AYM Başkanı Arslan: "Özel af" düzenlemesi anayasaya aykırıdır

İnfaz düzenlemesinin iptali istenen davayı reddeden mahkeme üyelerinden 7'si çekincelerini karşı oy gerekçesinde açıkladı

Fotoğraf: AA

Anayasa Mahkemesi (AYM) binlerce kişinin tahliyesi ile sonuçlanan ve kamuoyunda "özel af" olarak bilinen yasa değişikliğinin iptaline dair yapılan başvuruyu reddetti. Ancak AYM Başkanı Zühtü Arslan dahil olmak üzere 7 üye karara şerh koydu.

"Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" nisan ayında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden (TBMM) geçti.

Tartışma konusu olan ve "özel af" olarak nitelendirilen yasa, CHP milletvekilleri tarafından AYM'ye taşındı. Resmi Gazete'de yer alan karara göre AYM Başkan Zühtü Arslan, üyeler Hasan Tahsin Gökcan, Engin Yıldırım, Hicabi Dursun, Celal Mümtaz Akıncı, M. Emin Kuz ile Yusuf Şevki Hakyemez düzenlemenin iptal edilmesi yönünde oy kullandı. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Başkan Arslan, karara koyduğu 26 maddelik şerhte ilk olarak düzenlemenin özel af niteliğinde olduğunu belirtti. Affın TBMM'nin 5'te 3'ünün onayı ile uygulanabileceğine dikkati çeken Arslan özetle şunları söyledi:

Dava konusu kanunun af niteliğinde bir düzenleme olan 6. maddesi anayasanın 87. Maddesi uyarınca TBMM üye tamsayısının beşte üçünün çoğunluğu ile kabul edilmediğinden şekil bakımından anayasaya aykırılık teşkil etmektedir. Kanunun 6. maddesinin şekil yönünden anayasa aykırı olmaları sebebiyle iptal edilmeleri gerektiğini düşündüğümden çoğunluğun ret yönündeki görüşüne katılmıyorum.

AYM Başkanvekili Hasan Tahsin Gökcan da 14 maddelik şerhinde Arslan gibi düzenlemenin özel af niteliği taşıdığını vurguladı. Anayasada bulunan “af kanunlarının geniş toplumsal ve siyasal mutabakat ile kabul edilebileceğine” yönelik ifadeleri hatırlatan Gökcan, şunları ifade etti:

Bir düzenlemenin af sayılabilmesi için iki temel unsur aranmaktadır. İlki, kuralın geçmişe yönelik sınırlı bir düzenleme olmasıdır. İkincisi ise düzenlemenin kesin hükümle belirlenen cezanın çekilmemesi sonuçlanması ya da miktarı veya niteliği itibarıyla cezanın hafifletilmesine neden olmasıdır. Geçici altıncı maddedeki hükümler, yukarıda belirtilen infaz kurumları üzerinden birlikte oluşturdukları sonuçları yönünden her iki unsuru da bünyesinde barındırmaktadır. Çoğunluk kararında ulaşılan sonucun aksine, incelenen kuralların özel af niteliğinde bulunması ve oylamada anayasanın 87. maddesinde belirtilen nitelikli çoğunluk şartına uyulmaması nedeniyle şekil bakımından anayasaya aykırılık nedeniyle iptal edilmesi gerektiği görüşüyle oy kullandım.

6 yıl itirazı

Hicabi Dursun ve Yusuf Şevki Hakyemez de itirazlarını şöyle dile getirdiler:

Dava konusu geçici 6. Maddeyi esas alan bir infaz rejimine göre bazı kişilerin 6 yıla kadar olan hapis cezaları bu kişiler hiçbir şekilde ceza infaz kurumunda kalmadan sadece denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak infaz edilebileceklerdir. Böylelikle dava konusu düzenleme ve bu kişiler yönüyle hapis cezasını  kişiye hiç çektirmeden daha hafif yaptırımlara dönüşmektedir.

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU