Belçika’da yılın ilk günü yürürlüğe giren yasa helal ve koşer et kesimini yasaklıyor.
Avrupa’da helal ve koşer et kesim usüllerini yasaklayan ülkelerin sayısı Belçika ile birlikte altıya yükseldi. Diğer ülkeler ise İsveç, Norveç, İzlanda, Danimarka ve Slovenya.
11 milyonluk nüfuslu Belçika’da, 500 bin Müslüman ve 30 binden fazla Yahudi yaşıyor.
Yahudi ve Müslüman azınlıkların Belçika Anayasa Mahkemesi'ne konuyla ilgili dava açtıkları bildirildi.
Davanın görülmesi ve azınlıkların lehine karar vermesi halinde, yasağın bu yıl sonuna kadar kaldırılması da gündemdekiler arasında.
Avrupa Birliği yasalarına göre, hayvanların kesilmeden önce acıya duyarsızlaştırılması gerekiyor. Büyükbaş hayvanlar, "captive bolt" denilen bir tabanca ile göz ve alın arasına enjekte edilen bir sıvıyla şoklanıyor ve ardından kesiliyor. Küçükbaş hayvanlara ise elektroşok veya karbondioksit gazı verildikten sonra kesim yapılıyor.
Ancak İslami ve koşer usüllere göre kesim yapmanın şartı, hayvanın sağlıklı olması ve boynuna vurulan tek bir bıçak darbesiyle, eziyet etmeden kesilmesi.
New York Times’a konuşan Hayvan Hakları Küresel Hareket (Global Action in the Interest of Animals) Direktörü Ann de Greef şoklama yönteminin koşer veya helal kesim usülleri ile çelişmediğini iddia etti.
“Onlar (Yahudi ve Müslümanlar) Orta Çağ'daki gibi yaşamaya devam etmek ve şoklamadan kesim yapmak istiyorlar. O zamanlar bu teknik olmadığı ve hukuki bir sorumlulukları olmadığı için bunu yapıyorlardı,” diyen de Greef, sözlerine şöyle devam etti:
“Üzgünüm, Belçika hukuku dinden üstündür ve bu böyle kalacak.”
Müslüman toplulukları temsil eden avukat Joos Roets ise, bu yasanın hayvan haklarını savunan gruplar tarafından değil, bazı dini azınlıkları zor duruma düşürmek isteyen kesimlerin çabasıyla yürürlüğe girdiğini savundu.
Bu yasanın Belçika'daki inanç özgürlüğüne ket vurduğunu söyleyen Roets, devletin hem hayvan haklarını hem de dini özgürlükleri aynı anda koruyabileceğini savundu.
Haham Schmahl ise Avrupa’da son zamanlarda çıkan yeni yasaların Yahudilerin inançlarını özgürce yaşamalarına izin vermediği görüşünde.
Schmahl, “İkinci Dünya Savaşı öncesi Almanya’nın buna benzer yasalar çıkardığını ve şimdiki yasanın benzer olayları anımsattığını” ifade etti.
Yeni yasa şu anda Belçika’nın kuzeyindeki Flanders bölgesinde geçerli ancak bu yıl sonuna doğru ülkenin güneyindeki Wallonia bölgesinde de geçerli olacak.
Bu yasanın mimarı ise sağ millyetçi politikacı ve Flanders hükümetinin hayvan haklarından sorumlu Bakanı Ben Weyts.
Avrupa'daki çoğu ülkede dini sebepler ile farklı kesim yöntemlerine izin veriliyor.
