Yaklaşık 7 milyon çalışanan merakla beklediği yeni yılın asgari ücret zam oranını belirlemek için Asgari Ücret Komisyonu 17 Aralık Salı günü üçüncü kez bir araya gelecek.

İlk toplantısını 2 Aralık'ta Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nda, ikinci toplantısını işçi tarafını temsil eden Türk-İş'te yapan komisyon, üçüncü toplantısını yarın işveren tarafını temsil eden Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun (TİSK) ev sahipliğinde gerçekleştirecek.

Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder'in başkanlığındaki toplantıda, işveren heyetine TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, işçi heyetine Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat başkanlık edecek.

Toplantıda Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) temsilcilerinin, bir işçinin gıda harcama rakamını paylaşması ve görüşmelerde ilk rakamların telaffuz edilmesi bekleniyor.

TİSK'ten şartlı destek

Toplantı öncesi Sözcü gazetesine konuşan TİSK yetkilisi, 'işverene sağlanan devlet desteğinin 100 liradan 200 liraya çıkarılması şartıyla' asgari ücret zammı önerilerinin yüzde 12 olacağını açıkladı.

Buna göre işveren tarafı halen 2 bin 20 TL olan asgari ücretin 2020'de en fazla 2 bin 262 TL olmasını istiyor.

Bu da ilave 100 lirası devletten olmak üzere 242 liralık artışa denk geliyor.

Sendikalar ne diyor?

Mevcut asgari ücretin 2 bin 20 lira olduğu Türkiye'de sendikalar yeni dönem için farklı rakamlar telaffuz ediyor. 

Halen bekar bir işçi için aylık brüt 2 bin 558 lira 40 kuruş olan asgari ücret, vergiler ve kesintiler düştüğünde net 2 bin 20 lira 90 kuruş olarak uygulanıyor.

Türk-İş asgari ücretin net 2 bin 578 lira olmasında ısrarlı. 

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, söz konusu rakamı 'yaşam maliyeti' olarak tanımlayıp asgari ücret tekliflerinin bu maliyetin altında olmayacağını duyurmuştu.

DİSK ve KESK ise asgari ücretin en az 3 bin lira olması gerektiğini düşünüyor.

DİSK'in asgari ücret talebi ise 3 bin 200 lira.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu hem geçim ücreti hem milli gelir artışı dikkate alındığında 2020'de asgari ücretin en az net 3 bin 200 lira olması gerektiği kanaatinde.

KESK de '16 milyon insan yoksulluk sınırında' diyerek asgari ücretin en az 3 bin liranın olması gerektiğini savunuyor.

HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ise 2 Aralık'taki ilk toplantının ardından yaptığı açıklamada 'HAK-İŞ, TÜRK-İŞ ve DİSK olarak birlikte hareket ederek, ortak bir asgari ücret tespiti hususunda irademizi ortaya koyunca ortak olarak bir rakam belirlersek o rakamı esas kabul edelim, kendi belirlediğimiz rakamları değil, 3 konfederasyonla birlikte belirlediğimiz rakamları kamuoyu ile paylaşmayı daha doğru buluyorum" ifadelerini kullanmıştı.

Siyasi partiler ne diyor?

CHP, İYİ Parti ve HDP de bu ay içinde asgari ücret ile ilgili açıklamalar yaptı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, tüm tüketim malzemelerine yüksek zamlar geldiğini vurgulayarak '7 milyon asgari ücretli çalışan ve aileleri ise 2020'de belirlenecek asgari ücretin insan onuruna yaraşır adil bir ücret hakkı talep ediyor' demişti.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı ise 'Asgari ücretin vergiden muaf tutulup 2019 TÜİK enflasyon artış oranı ilave edilerek 2 bin 865 lira 40 kuruş brüt, net 2 bin 650 lira 50 kuruş olması sağlanmalıdır' açıklaması yapmıştı.

HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay Pekgözegü de asgari ücretlilerin vergi dışı tutulmasını önerdi. 

Pekgözegü, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında sosyal adalete sağlamak için iki kanun teklifi verdiğini, İş Kanunu ile Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'yle Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda, çalışma ekonomisi, iktisat ve maliye bölümlerinden akademik kadrosu ve öğrencileri tarafından seçilecek en fazla öğrencisi bulunan beş kamu üniversitesinden birer öğretim üyesi temsilcisi, TBMM'de temsil edilen siyasi partilerden en az birer temsilcinin de bulunmasını önerdiklerini aktardı. 

15 kişilik komisyon yasa gereği 5'er işçi, işveren ve devlet temsilcisinden oluşuyor.

İşveren tarafını TİSK, işçi tarafını ise en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için Türk-İş temsil ediyor.

Türkiye'de çalışanların neredeyse yarısı (yüzde 45'i) asgari ücret ile çalışıyor. 

Avrupa Birliği ülkelerinde bu oran yüzde 8 ile yüzde 15 arasında değişiyor.

Independent Türkçe, Ajanslar