Adalet ve Kalkınma (AK) Partisi Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısı sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Türkiye’deki yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı ülke genelinde alınan tedbirler hakkında konuşan Çelik, “Ülkemizin sağlık alanında gerçekleştirdiği tedbirler diğer ülkelere nazaran virüsle mücadelede daha hazırlıklı hale getirmiştir” dedi.
Salgına karşı şehir hastanelerinin hazır olduğunu vurgulayan Çelik, "Bugün şehir hastanelerimizin varlığı, ihtiyaç duyulan yatak kapisitesi bakımından büyük bir güvencedir. Tek odalı yatağın çeşitli hastanelerde hayata geçirilmiş olması, bugün bunların karantina merkezi olarak gerçekleşmesi olarak bir altyapı ile hizmete sunulmaktadır" ifadelerini kullandı.
"Dünya salgını ciddiye almazken Türkiye bilim kurulu oluşturmuştur"
Türkiye’nin salgın ülkeye gelmeden önce hazırlıklar yaptığının altını çizen Çelik, şunları söyledi:
Yeterli tedbir alınabiliyor mu, tedbirler daha önce alınabilir miydi çok sayıda zaman zaman sorumsuzluğa varan birtakım yorumlarla karşılaşıyoruz. Vatandaşımızın hayatından daha kıymetli bir şey yoktur. Türkiye süreci baştan itibaren ciddiye almıştır. Daha dünya salgını ciddiye almazken, sadece Çin düzeyinde algılarken Türkiye Ocak ayında Sağlık Bakanlığı bünyesinde operasyon merkezi kurmuş, 10 Ocak'ta Bilim Kurulu oluşturmuştur.
“Fırsatçılara karşı tedbirler alınmıştır”
Salgından dolayı fırsatçılık yapan firmalara karşı mücadele edildiğini ifade eden Çelik, “Türkiye’de fırsatçılık yapanlar söz konusu oldu. Bunlara karşı katı tedbirler alındı. Vatandaşlarımız bu krizde fırsatçılık yapanları mutlaka şikayet etmelidirler” dedi.
"Avrupa Birliği içerisinde büyük bir kavga ve mücadele var"
Milli Dayanışma Kampanyası'na gelen eleştirilerle ilgili açıklama yapan Çelik, şunları kaydetti:
Devlet zaaf içindedir devlet vatandaştan para topluyor diye bir propagandayı görüyoruz. Milletimizin verdiği destekle devletimiz her bir vatandaşına sahip çıkacak güce sahiptir.Avrupa Birliği içerisinde büyük bir kavga ve mücadele var. Bir ülke başka ülkeye giden yardıma el koyuyor. Bu bencillik tarihin akışını değiştiriyor. Sonra da birbirlerini yalnız bıraktıkları için özür diliyorlar. Vatandaşımızın birbiriyle dayanışması devlette zaaf olduğu anlamına gelmez.
İtalya ve İspanya’ya gönderilen yardımların bile eleştiri konusu olduğunu ifade eden Çelik, “Neden orada cumhurbaşkanlığı amblemi var diye bir yaklaşıma giriyorlar. O amblem Türkiye devletini temsil eder. Her zaman ülkemizin yardımı olarak kayda geçecektir” dedi.
"Tedbirleri almayı bir travmaya dönüştürmemek lazım"
Televizyon kanallarındaki koronavirüsle ilgili tartışma programlarıyla igili konuşan Çelik şunları kaydetti:
Medya yayınlarla vatandaşlarımızı bilgilendirmeye çalışıyorlar.Fakat son zamanlardaki yayınlarda bilim adamlarının kendi aralarındaki teknik konuların vatandaşın gündemine getirildiğini görüyoruz.Zaman zaman tartışma programlarının ancak uzmanları ilgilendiren teknik tartışmalara döndüğünü görüyoruz.Bilim adamlarımız için bunlar önemlidir. Ama bu uzmanların ya da profesyonellerin kendi gündeminin vatandaşın gündemi olmadığını anlamak gerekiyor. Bunun tedirginliği artırıcı bir duruma neden olduğunu görüyoruz.Vatandaşımızda travma yaratacak bir yaklaşım gösterilmemesi gerekir.
Independent Türkçe