Roberto Benigni’nin yönettiği Oscar ödüllü Hayat Güzeldir filmi, 2. Dünya Savaşı’nda Naziler tarafından toplama kampına konulan baba-oğulun hikayesini anlatır.
Toplama kampının akıl almaz şartlarını küçük oğlu Joshue’ye hissettirmek istemeyen Guido burayı hayali bir oyun sahnesine çevirir. Babası oğlunu kampta yaşananların bir oyun olduğuna inandırmıştır.
Gazeteci Mehmet Algan dün sosyal medya hesabından İdlibli bir arkadaşının 4 yaşındaki kızına uçak ve bomba seslerinin bir oyun olduğunu öğrettiğini yazdı ve şunları ekledi: “Her ses geldiğinde ailecek gülüyorlar oyun bozulmasın diye. Suriye insanlığın ağır çekim mağlubiyeti oldu. Çok büyük kalp ağrısı.”
İdlipli bir arkadaş ailesiyle birlikte sınır kasabası Sarmada’ya sığınmış. 4 yaşındaki kızına uçak ve bomba seslerinin bir oyun olduğunu öğretmiş. Her ses geldiğinde ailecek gülüyorlar oyun bozulmasın diye. Suriye insanlığın ağır çekim mağlubiyeti oldu. Çok büyük kalp ağrısı.
— Mehmet Algan (@alganmehmett) February 16, 2020
Algan, Abdullah ile minik kızı Selva’nın “oyunu” esnasında çekilen bir video da paylaştı. Video kısa süre içinde yüzbinlerce kişi tarafından izlendi. Çoğu sosyal medya kullanıcısı yaşananları ünlü Hayat Güzeldir filmine benzetti.
Ama Suriye’de yaşananlar film değil, dünyanın canlı yayında izlediği bir dehşet tablosu.
2011 yılında başlayan Suriye iç savaşı milyonlarca insanın hayatını etkiledi. Ölenler, yaralananlar, sakat kalanlar ve mülteciler.
Bu felaket hep uluslararası dengeler, reel-politik tartışmaları, milli çıkar bağlamında tartışıldı. Ama savaşın hayatlarını alt üst ettiği siviller, Suriye fotoğrafının bir köşesinde yaşamaya devam ediyor.
Rejim Serakib'e girmeden evlerinden çıktılar
Uçak ve bomba seslerinden 3 yaşındaki kızı Selva’ya oyun icat eden 32 yaşındaki Suriyeli Abdullah geçtiğimiz haftalarda Serakib’den yola çıkan binlerce kişiden biriydi.
Ailesinin canını kurtarmak için rejim güçleri Serakib’e ulaşmadan yola çıktılar ve Türkiye sınırına 5 kilometre uzaklıktaki Sarmada ilçesine geldiler.
Independent Türkçe’nin ulaştığı Abdullah Ebu Salva, izleyenlerin gözlerini yaşartan videonun hikayesini anlattı.
"Bombalar çocukların psikolojisini bozuyor"
Abdullah bu oyunun, bombaların Serakıb’da yaşadıkları evin yakınlarına düşmesinin ardından aklına geldiğini söylüyor.
“Çok fazla bombardıman vardı. Bombardımanlar yüzünden çocuklar psikolojik sorunlar ve sinir krizi geçiriyordu” diyen Abdullah şöyle konuştu:
"Bomba seslerinin oyuncak silahlardan geldiğini söyledim"
Bu bombardımanların çocuk için korku değil de mutluluk kaynağı olması için çözüm yolları aradım. Bayramlarda oyuncak silahlarla oynadığımı oyunlar geldi aklıma. Ben de bu bomba seslerinin oyuncak silahlardan geldiğini anlattım. Korkunç olmadığını ve gülmesi gerektiğini öğrettim. Bomba seslerinin oyuncak silah olduğunu düşünüyor.
Abdullah, “Esad ve ordusunun uçakları bizi bir dakika bile yalnız bırakmadı, her gün bombalıyorlardı” dedi.
Abdullah’a göre önemli olan bombanın düştüğü birkaç saniyeyi sorunsuz atlatmak.
“Kızım mutlu, oynuyor. Savaşla ilgili hiçbir şeyi hissetmemesini sağlıyoruz” diyen Abdullah, “Her olayın ona güzel görünmesi gerekiyor. Ses geldiğinde ona bunun bomba olduğunu ve öldürdüğünü söyleseydik korkardı. O bunların oyuncak olduğunu düşünüyor” ifadelerini kullandı.
"Yeter ki saldırı olmasın"
Abdullah şunları söyledi:
Yeter ki saldırı olmasın biz çadırda yaşayıp sadece karnımızı doyuralım istiyoruz. Durum bu seviyeye geldi. Bazı insanların ev yapma, ticarete girişme, sanayi, icat gibi hevesleri olabiliyor. Bunların artık bizim hayatımızda yeri yok. Tek düşüncemiz Esad ve ordusundan uzakta bir yerde durmak. Bombardımandan uzak kalmak. Türkiye’nin bölgelerimize girmesi bizi umutlandırıyor. Çünkü bizi koruyorlar. Önce Allah, sonra Türk ordusu bizi koruyor. Umarım sorun çok hızlı çözülür ve beldemize güvenli şekilde geri döneriz. Korkusuz bir hayat yaşamak istiyoruz
© The Independentturkish