Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından, resmi verilerde yüzde 30'lara dayanan gıda enflasyonunun ana sebebi olarak hedef gösterilen zincir market yöneticileri, enflasyonun bir sonuç olduğuna işaret ederken, kâr marjından feragat ettiklerini ve enflasyona katkılarının sıfır olduğunu aktardılar.

Türkiye'nin son 10 yıldır aynı konuyu tartıştığını ve burada artık atılmayan adımlara da bakılması gerektiğini ve kur bazlı yükselişleri olabildiğince yansıtmadıklarını aktaran Gıda Perakendecileri Derneği Başkanı Galip Aykaç, suçlamalara yönelik, "Gıda perakendecilerinin enflasyona etkisi sıfırdır. Sektörün büyük oyuncularının çoğu halka açık. Son 3-5 yılda bilançolara baksınlar lütfen. Bakınca görülecek manzara şu: Böyle bir şey yok. Biz nasıl buradan (enflasyondan) sorumlu olabiliriz. Ben şahsen buna benzer konu ile ilgili 9 yıl önce röportaj yapmışım, o gün ne söylediysem bugün de aynı şeyi söylüyorum. O zaman bir yanlışlık var burada. Bugüne kadar neden bir şey yapılmadı, ne yapıldı bunu sormamız gerekiyor" diye konuştu.

"Serbest piyasa ekonomisinden vazgeçilecekse resmi olarak açıklanmalı"

Zincir Mağazalar Derneği tarafından düzenlenen 8'inci Perakende Teknolojileri Konferansı'nda konuşan Galip Aykaç,  piyasada şekerin, çayın, ayçiçeğinin fiyatının devlet tarafından belirlendiğini ve serbest piyasa ekonomisinden vazgeçilecekse bunun resmi olarak açıklanması gerektiğini kaydetti.

Aykaç, "Elektriğin fiyatını devlet belirliyorsa, ekmeğin, ayçiçeğin fiyatını devlet açıklıyorsa burada serbest piyasa ekonomisi yoktur. Serbest piyasa ekonomisinden vazgeçiyorsak bunu bilmemiz lazım.  Gıda perakendecilerinin enflasyona etkisi sıfırdır. Yapılacak düzenlemeler memleketimizi nereye getirecek? Gelişmiş ülkelere doğru mu gideceğiz 3. Dünya ülkelerine doğru mu gideceğiz" dedi.

Galip Aykaç, aynı zamanda BİM İcra Kurulu Üyesi olarak görev yapıyor / Fotoğraf: Twitter

"Orta gelirli yok oldu tencerenin dibi göründü"

Gıda sektörünün bu kadar çok konuşulmasının altında enflasyon kadar eriyen gelirlerin de olduğunu kaydeden Aykaç, şöyle devam etti:

"Malesef Türkiye'de gelir grupları çok ayrışmaya başladı. Gelir açısından yukarıda kalanlar ve aşağıya inenler var. Ortada kalanlar yok oldu. Dar gelirli grupların sayısı çok fazla, bunlara bir şeyler yapmamız lazım. Tencerenin dibi göründü. Gelir getirici projelere ihtiyaç var. Gelirler azaldığı için de bu konu çok konuşuluyor. Neden ayakkabı, demir, çimento, elbise konuşmuyoruz. Bu kadar eleştiriye rağmen dünyanın ikinci veya üçüncü en ucuz ülkesi olduğumuzu hiçbir zaman unutmayalım. Bir sürü yasal düzenleme hazırlık çalışmaları yapıldığı kulağımıza geliyor. Eğer yasal düzenlemeler ülkemizin menfaatine yapılacaksa, bizler de her vatandaş gibi elimizi taşın altına koymaya hazırız"

"Akan nehrin önünde durulmaz"

Toplantıda konuşan Türkiye Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu Başkanı Alp Önder Özpamukçu, hangi regülasyon çıkacaksa çıksın burada ticaret hacmine etkinin büyük önem taşıdığını kaydetti.

Özpamukçu şöyle devam etti:

"Ben bir takım söylemlerde, tartışmalarda popülist boyutlarla memlekete fayda boyutunun ihmal edildiğini görüyorum. Akan nehrin önünde durulmaz, doğru bir iş değil bu. Nehrin nasıl büyütüleceğini konuşmalıyız"

Sözcü