Sabri Uzun FETÖ'nün hedefiydi, kitabını yazdı, FETÖ'den gözaltına alındı

FETÖ mensuplarının, hakkında 34 dava açtığı Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Başkanı Uzun, Dink davasının da sanıkları arasında

Ankara'da  gözaltına alınan Sabri Uzun'a yönelik suçlamalar, cumhurbaşkanına hakaret, FETÖ propagandası yapmak, terör örgütüne yardım ve yataklık.

“Sizin bana yaptığınızı FETÖ bile yapmadı”

Sabri Uzun halen Hrant Dink cinayeti davasında suça iştirakten tutuksuz yargılanıyor. Bir dönem FETÖ mensubu emniyetçiler tarafından hedef seçilen isimlerden biri olan Sabri Uzun, 2016 yılında yayımlanan “İn” adlı kitabında FETÖ ile mücadelesini anlatmıştı.

Kitabının çıkmasından sonra pek çok kez medyaya konuşan Uzun, FETÖ tarafından nasıl hedef seçildiğini anlattı. Sabri Uzun FETÖ tehdidi nedeniyle kendisine sağlanan polis korumasıyla ilgili 2018 yılı başında yapılan statü değişikliğine dair sert eleştirileriyle de gündeme gelmişti.

 

 

FETÖ'nün hedefi olduğu gerekçesiyle kendisine sağlanan korumanın statüsünde değişikliği gidilmesi sebebiyle yine sosyal medya hesabından AK Parti’ye yönelik suçlamada bulunan Uzun, "Sizin bana yaptığınızı FETÖ bile yapmadı" demişti. Sabri Uzun, Twitter'dan paylaştığı mesajında şu iddialarda bulunmuştu:
 

"Fethullah Gülen ve çetesi tarafından hakkımda 34 ceza ve tazminat davası açıldı. Birçok dava reddedildi, bir kısmından halen yargılanıyorum. 'Özel korumam yapılmaktayken, yaya koruma kararına’, bir tür cezalandırmaya çarptırıldım. Sizin bana yaptığınızı FETÖ bile yapmadı!”

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Kitabında Deniz Baykal’a kaset komplosunu yazmıştı

Sabri Uzun, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın FETÖ’ye yönelik sık sık kullandığı “İnlerine gireceğiz” ifadesinden hareketle "İn” ismini verdiği kitabında Hrant Dink suikastından, Deniz Baykal’a kaset komplosuna gizli kalmış pek çok olayın perde arkasını anlatmıştı.

FETÖ'nün polisteki kadrolaşmasını uzun yıllar önce yazdığı "Fetullah’ın Copları" adlı kitabında yazan eski polis Zübeyir Kındıra, FETÖ içinde "Közcüler" ve "Kozcular" ayrışması yaşandığını ve Sabri Uzun'un da "Közcü" olduğunu öne sürmüştü.

Kındıra, FETÖ'nün emniyet istihbaratındaki kadrolara Uzun'un daire başkanı olduğu yıllarda “doluştuğunu” ve Uzun'un FETÖ ile işbirliği yaptığını iddia etmişti.

 

 

“Hrant Dink davasında, halkın önünde yargılanmak istiyorum”

Sabri Uzun, Hrant Dink cinayetinin işlendiği dönemde de Emniyet İstihbarat Daire Başkanıydı. Suikasta ilişkin hakkındaki suçlamalar gündeme geldiğinde "Hrant Dink davasında halkın önünde yargılanmak istiyorum" çıkışında bulunan Uzun halen Dink cinayeti davasının tutuksuz sanıkları arasında yer alıyor.

Uzun, Dink cinayeti davasında yaptığı savunmada Dink’in öldürüleceğine daire istihbarat raporlarının kendisine iletilmediğini söne sürmüş, “Dink cinayeti kumpastır” demişti. Savunmasında “Hrant Dink cinayeti tezgahtır. Milliyetçiler, Kemalistler var, bunlar bu ülkenin başına belalar diye bir intiba yaratmaya çalıştılar” diyen Uzun, “Coşkun Çakar, Recep Güven ve Muharrem Durmaz cemaatin istihbarat şurasıdır. Coşkun Çakar’ın ise reisleri olması gerekiyor” iddiasında bulunmuştu.

 

 

“Santoro’nun durumu Dink’ten daha kötüydü”

Uzun, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan çapraz sorgusu sırasında şu iddialarda bulunmuştu:

“Ergenekon davasının altına 23 tane iddianame eklendi. Rahip Santoro telefonları dinlenirken Trabzon’da öldürüldü. Koruma sağlanmıyor. Dink olayı oluyor. Arkasından Zirve oluyor. Santoro Katolik, Hrant Dink Ortodoks, Zirve ise Protestan. Hıristiyanların üç inancından üç kişi öldürülüyor. Santoro’nun durumu Dink’in durumundan daha kötü. Telefonları dahi dinleniyordu. Dink davasını başlatan yazı Trabzon’dan geliyor. Cinayetin başlangıcı Trabzon. Ergenekon davasını başlatan mektup da Trabzon’dan yazılıyor. Dink davası üzüm salkımının sapı gibiydi. Diğer cinayetleri buraya ekleyeceklerdi.”

 

Independent Türkçe 

DAHA FAZLA HABER OKU