeti KATİAD’ın FETÖ’cü dernek olduğunu Kazakistan’a bildirmiş ve kapatılmasını istemiş. Kavuncu, KATİAD başkan yardımcısı olduğunu inkâr edemiyor. Kurucusu ve başkan yardımcısı olduğu STÖ’ye devlet THY, Ziraat Bankası ve Anadolu Ajansı gibi şirketlerinin/kuruluşlarında de üye olduğunu söyleyerek meşru bir yapı olduğunu ileri sürüyor. Siz FETÖ’nün yurtdışındaki en büyük STÖ’lerinden birisinin kurucu üyesi ve başkan yardımcısı olacaksınız ve FETÖ ile hiçbir iltisakınız olmayacak. Bu hiç inandırıcı değil" diye konuştu.

Gazeteci Özbey'in "Ailesinin de FETÖ ile ilişkisi olduğunu söylüyorsunuz" hatırlatmasına ise Özdağ şu yanıtı verdi:

Kavuncu’nun büyük dayısı Enver Altaylı, eski MİT mensubu damadı ile birlikte FETÖ mensubu MİT elemanlarını yurtdışına kaçırmak için bir oluşum gerçekleştirmekten yargılanıyor. Enver Altaylı sadece Altaylı değil, Kavuncu ailesinin de Orhan Kavuncu’nun ifade ettiği gibi fikri ve siyasi önderi. Buğra’nın hayatında da önemli bir yeri ver. Buğra bunu, bir TED Talks konuşmasında Kazakistan’da başarısız iş denemelerinden sonra, “dayısının geldiğini ve her şeyin değiştiğini” ifade ederek söylüyor. Sonra Enver Altaylı, İYİ Parti’den önce Buğra Kavuncu’nun bir bakanlığa danışman olarak girmesi için Ankara’da temaslarda bulunmuş, ancak olumlu cevap alamamış. Diğer dayısı Taha Altaylı’nın FETÖ ile iltisakı, düzenledikleri toplantılar bilinmektedir. Amcasının oğlu İsmail Kavuncu FETÖ ile yoğun ilişkileri olmakla suçlanan bir kişidir. Buğra Kavuncu’nun kardeşi Oruç Burak Kavuncu FETÖ ile iltisaklıdır. Buğra Kavuncu’nun eniştesi Doç Dr. Fırat Yaldız, 2010’de Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı’nda komiser iken Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklara geçmiş, bu kurumda iken FETÖ propagandasından soruşturma geçirdiği iddiası var.

Özbey'in İYİ Parti Genel Başkanı Akşener’in “Yedi sülalemde FETÖ’cü bulursanız istifa ederim” sözünü hatırlatmasının ardından Özdağ şunları söyledi:

Akşener’in ailesinde FETÖ ile başından itibaren mücadele eden çok saygın ilahiyatçılar, rahmetli ağabeyi gibi rahmetli babama da samimi bir sevgi ile “ağabey” diyen saygın Türk milliyetçileri ön plana çıkıyor. Ben de partinin genel başkan yardımcıları, parti sözcüleri ve il başkanlarında da benzer özelliklerin olmasını talep ediyorum. Sonuç olarak 17 yaşında FETÖ’cü abiler ile irtibata geçtiği, babası tarafından itiraf edilen, FETÖ’nün Türkiye dışındaki en büyük derneğinde kurucu üyelik ve başkan yardımcılığı yapan, iki dayısı, amcası, kardeşi ve eniştesi FETÖ’cü veya FETÖ iltisaklı olan ve offshore hesaplar üzerinde para oynatan bir kişinin İYİ Parti gibi FETÖ ile mücadeleyi temel ilkelerinden birisi yapmış, programına koymuş, bir partide genel başkan yardımcılığı, parti sözcülüğü, İstanbul il başkanlığı yapması ve genel başkanlığa hazırlanması FETÖ ile mücadele açısından büyük sakıncalar ortaya çıkaracak diyorum.

"Partinin kuruluşunun üçüncü yılında gördüm ki İYİ Parti’yi Akşener’e rağmen korumak mümkün değil" ifadelerini kullanan Özdağ şöyle devam etti:

Akşener son kurultayda üç sene önce kurduğumuz partiyi yeniden kurdu. Hem kendisinden sonra Buğra Kavuncu’nun genel başkanlığının altyapısını hazırlayarak hem İYİ Parti’yi Türk milliyetçiliğinden liberal bir çizgiye çekerek. Akşener, 20 Eylül Kongresi’nden sonra yaptığı değerlendirmelerde -ki bu değerlendirmeler İYİ Parti il başkanları tarafından da teşkilatlara aktarılmaya başlandı- şu mesajları veriyor: 1) İYİ Parti’ye kurultayda getirdiği yeni kadrolarla liberal bir açılım yapacağım. 2) Prof. Dr. Bahadır Erdem bu liberal açılım çerçevesinde anayasa değişikliğinde parti adına önemli rol oynayacak. 3) Geçim derdinde olan seçmeni İYİ Parti’deki iç meseleler ile ilgilenmiyor. 4) Anketlerde İYİ Parti’nin oylarında bir düşüş olmadığı için halen devam eden iç meselenin çözümü ile ilgilenmeyeceğim. 5) İYİ Parti’de milliyetçi dayatmaları kabul etmeyeceğim. Bu politikaların uygulanabilmesi için ise bazı isimlerin tasfiye edilmesi gerekiyor. Yaşanan budur.

Ne olmuştu?

Özdağ'ın, katıldığı bir televizyon programında İstanbul İl Başkanı Kavuncu'nun "FETÖ'cü" olduğu yönündeki iddialarının ardından Kavuncu, Özdağ hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

Daha sonra parti teşkilatları, Özdağ'ın beyanlarının gerçek dışı ve iftira olduğunun belirtildiği dilekçeleri genel merkeze ileterek, Özdağ'ın partiden ihraç edilmesini istemişti.

 

 

Cumhuriyet, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU