Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hollanda Özgürlük Partisi Başkanı Geert Wilders hakkında, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan suç duyurusunda bulundu.
Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan suç duyurusunda, Wilders'in Erdoğan'ı hedef alan sözleriyle hakaret suçunu işlediği belirtildi.
Dilekçede, "söz konusu suçun cumhurbaşkanına yönelik olması nedeniyle ilgili yasa gereği Türk kanunlarının geçerli olacağı" görüşü dile getirildi.
Anayasa'nın 104. Maddesi'ne göre, cumhurbaşkanının, devletin başı sıfatıyla Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk milletinin birliğini temsil ettiği hatırlatılan suç duyurusu dilekçesinde, cumhurbaşkanının bu istisnai konumunun, onun kişiliğinin görev ve sıfatıyla kaynaşmış olarak algılanmasını beraberinde getirdiği ifade edildi. Bu nedenle makama yönelmeyip kişiliğine karşı işlenmiş de olsa cumhurbaşkanına hakaret suçunun kişilere karşı suçlar içinde görünmemesi gerektiği savunuldu.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Kanun koyucunun bu kapsamda, cumhurbaşkanına hakaretin devlete karşı işlenmiş suçlar arasında düzenlemesini uygun gördüğü aktarılan dilekçede, "Bir başka anlatımla suç doğrudan doğruya cumhurbaşkanı olan kişiye işlenmekteyse de suçla korunan ve bu nedenle ihlal edilen değer devletin siyasal iktidar yapısıdır" değerlendirmesi yapıldı.
Söz konusu suça ilişkin yüksek mahkemenin içtihatlarına değinilen dilekçede, şüpheli Wilders'in sosyal medya paylaşımlarının düşünce ve ifade hürriyeti çerçevesinde değerlendirilmesinin mümkün olmadığı dile getirildi.
Bu durumun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesince (AİHS) de teyit edildiği vurgulanan dilekçede, "İfade özgürlüğü, sınırsız bir hak niteliği taşımamakta olup, sözleşmenin 10. Maddesi'nin 2'nci fıkrasında belirtilen amaçlarla sınırlandırılabilecektir. Bu durum, ifade özgürlüğünün mutlak bir hak niteliğini taşımadığını ve sayılan durumların varlığı halinde hakka müdahale imkanı verdiğini göstermektedir. Demokratik toplumdaki önemine rağmen ifade özgürlüğü mutlak nitelikte olmayıp bazı sınırlandırmalara tabiidir" ifadelerine yer verildi.
Başkalarının şöhret ve haklarının korunması, özel hayata saygı hakkının da ifade özgürlüğünü sınırlandırılmasında meşru amaçlardan biri olarak hem AİHS hem de Anayasa tarafından kabul edildiği aktarıldı.
Dilekçede, şu ifadeler kullanıldı:
Şüpheli Wilders, seçilmiş ilk Cumhurbaşkanımızı hedef alarak yazdığı yazıyla Sayın Cumhurbaşkanımıza karşı onur, şeref ve saygınlığını rencide edici ifadeler kullanmış, kişiliği, saygınlığı ve itibarını hedef alarak atılı suçu alenen işlemiştir. Sosyal medya sitesi aracılığıyla bir çok kişiye ulaştığı açık olduğundan aleniyet unsuru gerçekleşmiş olup suçun nitelikli hali ortaya çıkmıştır. Bu çerçevede şüpheli hakkında atılı suçtan soruşturma yapılarak hakkında kamu davası açılmasını talep ederiz.
Wilders'tan yeni paylaşım
Wilders Twitter hesabından dün yaptığı bir paylaşımda da yine Türkiye ve Cumhurbaşkanı hedef aldı. Batan bir tekne görselinin yer aldığı paylaşımda "Güle güle Erdoğan. Türkiye'yi NATO'dan atın" ifadeleri yer aldı.
Bye bye @RTErdogan.
— Geert Wilders (@geertwilderspvv) October 26, 2020
Kick Turkey out of NATO! pic.twitter.com/OHHwxcQ76V
Ne olmuştu?
Hollandalı siyasetçi Geert Wilders, Twitter üzerinden Erdoğan için "terörist" nitelemesinde bulunmuştu.
Terrorist. pic.twitter.com/jxdnDhk9ti
— Geert Wilders (@geertwilderspvv) October 24, 2020
Geçmişte de İslam ve Türkiye karşıtı paylaşımlarda bulunan Hollandalı aşırı sağcı siyasetçi Geert Wilders, 2 yıl önce yaptığı bir açıklamada "Erdoğan'ı sevenler Hollanda'dan defolup gitmeli” ifadesini kullanmıştı.
Independent Türkçe, AA