Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adana Şakirpaşa Havalimanı'nda düzenlenen TEKNOFEST 2024 etkinlik alanında açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde:
Bugün hepimizi gururlandıran TEKNOFEST'e ulaşmak asla kolay değildi. 22 yılda elde ettiğimiz hiçbir kazanım bize altın tepside sunulmadı. İçerden ve dışardan ihanetlere uğradık. Neyi başardıysak bileğimizin gücüyle, alnımızın teriyle başardık. Dün bize parasıyla savunma sanayii teknolojisi ürünü vermeyen ülkelere artık ihracat yapar hale geldik. Canını dişine takanlardan biri de Özdemir Bayraktar'dı. İHA'larda çığır açan birisiydi. Baykar'ın hayata geçirdiği pek çok projenin fikir babasıydı. Durumdan vazife çıkaran idealist bir insandı. Kendisine bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum. Gençler, sizler Türkiye'nin aydınlık yarınlarısınız. Cumhurbaşkanı olarak sizlerden isteğim hedeflerinize doğru yürümekten asla vazgeçmeyin. Yapamazsınız diyen felaket tellallarına kulak asmayın.
Sevgili gençler, Türkiye artık eski Türkiye değil. Türkiye 22 yıl öncesinin Türkiye'si asla değil. Ekonomide, savunmada, eğitimde, teknoloji altyapısında 22 yıl öncesiyle kıyas dahi edilemeyecek bir Türkiye’de yaşıyoruz, yaşıyorsunuz. Son 22 yılda sizinle hayalleriniz arasına girebilecek birçok engeli kaldırdık. Milli gelirde ilk kez 1,1 trilyon dolarını aştık. Nereden nereye... Her geçen yıl ziyaretçi rekorları kıran TEKNOFEST, teknoloji ekosistemine ışık tutuyor. Teknofest, başkalarına muhtaç yaşamanın ülkemizin kaderi olmadığını bize net gösteriyor. TEKNOFEST bir gençlik destandır. TEKNOFEST bir teknoloji devrimdir, bereketli Anadolu topraklarında filizlenen idealist gençlerin güçlü sesidir.
"Ateşi tüm bölgeye yaymak için her yola başvuruyorlar"
Bölgemizde son yılların en sancılı dönemi yaşanıyor. Katliamları içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz. Gazze'de 50 bin kardeşimiz vahşice Siyonist İsrail tarafından katledildi. Şehirler enkaz yığınına döndü. İsrail Hamas bahanesiyle önce Gazze'yi işgal etti şimdi de Hizbullah bahanesiyle Lübnan'da kan döküyor. Bölgede ateşkese, barışa, huzura her yaklaşıldığında, İsrail hükümeti bu süreci dinamitleyecek bir provokasyona imza atıyor. Ateşi tüm bölgeye yaymak, coğrafyamızı kana ve gözyaşına boğmak için her yola başvuruyorlar. Uluslararası hukuk tamamen rafa kaldırılmış durumda.
Utanmadan, sıkılmadan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres'e özellikle kalkıyor BM'ye gelemez diye meydan okuyor. Şu hale bak. Sen kim oluyorsun da BM Genel Sekreteri'ne yönelik BM'ye gelemeyeceğine dair ferman gönderiyorsun. Kundaktaki bebekleri öldürmekten zevk alan bir cinnet haliyle karşı karşıyayız. Kimse kusura bakmasın ama dökülen her damla kana, bombaları atanlar kadar o bombaları temin edenler de aynı derecede ortaktır.
Gazze, Batı Şeria ve Lübnan'la sınırlı kalmayacak sinsi bir plan uygulamaya konulmuştur. Nihai hedefin neresi olduğunu görmek için kahin olmaya gerek yoktur. Tarih bilen, dinler tarihi bilen, siyaset ve diplomasi bilen herkes, meselenin Kudüs’le, Mescid-i Aksa ile, vaadedilmiş topraklar hezeyanıyla bağlantısını zaten kolayca idrak edecektir. Vadedilmiş toprakların ne olduğunu gayet iyi biliriz. 30 kilometre mesafede adeta Türkiye'ye meydan okuma yarışına giriyorlar. Biz bunları gayet iyi biliriz. Mevcut İsrail yönetimi yaptığı her açıklamayla, paylaştığı her haritayla asıl niyetlerini ortaya koyuyor. Biz de sahadaki gelişmeleri bu zaviyeden anbean takip ediyoruz.
Devlet destekli siber saldırılara ve dijital terör eylemlerine karşı mukavemetimizi sürekli güçlendiriyoruz. Elektronik harp ve milli yazılım konusu zaten gündemimizin üst sırasında yer alıyor. Teknolojiyi sadece kullanan değil; tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz.
Independent Türkçe