Malezya Dışişleri Bakanı Hişamuddin Hüseyin, önceliklerinden birinin Suudi Arabistan ile ikili ilişkilerini düzeltmek olduğunu söyledi. Hüseyin, Çarşamba günü görevi devralmasının ardından Dışişleri Bakanlığı binası Wisma Putra’da yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan’a Kuala Lumpur’u ziyaret etmesi için davet gönderildiğini dile getirdi.
Kuala Lumpur İslam Zirvesi
Suudi Arabistan ile Malezya arasındaki ilişkiler, özellikle Aralık 2019’da düzenlenen Kuala Lumpur İslam Zirvesi’nin ardından gergin bir dönemden geçmişti. Zirveye Malezya, Türkiye, Katar ve Endonezya katılırken, Pakistan ise katılamadığı için özür dilemişti.
Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) ile olan güçlü bağlarıyla bilinen eski Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed tarafından davet edilen çoğu Müslüman ülke, zirveye gelmeyi reddetmişti. Zirâ bu zirve, 57 üye ülkesi olan Suudi Arabistan merkezli İslam İşbirliği Teşkilatı’nın şemsiyesinden uzakta organize edilmişti.
O sırada Malezya Başbakanı’na atfedilen açıklamalarda, Kuala Lumpur İslam Zirvesi’nin İslam İşbirliği Teşkilatı’nın yerini almayı ve Suudi Arabistan'dan uzakta yeni bir İslami blok oluşturmayı hedeflediği belirtilmişti. Başbakanlık Ofisi tarafından yapılan açıklamada ise yeni bir İslami blok oluşturmanın amaçlanmadığı belirtilmişti. O günlerde zirveyle ilgili açıklama yapan Suudi Arabistan da zirveyi tüm dünyadaki 1,75 milyar Müslüman’ı etkileyen meseleler için yanlış bir forum olarak nitelemişti.
Suudi Arabistan'ın resmi haber ajansı SPA’da yer alan habere göre, Kral Selman bin Abdülaziz’in bu tür meselelerin Cidde’deki İslam İşbirliği Teşkilatı aracılığıyla görüşülmesi gerektiğini vurguladığı açıklanmıştı.
Analistler, daha önceden Güney Asya'daki SAAG Araştırma Grubu’nun yaptığı açıklamalar gibi, söz konusu zirveyi İslam dünyasındaki Arap hegemonyasına meydan okuma girişimi olarak görüyor. Asya Araştırmaları Merkezi ise siyasi değişimlerin jeopolitik ve yerel huzursuzlukların, aynı zamanda ekonomik faktörlerin bu yeni bloğun İslam dünyasına öncülük etme gücü olmadığını gösterdiğini belirtiyor.
Eski Malezya Başbakanı’nın başını çektiği bu gerilim, belki de 24 Şubat’ta iktidardaki anlaşmazlıklar nedeniyle istifa etmesiyle sona ermiştir. Zirâ Malezya yeni Dışişleri Bakanı’nın iki ülke arasındaki gergin ilişkilere değinmeden, Suudi Arabistan ile ikili ilişkilerin önemini vurguladığı açıklamaları, yeni liderliğin Mahathir’in telef ettiğini onarma arzusunu gösteriyor.
Hindistan ile ilişkiler
Şarku'l Avsat'ın Independent Arabia'dan aktardığı habere göre geçen yıl Mahathir Muhammed’in Cammu ve Keşmir’deki kriz hakkında yaptığı yorumun ardından Malezya ile Hindistan arasındaki ilişkilerin gerilmişti. Bu sebeple Yeni Delhi’nin Malezya palm yağı ithalatını yasaklamayı planladığı bir dönemde, Bakan Hüseyin, Malezya'nın Hindistan'la ilişkilerini geliştirmeye çalışacağına da değinerek şu ifadeleri kullandı:
"Bu konunun üzerine duracağım. Zirâ bir adada yaşamıyoruz ve Malezya bir süper güç değil. Eğer dünyayı sallayanların bize yakın olmasını sağlayabilirsek küçük bir ülke tüm dünyayı sallayabilir"
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Elif Turan
