28 yıllık devlet tiyatrosu sanatçısı Tuncer Yığcı, 13 Aralık 2012 tarihinde, devlet tiyatrosu çalışanlarının üye olduğu kapalı grupta, yönetimi eleştiren bir paylaşımda bulundu.

Yığcı, “Sanat ve yönetim kurulunun 3 yıllık kararlarını nasıl elde ettim?” başlıklı paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

“Yöneticilerin yetki kullanımının bu nedenle sonsuz ve sınırsız olduğu bu kara düzen, Adamına göre muamele tavan yaptı, Devlet eliyle bankamatik sanatçısı basına ve siyasete servis edildi, Kadrosuz çalıştırma ilhamını içeriden alan siyasi irade, yasa için düğmeye bastı, Uygulamamak için bin takla atılan mahkeme kararları, Teşvik ödememek için bazı arkadaşlar hakkında performansı düşük ödemeler...”

Disiplin kuruluna sevk edilen Yığcı’ya, bu ifadelerinin “kurumun huzur ve sükununu bozmaya yönelik olduğu” iddiasıyla kınama cezası verildi.

"İfade özgürlüğü hakkı ihlal edildi"

Sanatçı Yığcı, kınama cezasına yaptığı itirazın reddedilmesi üzerine, kararın iptali için Ankara 15. İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme 18 Aralık 2012 tarihli kararıyla, disiplin cezasını iptal etti.

Kurumun temyize gittiği İstinaf Mahkemesi (Ankara Bölge İdare Mahkemesi), yerel mahkemenin kararını kaldırarak, disiplin cezasının yerinde olduğuna hükmetti.

Tuncer Yığcı, 25 Mart 2015’te Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) bireysel başvuruda bulunarak, ifade özgürlüğünün ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini savundu.

5 bin 500 lira manevi tazminat

 AYM, sanatçı Yığcı’nın Anayasa tarafından güvence altına alınan ifade özgürlüğü hakkının ihlal edildiğine hükmetti.

Kararda, “Başvurucu, internet e-posta grubunda yazdığı ifadeler nedeniyle, kınama cezası ile cezalandırılmıştır. Bu şekilde başvurucunun ifade özgürlüğüne yönelik bir müdahale yapılmıştır” denildi.

AYM, davacıya 5 bin 500 lira manevi tazminat ödenmesine karar verdi. Dosya, sanatçı hakkında "yeniden yargılama yapılarak, ifade özgürlüğünü ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması" için yerel mahkemeye gönderildi.